Atilla KANTARCI / Fahri Özyıldırım
ÖZEL HABERAtilla KANTARCI yazdı.
Yemenici Pazarının sevilen simalarından Hasan Usta, bir yandan elindeki yemeniyi dikmeye uğraşırken, diğer yandan doğumu yaklaşan sevgili eşi Münevver Hanım ve doğacak çocuğunu düşünüyordu. Elindeki işi bitirince duvarda asılı bağlamasını alıp çalmaya ve akabinde güzel sesiyle dertli bir türkü söylemeye başladı... En korktuğu, başına gelmesini istemediği şey, doğacak çocuğunun müziğe karşı ilgisiz olmasıydı!... Günler sonra, 1937 yılının sıcak bir Ağustos ayının ilk günü Hasan Usta’nın Hamidiye Mahallesi'ndeki evinden mahalleye gümbür gümbür bir bebek sesi yayıldı. Münevver Hanım Nur topu gibi bir erkek çocuk dünyaya getirmiş ve adını da Fahri koymuşlardı. Küçük Fahri beş yaşına geldiğinde babasından aldığı feyz ile mükemmel türkü söylemeye başlamıştı bile. İlkokul ve ortaokulda da okulun müzik kollarına seçilmiş ve türkü söylemeye devam etmişti. Çorluda askerlik görevi sırasında güzel sesi farkedilmiş ve dokuz ay süreyle ordu evinde sanatını icra etmişti. 1960 yılında terhis olup Malatya’ya döndü. Askerlik dönüşü bir arayış içerisindeyken, hayatının akışını tamamen değiştirecek biriyle tanıştı. Bu kişi hem saz yapımıyla hem de müzik bilgisiyle Malatya’lıların takdir ettiği “Sazcı Cafer Bakır” dı.
...
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN BURAYA > TIKLAYINIZ.
İlginizi Çekebilir