© Malatya Time

Kayısı Çiçeği Şenlikleri ne demek?

“İnsanların pandemiden sonra ilk gezecekleri il Malatya olmalıdır. Çünkü 44 gün 44 gece şenlik var! Kayısı çiçeği şenlikleri başladı. Alış veriş festivali, indirim günleri ile devam edecek… Devam etmeli çünkü Malatya'da tarih var, doğa turizmi var, beyaza bürünmüş Kayısı çiçeği var, sağlık var, hayat burada çiçek açıyor…”

***
Kayısının IV. yüzyılda Büyük İskender tarafından Anadolu ve Avrupa ülkelerine getirilmesi tarihsel serüvenin üzerinden bu yana, nerdeyse tüm dünyaya dağılmış, Türkiye kayısı üretiminde birinci sırada yer almakla birlikte; İspanya, İtalya, Birleşik Devletler Topluluğu, İran, Fransa, Yunanistan, ABD ülkelerinde kayısı üretimi yapılmaktadır.

Birinci sıradaki ülkeler kadar olmasa da Fas, Pakistan, Suriye, Çin, Güney Afrika, Macaristan, eski Yugoslavya, Romanya, Avustralya yine kayısı üretiminde sıralamadaki yerini alıyor.

Ülkemizde kayısının başkenti kabul edilen ‘Malatya' şehri önemli şekilde kayısı yetiştiriciliği ile bilinmektedir. Sadece ülkemizde değil ayrıca literatürlerce dünya kayısı meyvesi başkenti yine Malatya kabul edilir. Malatya'nın yıllara göre üretim, tüketim ve ülke ekonomisine katkısı, yatırım ile endüstriyel kariyeri konularında istatiksel rakamlarla kafanızı şişirmek istemem lakin on yıllardır kayısı ile anılan ve Malatya halkının büyük çoğunluğunun geçim kaynağı kabul edilen kayısı: şehrimizde hak ettiği değeri gerekli orantıda gördüğünü kabul etmek mümkün değil. Daha çok siyasi handikaplara malzeme edilen, fakat siyasilerce her dönem ertelenmiş, ötelenmiş, üstü kapatılmış ve klik bir oy deposuna dönüştürme yolunda tüm inisiyatiflerinden faydalanılmış talihsiz bir öz geçmişe sahip ne yazık.

Bir dönem düzenlenen kayısı festivalleri ile kayısıya sembolik bir önem gösterilerek… Bir kaç köylü, üretici, ilçe tarım müdürlükleri ile belki de vali, belediye başkanı isimlerin ötesine geçememiş, Türkiye hatta bölgesel alanda hatta dünya portföyünde tanıtımı ve reklamı, kayısı meyvesinin insanlığa faydaları, bütün bir denklemin başlıklarından sürekli taviz verilerek tüm olağanüstü başarısız yönetim şekillerine rağmen inatla yine de ayakta kalmış, üreticiler her yıl tüm imkan, maddi ve emeklerinden feragat ederek kayısıyı 2021 yılı ile buluşturmayı başarmışlardır.

Yani kayısının hala Malatya'yı sembolize etmesi, Malatya adına ek bir isim olarak telaffuz edilmesinin arkasında Kale'nin, Pütürge'nin, Hekimhan, Darende, Akçadağ, Yeşilyurt, Yazıhan, Kuluncak, Battalgazi, Doğanşehir ile Doğanyol'un azimli, kararlı, cesur, kimi zaman çoluk çocuğunun boğazından kısarak, kimi zaman tüm emeğini içtenlikle kayısı ağaçlarına aktaran özverili, samimi çiftçilerimize borçlu olduğumuza vurgu yapmak istiyorum. Bugün göğsümüzü gere gere kayısının başkentiyiz diyorsak ve her Malatyalı bundan gururla söz ediyorsa kimsenin pek sözünü etmediği, seçimden seçime akıllara gelen, düşük sınıfa iteklenmiş mağrur ve mağdur üretici asıl kayısının pragmatik kahramanlarıdır.

Kayısının arkasındaki asıl kahramanlar her daim kayısının muhtelif hikayesine dahil edilmediği için ve kenarda bırakıldığından kayısının varlığına dair gerekli tanımlamaların hepsi sürekli eksik kalmıştır.

