MALATYA VALİSİNİ SOYAN 3 ATMALI – 1. BÖLÜM
YAZI DİZİSİ(Vahap Güner’in yazısından ilhamla…) Hüccetullah Hakder
BİR VALİ, ÜÇ ATMALI VE TARİHE GEÇEN SOYGUN
14 Kasım 1933…
Gün ağarmadan önce, Malatya-Sivas yolu üzerinde, Ballıkaya mevkiinde gölgeler saklanıyordu.
Bu gölgeler, o gün tarihe geçecek bir olaya imza atacaklarından habersizdi.
Sabahın erken saatlerinde, Malatya Valisi İbrahim Etem Akıncı, resmi aracıyla Hekimhan üzerinden Sivas’a doğru yol alıyordu. Yanında vali muavini ve birkaç görevli vardı. Yol, virajlarla doluydu ve henüz kimsecikler ortalarda görünmüyordu.
Ancak, yolun ilerisinde üç Atmalı pusuya yatmış bekliyordu.
Seydi Battal Çıplak, Hüseyin Sırma ve Mehmet Rıza…
Üçü de Atma Aşireti’ne mensuptu ve bugün büyük bir iş yapacaklarını düşünüyorlardı. Ancak yaptıkları bu iş, bir valiyi soymak olunca, olayın yankısı tahmin ettiklerinden çok daha büyük olacaktı.
Araba Ballıkaya’ya yaklaştığında, birden önlerine silahlı adamlar çıktı. Vali ve yanındakiler neye uğradıklarını şaşırdılar. Araç durduruldu, Vali Akıncı ve diğerleri aşağıya indirildi.
Soyguncuların gözleri, valinin üzerindeydi. Ama bu sıradan bir soygun değildi. Saygıda kusur etmemeye çalışıyor, ancak işlerini de aksatmak istemiyorlardı.
“Kusura bakma vali bey, ama işimiz bu. Senin paranı alacağız.”
Vali Akıncı soğukkanlıydı. Üzerindeki tüm parayı teslim etti.
“Bu kadar mı?” diye sordu Seydi Battal.
Vali, daha fazlası olmadığını söyleyince, Atmalılar kısa bir tereddüt yaşadılar. Bir valinin bu kadar az parayla yolda olması garipti. Ama çare yoktu, soygun gerçekleşmişti.
Silahlarını kaldırdılar, valiyi ve yanındakileri bırakıp gözden kayboldular.
Ancak, olay burada bitmeyecekti.
Bir valiyi soyanlar, sadece yol kesen eşkıyalar olarak anılmayacak, devletin en sert tokadını yemeye hazırlanacaklardı.
Çünkü Malatya Valisi’ni soymak, o günün Türkiye’sinde eşi benzeri görülmemiş bir olaydı.
Ve devlet, bu hadisenin hesabını soracaktı.
Bu yazı dizisi iki bölümden oluşmaktadır.
Devam edecek
İlginizi Çekebilir