KANALBOYU - KERNEK MAHALLESİ YAZI DİZİSİ – 2. BÖLÜM

Atilla Kantarcı’nın yazısından ilhamla…Hüccetullah Hakder

KERNEK MAHALLESİ’NİN İLK YILLARI VE DEĞERLERİ
Kernek Mahallesi…
Sadece bir semt değil, hatıralarla yoğrulmuş, sokaklarında dostluğun, mertliğin, dayanışmanın hüküm sürdüğü bir dünya idi.
Yıl 1947…
O yıllarda Kanalboyu açılmış, mahalleye yeni bir canlılık gelmişti. Kernek’ten gelen su artık kanal boyunca ilerliyor, mahallenin dört bir yanına hayat veriyordu. Ancak burası sadece suyun aktığı bir yer değil, insan hikâyelerinin, dostlukların, büyük sevdaların da merkez noktasıydı.
Kernek’in kalbinde Atatürk Ortaokulu vardı. Mahallenin çocukları için burası yalnızca bir okul değil, hayatı öğrendikleri bir mekândı. Bahçesinde oyunlar oynanır, taş duvarların dibinde ilk hayaller kurulur, arkadaşlıklar burada ömür boyu sürecek dostluklara dönüşürdü.
Kanalboyu’na adım attığınızda ise sizi tanıdık yüzler karşılıyordu.
Atatürk Ortaokulu’nun hemen yanında Cığa Sami ve Saim kardeşlerin evi vardı. Ardından Faruk Ergül ve çocukları Avni, Hilmi, Sadi, Hulki kardeşler… Hepsi mahallenin sevilen simalarıydı.
Bitişiğinde Şeytan Kadir’in konağı, Arpacıların bahçesi, Malatya Milletvekili Dr. Tevfik Ünsalan’ın evi bulunurdu. Mahallede herkes birbirini tanır, herkes birbirinin evine misafir olur, bahçelerde kahve içilir, çaylar demlenir, dostluklar güçlenirdi.
O dönemlerde bir çocuk Kernek’te büyüyorsa, sadece evinde değil, tüm mahallenin himayesi altındaydı. Çünkü burada komşuluk, kan bağı gibi kuvvetliydi.
Recep Hoca’nın bahçesi ise ayrı bir dünyaydı. Çocuklar burada istedikleri meyveyi “göz hakkı” sayarak dalından koparır, kimse onlara engel olmazdı. Mahallenin büyükleri, gençlerin birlikte büyümesine, paylaşmasına, dostluklarına kıymet verir, onları sadece kendi evlatları değil, Kernek’in evlatları olarak görürdü.
Mahallenin en çok sevilen simalarından biri de Kuloğlu Muhammet Ali Dayı idi. Kernek’in bilgesi, mahallenin ak saçlı büyüğüydü. Onun kapısı hep açıktı, sohbeti hiç eksik olmazdı.
Yanında mahallenin delikanlıları Selim ve Mehmet Turan yaşardı. Mehmet Turan, mahallenin en iyi futbolcularından biriydi. Onun oynadığı maçlar, mahallede konuşulan büyük meselelerden biriydi.
Ve işte, Kernek Mahallesi’nin en güçlü değerleri bunlardı.
Sokaklarında yankılanan çocuk kahkahaları, bahçelerinde pişen ekmeklerin kokusu, komşuların birbirine açtığı sofralar, birlikte yaşamanın verdiği o güven duygusu…
Şimdi düşündüğünüzde, Kernek hâlâ bu eski Kernek mi?
Bugün mahallede bir çocuk, göz hakkı diye meyve koparıp yiyebilir mi?
Kernek’te komşular hâlâ birbirlerinin derdini bilir mi?
Mahalle eski mahalle mi?
Yoksa o güzel zamanlar, bir hatıranın içinde sessizce kaybolup gitti mi?
Bu yazı dizisi yedi bölümden oluşmaktadır.
Devam edecek

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- KANALBOYU - KERNEK MAHALLESİ YAZI DİZİSİ – 2. BÖLÜM
- Tıp Dünyası ve Malatya, Canan Atakan’ı Kaybetti!
- Bediüzzaman’ın 7 Kâtiple Yazdırdığı Risale: Haşir’i İspat Eden Formül
- Malatya TSO’da Yarış Başladı: Koşan Kazanır, Uyuyan Kaybeder!
- Malatya'da Bilimsel Dönüşüm: 'MTÜ AR-GE Proje Pazarı 2025' Etkinliği Ödüllerle Son Buldu!
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.