 

Böyle kör-topal, aksak bir şekilde nihayet geldik bugüne.

2021 yılına…

“Kayısı Çiçeği Şenliği” dediğimiz etkinliğe!

Konumuz elbet yine kayısı. Bu kez kayısı için farklı bir içerik oluşturuldu, hazırlanmış program kayısıyı kapsayarak mutfakla bütünleşen, şehrin genetik dokularıyla ilgilenen, tarihe yolculuk kodlarıyla; bütün topluma hitap eden daha geniş bir etkinlik. Adına “Kayısı Çiçeği Şenliği” denilen programın amacı kabataslak olarak “gastronomi” ağırlıklı, 3 gün sürecek tanıtım ve organizasyonunun sonucunda; Malatya'mızın tarihçesi, yemekleri, gezilecek yerler, şehrin kültürü-tatları, Türkiye ve dünyadan yerli-yabancı turistin gelmesini sağlayacak çiçeği burnunda bir gezi ve lezzet şöleni programı olmasıdır.

Başrolde MAGTAD var. (Malatya Gastronomi ve Tanıtım Derneği.) Organizasyonu itekleyici birçok kurum, belediyeler ve başka dernekler daha var. MAGTAD tek başına değil ama istişareli şekilde ipi göğüslemiş durumda. Malatya'da vizyon, marka ve kaliteyi bir araya getiren aslında devasa bir proje.

Ayrıca, tarımdan gastronomiye, kültürden tarihe, coğrafya ve şehir kült izlerine kadar geniş bir konsept hedef alınması olaya farklı bir bakış açısı kazandırmış. Sadece ‘kayısı merkezli' kalmak yerine Malatya'nın bir çok değeri, sahip olduğu mevcut önem addeden ne varsa bir araya getirilerek işlenmiş.

Ve lezzet yazarları, ünlü şefler, Youtuberler…

Tüm bunlar yanında “Kayısı Çiçeği Şenlikleri”ne katılacak olan Profesyonel Aşçılar ve Pastacılar derneği, Malatya Fotoğraf ve Sinema Sanatı Derneği, Malatya Musiki Cemiyeti Derneği, Ticaret Borsası, Hacıbaba Et Lokantası, Alibaba restoran… Neşve kafe, MDK Diyarbakır kadayıfları, Alibaba Alabalık restoran, Çamlıca restoran, Su Sesi, Göngör kebap, Sofuoğlu Turizm, Maldia turizm, Tur rehberleri ve Sami kasap ev yemekleri….

Yani organizasyon dört dörtlük. (4+4) Belli ki şenliği hazırlayanlar bu kez dersine iyi çalışmış, Malatya'nın tanıtımına ciddi bir katkı sağlayacak çok önemli ve ciddi adımlar atıldığını görüyoruz. Dileğimiz tüm Malatya halkı, kurum ve siyasiler tarafından benimsenmesidir. Akıbeti kayısı festivalleri gibi olmaması, şehrin kimliğine yeni bir yön dâhil etmesi için yetkililerin eşit şartlarda elini taşın altına koyarak sahip çıkmaları gerekir.

Zaten bakıldığında şehrimize ciddi bir turistik destinasyonuna sahip. Gerek Akçadağ'daki Levent vadisi, gerek Darende'deki dini motifler, (islam-dini turizmde önemli bir yere sahip) Pütürge'nin Nemrut dağı heykelleri, Kale'de göl var, Aslantepe var, Battalgazi ve Yeşilyurt'ta lezzet var, gastronomi alanında büyük yatırımlar yapılmış. Malatya'da Türkiye'nin en büyük fotoğraf müzesi var. Diğer yandan Malatya müzeler şehri. İnsanlar ailece gelip bir hafta çok iyi şekilde vakit geçirebilir. Tatilini yapabilirler. Yani bir insan Malatya'ya gelmeden ölürse çok şey kaybetmiş olur. Buradaki maksat Malatya'ya turist çekebilmek olmalı. Yıllar önce Malatya'ya 50 bin turist gelirken bugün bu sayı binlere kadar düşmüş. O eski canlılığın yalanlanması gerekiyor yeniden. Demek ki plaka ve telefon numaralarını 44 yapmak yetmiyor şehrimize sahip çıkmakta lazım. Onun içindir ki gurbetteki hemşerilerimize çok şey düşüyor. Malatya'ya gelsinler. Onun için artık harekete geçmek gerekiyor. En azından bu sene “Malatya yılı” olsun. Mesela Malatya günleri Ankara ve İstanbul'da yapılmasının pek bir anlamı yok, Malatya günleri yine Malatya'da yapılsın. Malatya bu yıl tüm kurum, siyasiler, turizm faaliyeti gösteren oteller ile lezzet merkezleri misafirlerini bekliyor. Ve bu misafirlerini ağırlamaktan şeref duyarlar.

