© Malatya Time

Bir Varmış Bir Yokmuş – 1. BÖLÜM

(Atilla Kantarcı’nın yazısından ilhamla…) Hüccetullah Hakder

 

KERNEK: BİR ZAMANLAR YEŞİL VE CANLI BİR MAHALLE

Bir varmış, bir yokmuş…

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde… Develer tellal iken, pireler berber iken…

Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken… Yeşil Malatya’da Kernek diye bir mahalle varmış.

Kernek, sadece bir semt değil, bir yaşam biçimiymiş. Mahallenin kadınları köpüçlerle çamaşır yıkarken, gençler dut ağaçlarının gölgesinde sohbet eder, çocuklar Derme suyunun serin sularında neşeyle oynarmış.

Her Mart ayında Kernek suyu büyük bir patlama ile yeryüzüne çıkar, salına salına Derme suyuyla buluşurmuş. İşte o zaman mahallede hayat başlarmış.

Her günün kendine has bir ritüeli varmış. Sabahın erken saatlerinde anneler çamaşırlarını yıkamak için su başına gider, çoluk çocuk orada oynar, yaşlılar dualar eşliğinde Kernek Baba yatırında mum yakarmış. Mahallenin ağır abileri ise gölgede dut ağacının altında toplanır, kahvelerini yudumlayarak memleket meselelerini tartışırmış.

Ve burası, sadece sıradan bir mahalle değilmiş. Kernek için şiirler yazılır, şarkılar bestelenir, anılar kulaktan kulağa yayılırmış.

Ama bir gün…

O dut ağaçlarının gölgesinde sohbet eden ağır abiler, bir şey fark etmiş.

Kernek değişmeye başlamış. Sular bulanık akıyor, dut ağaçları soluyor, eski mahalle yavaş yavaş yok oluyormuş.

Peki ama nasıl?

Bu yazı dizisi beş bölümden oluşmaktadır.

Devam edecek

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER