ADİL GEVREK TABİKİ İSTİFA ETMELİ!!!...
26 Eylül 2017, Salı 12:57Ne dün evinde 4-2 yenildikleri için sustum, ne de bugün deplasmanda 4-2 yendikleri için yazıyorum. Evliya ÇELEBİ'NİN seyahatnamesindeki “Hasudu Malatya” cümlesini teyiden, misyonsuz ve vizyonsuz Malatyaspor'un kendini bilmez yönetimine bir iki laf da ben söyleyeyim dedim!. Bu şehre, bu takıma bu kadar zarar veren bir yönetimi bende yazmazsam olur mu hiç! Çorbada tuzum olsun bari!!!...
Ayakların baş olduğu bir Malatya'da yaşamak ve iş yapmak elbette zordur. Eskiden ağzı olan konuşuyordu, bugün herkes konuşuyor. 11 yıl önce Malatyaspor birinci ligden düştü. Takımı UEFA'ya kadar götüren başkana etmedik bırakmadılar. Başkan; “Aslan düştüğü yerden kalkar” dese de, ona işi bırakmayıp herkes bir başkan oldu. Bu şehrin en sefihleri bile takım yönetti. Süreci herkes bildiği için uzatmadan, Malatyaspor, spor tarihinden silindi gitti.
Şehrin spor ihtiyacını ve potansiyelini gören Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ahmet ÇAKIR, bir kulübü satın alarak, ismini değiştirdi ve belediyenin imkanlarıyla ikinci lige getirdi. Takım uzun süre kıvranıp durdu, bir adım daha ileri gidemedi. Belediyeden bağımsız birinin takımı alması gerekiyordu. Derken, vizyonsuz bir başkan ve yönetim işbaşına geldi. Kimseye danışmadan, sormadan kendi kafalarına göre üç yılda iki tane şampiyonluk yaşadılar. Hiç haberimiz bile olmadı!. Bu vicdansızlığı bir tarafa bırakın, bu şehrin hassasiyetlerini, özelini bile dinlemeden Yeni Malatyaspor'u Süper lige çıkardılar. Şimdi oldu mu bu!?. Bu kadar vizyonsuz, bir o kadar da cahil ve yol yordam bilmez adamlar hâlâ iş başındalar!. Başta söyleyeyim, Malatya şehir olarak bunu hak etmiyor!!!...
Eskilerden üç dört tane futbolcu bıraktılar. Gerisi hepsi yeni transferler. Hiç haberimiz bile olmadı!. Kimse bize bir şey sormadı!. Aslında ben eskiden çok güzel futbol oynardım. Halamın oğlunun kayınçosunun kuzeni mahallede süper topçuydu. Kimse ne yapalım demedi!. Adil GEVREK cebinden mi para vererek transfer yaptı!?. İki üç kişi kafa kafaya vermiş, transferleri yapmışlar!. Kime sordunuz sizi vizyonsuzlar!. Kim size dedi ki bu takımı böyle yapın!?. Kim size dedi şampiyon olun!?. Bakın Eskişehirspor Türkiye'nin en köklü kulüplerinden. Bir futbolcusunun fiyatı nerdeyse Malatyaspor'un bütün bütçesi kadar. Şampiyon olacaklarsa onlar olsalardı!. Onlar çıktı mı süper lige!?. Ya birinci ligde ne durumdalar? Peki size ne oluyor da yerinizde durmuyor, her yıl bir şampiyonluk sonra da süper lige geliyorsunuz!. Siz ne kadar vizyonsuzsunuz hemi!?... Bi yerde duramıyor musunuz!?...
Şimdi Allah aşkına söyleyin bana; haksız mıyım!? Bu adamların ne işi var bu takımın başında!?. Bu takım bu adamların babasının malı mı!?. Şahsen her ay belediyeden maaş alırken Malatyaspor hiç aklımdan çıkmıyor!. Bakmayın benim Passoligim yok. Hep bunlar yüzünden almadık!. Bu adamlar olmasa nenem bile Passolig alırdı!. Maç olduğu zaman, bu yönetim bedava kaç tane bilet veriyor!?. Verse herkes maça gider. Ama Adil GEVREK ve yönetimi vizyonsuz, göremiyor ileriyi!.
Bakın Galatasaray'a, Fenerbahçe'ye, Beşiktaş'a… Başkanlar bize sorup transfer yapıyor, bizim vizyonsuzlar bizi görmüyor bile!. Aziz YILDIRIM bizim sokakta top oynayan Fiko'yu alacaktı. Olmaz abey, bu adam sana yaramaz dedim ve engelledim. Halbuki görseler bizi, bir iki kemik atsalar önümüze ne havlarız, nede hırlarız!. Vizyonsuz adam işten ne anlar!?...
