© Malatya Time

Ne zaman Kolajen kullanmanız gerekebilir?

Kolajen sizin de bildiğiniz gibi günden güne artan bir popülerliğe sahiptir. Bir ürünün bilinirliği arttıysa, hakkında ki yanlış bilgi oranı da o derece artmaktadır. Cildimizde kırışıklık ve sarkmalar, eklem ve kemiklerimizde ağrı gibi farklı farklı sağlık sorunları yaşarız. Bu sağlık sorunları yada fiziksel görüntü de sizi rahatsız eden noktaların düzeltilmesi için kolajen oldukça gerekli bir takviye yöntemi olacaktır. Kolajenin hidrolize edilmiş peptit formda kullanıma sürülmesi insanlar için oldukça büyük bir gelişmedir.

Genç yaşlarda vücut, kolajeni yüksek seviyede üretiyor bu da cildin sağlıklı ve canlı durmasını sağlıyor ancak 20'li yaşlardan sonra vücutta düşen kolajen seviyesi ile birlikte yaşlanma belirtileri de baş gösteriyor.

NE ZAMAN KOLAJEN KULLANILMAYA BAŞLANIR?

İnce çizgiler, kolajen kullanmaya başlamanız gerektiğine dair bir işaret. Dermatolog Joshua Zeichner, Mind Body Green'e, bu çizgilere 'bebek kırışıklıkları' denildiğini ve daha derin çizgilere yol açtığını söylüyor. Araştırmalar kolajenin, cildin elastikiyetini ve yoğunluğunu desteklediğini gösteriyor. Kolajen; cildin elastin ve filibrin gibi cildi oluşturan diğer moleküllerin üretimini teşvik ederek cildi besler. Araştırmalar ayrıca kolajen kullanımının, cildin nem seviyesini de yükselttiğini ortaya koyuyor; bu çok önemli çünkü nemsiz kalan bir cilt, kırışmaya adaydır. Kollajenin uzmanlar tarafında kullanımının etkin sonuçlar doğurması için bazı belli maddeler bulunmaktadır. Öncelikle kaliteli bir kollajen markası kullanmanız oldukça önemlidir. Bunun dışında kollajenin düzenli olarak kullanması ancak size istediğiniz etkileri verir. Ne kadar süre kollajen kullanmalıyım sorusunun cevabı ise 3-6 ay olacak şekildedir. İhtiyaca yönelik 3 ya da 6 ay düzenli olarak kullanılan kollajenin cilde ve eklem dokularına oldukça büyük yarar sağladığı açıkça ortaya konmuştur. 3 ay düzenli kullanılan kollajen 40-45 yaş aralığında olan kişilerde %65’lik kollajen birikimi sağlandığı gözlemlenmiştir. Bu biriken kollajeni vücudun ne kadar koruyabileceği genetik faktörlere, çevresel faktörlere bağlı olarak değişmektedir.

MENOPOZ DÖNEMİNDE

20'li yaşların ortasına geldiğinizde doğal kolajen üretimi her sene ortalama yüzde 1 oranında düşer. Ancak menopoza giren insanlar bu süre zarfında kolajen üretiminde dramatik bir düşüş yaşayarak yaklaşık yüzde 30'u görürler.

DOLGUN VE TAZE GÖRÜNÜMLÜ BİR CİLT ARZULUYORSANIZ

Sıkı, canlı ve nemli bir cilt istiyorsanız kolajen almayı kesinlikle düşünmelisiniz. Yanağınızı sıktığınızda yanak hemen aynı şekli alıyorsa ve yanağın dokusu sıkıysa bu vücudunuzdaki kolajen üretiminin iyi bir seviyede olduğuna dair iyi bir işarettir.

Bunu artırmak için için de kolajen içeren besinler tüketebileceğiniz gibi kolajen takviyeleri de alabilirsiniz. 

Kolajen içeren besinler şu şekilde sıralanabilir:

Kemik suyu.
Kırmızı etler.
Beyaz etler.
Süt ve süt ürünleri.
Yumurta beyazı
Balık.
Sakatatlar.

Kaynak: Mind Body Green

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER