Atilla KANTARCI / Ganere'nin Yükünü Çekenler ve Yoğurtçu Bazarı
ÖZEL HABERAtilla KANTARCI yazdı.
Malatya’nın beton mezarlığına dönmediği, her mahallede bir veya iki kişinin arabası olduğu için trafik sorununun yaşanmadığı, kernekte yel değirmeninin yerinde yeller estiği ve buz gibi suların kaynadığı, çağaların ayaklarının toprağa değip vücutlarındaki elektriklerini attıkları, yoksulluk olmasına rağmen insanların daha mutlu, arkadaşlıkların daha kavi olduğu o güzel yıllarda Ganere'de sırtında küfesiyle müşteri bekleyen hamallarımız vardı.
Horoz gibi ötmesiyle meşhur Abuzer ve Veli dayı bunlardan ikisiydi . Kimler yoktu ki, onlar hamallık yaptıklarını gururla söyleyecek kadar erdemli insanlardı, fakat yine de ben isimlerini vermeyeceğim.
Ganereden alınan peynir, yağ, sebze, meyve ne varsa, bu hamalların küfesine doldurulur, mal sahibi (elleri arkadan bağlı olarak) önde, hamal ise arkada sallana sallana evin yolunu tutarlardı. Bu şekilde eve gelmek bazı insanlar için bir sınıf atlama gösterisine dönüştürülürdü. “Bakın ben eve aldığım malzemeleri hamalla getiriyorum ha” diyerek “poz yaparlardı” Hatta bazen evin yolunu uzattıkları dahi olurdu. Her evin kendine ait devamlı çalıştığı hamalı olurdu, adeta abone olmuş gibi kimse kimsenin hamalına yük taşıtmazdı.
...
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN BURAYA > TIKLAYINIZ.
İlginizi Çekebilir