Bakın burada söylüyorum. Demedi demesinler, bunlar memleketin geleceğiyle oynuyorlar!. İleriyi göremiyorlar. Haftayı kurtarıyorlar ama yarının ne olacağını düşünemiyorlar!. Halbuki biz kahvemizi içtikten sonra posasını bile heder etmeyip şehrin geleceği için fal bakıyoruz kanal boyunda. Nargile çekiyoruz. Bazılarımızın bazen kafası hoş olsa bile, yine de aklımız fikrimiz Malatyaspor'da. Hiçbir şey düşünmeyen bir başkanla bu takım daha ileri gider mi!?... Premier Lig'e, Bundesliga'ya nasıl çıkacak bu takım!?... Messi bu takıma gelir mi!? Kim İbrahimoviç'i alacak!?. Bunun için adil GEVREK ve yönetimi derhal istifa etmeli…
Ertuğrul SAĞLAM, Siz ÇÜRÜK olunca, Bursaspor maçına iki gün kala kaçtı gitti. Adam giderken takımın kasasına 150 bin Avro koydu!... Siz ne yaptınız!?. Yönetim dediğin bol bol yemektir. Maçın yarısında tribünleri terkedenler haklılar!... Takım dediğin hep yenmeli. Yenilen takım olur mu hiç!?. Yeniliyorsa bu takım, hani biz niye daha bişey yemedik!...
Yoksa Murat ÇETİN mi yedi!?...
Akif ÇELİK'LE he!…
Yaaaaaaa, demedim mi ben size bunlar vizyonsuz!...
Şimdi burada bunların ahmaklıkları yazmakla bitiremeyiz. Bu takımın süperlige çıktığı gece, kutlama yapılırken, bu takım küme düşer!. Bu yönetim ne yaptı ki!?. Bu adamlar gitmeli!. Bunlar ileriyi göremiyor!. Bunlar Malatya'ya yakışmıyor diyorlardı. Maalesef bugün hâlâ bunlarla aynı şehri paylaşıyoruz. Siyasette Beyaz Malatyalıların olduğu gibi, futbolda da bunlar Beyaz Malatyalılar!. Bu şehir, hasette seyahatnamelere konu olmuş bir şehir iken, söylenen hiçbir şeyi kale almıyor, kimsede almasın diyorum. Çok da tın deyin… Kasım paşa deyin… Ne derseniz deyin, ama bir şey deyin. Yada alın elinize bir taşı, üzerinize saldırdıklarında, hafifçe yanlarında uzağa doğru fırlatın, onlar peşine düşerler!...
Hayatında maç izlememiş biri televizyonda yorum yapıyorsa,
Maçı konuşurken pembe trambüs özel konu oluyorsa,
Bu pembe trambüs bu şehirde birilerine bu kadar batıyorsa,
Belediye başkan yardımcıları, devletin araçlarıyla gezmeye, şahsi işlerini görmeye gittikleri için, bir başkan GÜR bir şekilde istifanızı verin lan, bu kaçıncı oldu!? deyince; Birileri tarafından ellerine bir kağıt tutuşturulup basının önünde, olup bitenler vizyonumuza uymadı diye okutuyorlarsa, yani dün konuşmayı bilmeyenler vizyon ve misyondan bahsediyorsa,
TSO seçimlerine aday olanları bir NEO-PARALEL yapı çağırıp tek tek hesap soruyorsa, projelerini anlat bakalım diyorsa,
Şehrin her tarafı köstebek yuvasına çevrilmiş, yapılan hizmetle birlikte bu halk son sekiz yıldır yazın toz toprak, kışın çamur içerisinde bırakılıyorsa, yinede inşaatımız bitmiyorsa,
Yıllardır içerde hırsız var diye bağıran halka, aha da hırsızı yakaladık deyip, 26 yıldır bu memlekette namusuyla çalışan, bu şehrin en emektarı, en temizi, en namuslusu, en hesap yapmayanı, Mehmet MERT gibi bir görev adamı açığa alınıyorsa,
İnşaatı hâlâ bitmemiş bir stadın bir buçuk ay önceden Sayın Cumhurbaşkanımıza ne amaçla yapıldığı belli olan açılışı yaptırılıyorsa,
Tavuk yumurta yaptığında bütün Malatya'yı ayağa kaldırıyorsa,
At tay doğurduğunda, şehir sessizliğe bürünüyorsa,
Neo-paralel cemaatlerin defterini dürmek üzereyken, bu şehrin başsavcısı tayin ediliyorsa,
Dünün siyaset tekfircileri, Ak Parti teşkilatını ellerine alıp, dünya beşten büyüktür diyen Cumhurbaşkanımıza inat, adeta Malatya'da beş büyük rakamdır, vekalet ikiye inmeli dercesine şehri küçük bir güruha parselleyen, mahkum eden yapıyı ANKARA görmüyorsa,
Şapkalı Ramo'nun Aşe'nin cenazesinde verdiği telkin gibi; “Ya Ayşeyi bini Rayşe! Ya Ayşeyi bini Rayşe! Eğer cennetiysen Allah etmesin, cehennemiysen kendi ayaklarınla gidersin. Defedin gitsin.” misali, sizde defedin gitsin!... Hiç de umurunuzda olmasın. Hatta arkanıza bile bakmayın, siz gidin bu şehirden…
Giderken sadece şairin şu mısralarını mırıldanın:
“Ne günlere kaldık ey gazi hünkâr,
Katır mühürdar oldu, eşek defterdâr”
Fi Emanillah…
Ebuzer AYDIN
“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”