Deprem Sonrası Travma: Psikolojik Etkiler ve Toplumsal Yansımalar!

Depremler, yalnızca fiziksel yıkıma yol açmakla kalmaz, aynı zamanda psikolojik sağlık üzerinde de derin etkiler bırakır. Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, depreme maruz kalan kişilerin travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) yaşayabileceklerini belirtti. Beyaz, "Kişiler, kabuslar, geri dönüşler (flashback), yoğun kaygı ve aşırı uyarılma gibi belirtilerle karşılaşabilir" dedi.

KİŞİSEL VE TOPLUMSAL PSİKOLOJİK ETKİLER

Deprem sonrası, uzaktan tanık olanlarda da kaygı ve güvensizlik hissi gelişebilir. Toplumda yaygın bir belirsizlik ve güvensizlik durumu oluşarak, toplumsal düzeyde kolektif travma meydana gelebilir. Bu durum, toplumu stres altında bırakabilir ve çaresizlik duygusu yaygınlaşabilir.

ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİ

Travmaya maruz kalan bireyler, anksiyete ve depresyon belirtileri gösterebilirler. Bu belirtiler, travmatik içeriklere maruz kalmanın bir sonucu olarak artabilir. Beyaz, "Bireyler, bu süreçte duygusal zorluklarla karşılaşabilirler, bu da psikolojik desteğe olan ihtiyacı artırır" dedi.

DUYGULARLA BAŞA ÇIKMA STRATEJİLERİ

Beyaz, sağlıklı başa çıkma stratejilerinin önemine dikkat çekti. "Duyguları bastırmak yerine, kabul edip ifade etmek, duygusal iyileşmenin temelini oluşturur" diyen Beyaz, aynı zamanda fiziksel aktivitelerin ve sosyal etkileşimlerin stresin azaltılmasında önemli olduğunu belirtti. Medya kullanımının sınırlanması ve travmatik içeriklerden uzak durulması, zihinsel yorgunluğu önlemeye yardımcı olabilir.

NORMALLEŞME VE GELECEĞE ODAKLANMA

Beyaz, normalleşmenin, bireylerin ve toplumun yaşananları geride bırakıp geleceğe odaklanmalarını sağlayacağını belirtti. "Uzun vadede, psikolojik dayanıklılığın artırılması, bireylerin ve toplumların gelecekteki olası travmalara karşı daha dirençli hale gelmesini sağlar" dedi.