Alişan HAYIRLI / Karar ver Devlet: Sancımız hafif mi, orta mı, ağır mı?

PeÅŸinen söylüyorum. Ben deprem uzmanı deÄŸilim, inÅŸaatçı deÄŸilim, bir çekici ve küreÄŸi bile zor tutarım. Betondan anlamam, teknik konularda cahilin cahiliyim. Ukalalık yapmam. Bu yüzden bu yazımda asla teknik konulara girmeyeceÄŸim. 
Åžimdi uzun bir yazı olacak, lütfen sabırla okuyun. 
Önce 6 Åžubat ve sonrasındaki ilk hasar tespit çalışmalarının yapıldığı bir haftalık ortama bakalım:  
Kar, kış, kıyamet, çamur ve dondurucu soÄŸuk. Dışarda beÅŸ dakika dahi durulacak gibi deÄŸil. Allah önce sabah 4.17’de ÅŸiddetli bir ÅŸekilde salladı, dokuz saat sonra ikinci kez salladı ve ÅŸehri yerle bir etti. 
Tam bir panik… Kıyamet sahnesi gibi… Kaçan kaçana! Åžehir bir hafta içinde boÅŸaldı ve hayalet ÅŸehre döndü. Dükkânlar kapalı, su, elektrik ve doÄŸal gaz kesildi, bir otelden baÅŸka ışığı yanan bina yok. 550 bin kiÅŸi buhar oldu. 
Hasar tespiti yapmakla yükümlü olan resmi kurumların elemanları da ya enkaz altında kaldı ya da ÅŸehri terk etmek zorunda kaldı. Dünyada eÅŸi benzeri görülmemiÅŸ bir deprem yaÅŸanmıştı. Ãœstelik 11 ÅŸehirde, 14 milyon insanın etkilendiÄŸi küresel bir afet… 
Herkes ÅŸaÅŸkın, herkes panikte… Devlet de ÅŸokta… YaÅŸanan ÅŸoku ölçecek alet bile yok. 
Ne yaptı? 
...

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÃœTFEN BURAYA > TIKLAYINIZ.