Üstelik kayısı çiçeği şenliklerinin bir diğer önemi Malatya'mızın üzerindeki ölü toprağının atıldığı, kardeşlik, kaynaşma, birliktelik fasıllarının açılacağı çok farklı bir “giriş” olarak görüyoruz. Düşünsenize son yıllarda artan gerginlikler nedeniyle iki kardeş bir araya gelemezken birçok işletme, siyasi ve kurumlar ile vatandaş toplamda 50'ye yakın işbirlikçi ortak bir paydada birleşiyor. Ki, ilk etkinlikleri olmasına rağmen hedeflediği başarı grafiğini yakalamış görünüyor. TRT, Haber Türk TV, Posta Gazetesi gibi ulusal ve yerel basında çok geniş bir yankı bulmayı başardı bile…

Bana sorarsanız şenliğin en önemli çıkışı; kısa adı MAGTAD olan, “Malatya gastronomi ve tanıtım derneği…” konseptinde yer alan VEGAN MUTFAĞI! Yani etsiz yemek çeşitleri. Veya etten arındırılmış mutfak… 90 çeşit bulgur kullanılarak elde edilen köfteler, kiraz ve dut yapraklarından sarma çeşitleri, farklı bitki ve otlardan hazırlanan bir çok yemek çeşidinin hepsini “Kayısı Çiçeği Şenliklerinde” göreceğiz. VEGAN MUTFAĞI tahtı Ege'ye ait, Gaziantep gastronomi şehri kabul edilir, fakat Malatya'yı onlardan ayıran özelliği VEGAN mutfağı ile ön plana çıkıyor, görünüşe bakılırsa tıpkı kayısı başkentliği gibi VEGAN mutfağın da başkenti olacak.

Kısacası, Türkiye'de bir ilk örneği Malatya'da yapılıyor. Zaten adından da anlaşılacağı gibi “Kayısı Çiçeği Şenlikleri!” Beyaz gelinlik giymiş kayısı ağaçlarını görmek için ayağa gelmiş bir fırsat olarak da kabul edebilirsiniz. Biraz acele edin derim, en az bir yirmi (20) gün daha kayısı çiçeklerini görebilirsiniz. Kayısı çiçekleri görmekle kalmayacaksınız, sayısız tat ve lezzeti, ikramı, tarihle iç içe bir kentin geçmişini bir arada yaşayacaksınız. Malatya'mızın kayısı tarihçesi serüveninde yepyeni bir sayfa açıldı artık. Kayısı bu kez emin ellerde. Büyük İskender'in Çin seferinden bu yana bir ilk, sadece gurbetteki Malatyalılar iştirak etse bile yeterli, İstanbul ve diğer illerde yaşayan kıymetli hemşerilerimiz şehrinizi yalnız ve sessiz bırakmayınız, gelirken her biriniz yanında bir komşusunu da getirse…

Ne bileyim, Malatyalı olup da bu etkinlikte Malatya'ya gelmeyen Malatyalı olamaz herhâlde...

***

“Bu organizasyonda emek var, yorgunluk var, umut var, mutluluk var, kardeşlik var, birlik var, beraberlik var! Bu organizasyona katkısı olan herkese kendi adıma -ben- teşekkür ediyorum! İnşallah seneye bu organizasyon dünyadaki Malatyalıları buraya getirecek, beraberinde Alman, İngiliz, Rus, Amerikalı, Çinli, Japon… Kısaca aklınıza gelen her ülkeden misafiri ağırlayacaktır… Emeğinize yüreğinize sağlık, iyi ki varsınız pek kıymetli hemşerilerim…”

TİMUR İNCE

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER