dore okulları
Malatya
26 Nisan, 2025, Cumartesi
  • DOLAR
    38.32
  • EURO
    43.77
  • ALTIN
    4105.0
  • BIST
    9.358
  • BTC
    92349.288$

Tesir Kimin Elindedir?

Tesir Kimin Elindedir?
Narin

Dünyada bir sultan düşün.
Saltanat onun.
Taht onun.
Mühür onun.
Ama ne hikmetse icraatı başkaları yapar.
Fermanı o yazar ama uygulayan memurlardır.
O yalnızca emir verir; işi yapan, işi yürüten başka ellerdir.

Şimdi…
Böyle bir saltanatta sultanın şeriki yok gibi görünür ama aslında vardır.
Zira icraatına başkaları ortak oluyorsa, hâkimiyetinde gölgeler geziniyordur.

Peki ya Allah?
O’nun saltanatında bir ortak olabilir mi?
Hayır.
Ulûhiyetinde şeriki olabilir mi?
Hayır.
Peki ya icraatında?
Orada da mı yok?
Evet, orada da yok!

Allah Teâlâ’nın rububiyeti — yani icraatı, tasarrufu, yaratıcılığı — doğrudan kendisine aittir.
Ne bir memura, ne bir meleğe, ne de bir sebebe muhtaçtır.

İnsanlar sanır ki ateş yakar.
Oysa yakan ateş değil, Allah’tır.
İnsanlar sanır ki Azrail ruhu alır.
Oysa ruhu kabzeden, Azrail değil, Allah’tır.
İnsanlar sanır ki doktor şifa verir.
Oysa şifa veren ilaç değil, hekim değil, Allah’tır!

Peki bu yanlış algı nereden geliyor?
Sebep perdesinden.
Evet, sebepler var…
Ama hakikatte tesir yok!

Bediüzzaman bunu şöyle ifade eder:

“Evet izzet-i azamet ister ki, esbab perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında.. fakat vahdet ve celal ister ki; esbab, ellerini çeksinler tesir-i hakikîden...”

Yani Allah’ın azameti, insanların aklını zedelememek için sebepleri perde yapmıştır.
Ama tevhid, yani gerçek birlik inancı, der ki:
“Ey insan! Perdenin arkasında Kudret vardır. Tesir onundur!”

2006’da Malatya’daydım.
Bir ateist geldi.
Kıştı, katalitik soba yanıyordu.
Dedi ki:
— “Bu sobayı da mı Allah yaptı?”
Dedim ki:
— “Evet. Sobayı yapan zahiren marangoz olabilir. Ama onu var eden, yakmasını sağlayan, ısıyı yaratan sadece Allah’tır. Demek marangoz bir perdedir…”

Çünkü eşyadaki bütün tesir, fail, güç, takdir Allah’a aittir.
Sobada yanma değil, perde var.
Perdenin arkasında ise rububiyetin mutlak kudreti.

İslamiyet bir tevhid dinidir.
İnanmak demek, sadece “bir Allah var” demek değildir.
İnanmak, O’nun dışında hiçbir şeye hakiki tesir vermemek demektir.

“Ben yaptım” diyorsan…
“Ben başardım” diyorsan…
O’nun icraatına ortak çıkıyorsun demektir.

Mü’min, Kur’an’ın nuruyla bakar:
Tabiat bir perdedir.
Sebepler bir bahanedir.
Tesir yalnızca Allah’ındır.

İman, perdenin ardını görebilmektir.
Ve o perde kalktığında, görünen sadece tek bir Kudret olur:
Allah’ın kendisi.

Kal sağlıcakla 

Murat Çetin

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 2
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!