AHMET ÇAKIR BEKLENTİLERİ “KURSAKTA” BIRAKTI
20 Mart 2017, Pazartesi 04:54Bilirsiniz hayret manasında kullanılan bir söz var: “Düğün değil, bayram değil; eniştem beni niye öptü?” Aynen o sözleri edebileceğimiz bir haber düştü internete. “2019 yılında Ahmet Çakır aday olacak mı?”başlıklı haber; sosyal medyada hayli ses getirdi. Eminim bir çok insan, “Hayırdır inşallah” diyerek malum habere kilitlenmiştir. Aslında haberin içeriğinde hayrete mucip hiç bir şey yoktu. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, politik bir cevapla muhabirin kendisine yönelttiği soruyu geçiştirmişti.Başlığa bakarak“Referandum öncesi ne alaka?” diye yorumlayanlarda oldu. Tabi bunların içinde, 2019'da Büyükşehir Belediye Başkanlığını hesap edenlerde vardı.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na “Aday olmak isteyen” ilçe belediye başkanları, eski vekiller ya da “Eğer bu dönem vekil adayı göstermezlerse; en azından Büyükşehir'e aday olurum” diye düşünenler(!) de… Haberin içeriğine bakmadan, şu şekilde birfikir yürütenler de vardı: “Çok şükür(…) En azından önümüzde; Ahmet Çakır gibi bir engel kalktı”
Bu arada haberin detayından bîhaber olan Ahmet Çakır dostlarının ağızlarından şu mübarek kelimeler çıkmış olabilir: “İnnalillahi ve innaileyhiraciun”
Eğer haberin başlığına aldananlarAhmet Çakır'a hasım tipler ise büyük bir sevinçle, “İşte yıllardır beklediğimiz haber buydu…” diyerek coşmuşlardır.
Sonuç: Ahmet Çakır “şimdilik” beklenti içinde olanların hevesini kursaklarında bıraktı…
“KENDİN SÖYLE-KENDİN DİNLE”; SİYASET CIZBIZI BU OLSA GEREK…
“AK Parti Malatya İl Teşkilatı tarafından yürütülen referandum çalışmalarını yeterli buluyor musunuz?” mealindeki bir soruya cevabım “Hayır” şeklinde olacaktır. Dikkat ederseniz yapılan ev toplantılarında yirmi kişi varsa; on beşi AK Parti il teşkilatı üyesi. Yani; kendileri söylüyor, kendileri dinliyor. Bakalım bundan sonraki çalışmalarda; benim “Hayır” diye verdiğim cevabı “Evet”e çevirebilecekler mi?
Evvel ahir tavsiyemiz “ve lâ tehinû” yani: “Gevşemeyin” (Ali İmran-139) şeklindedir.
HEM KOPYACI, HEM TOKATÇI!..
Çanakkale zaferinin 102. Yıl dönümünü kutlayan Malatya Büyükşehir Başkanı Ahmet Çakır;”Türkiye aleyhtarı iç ve dış mihraklara karşı yine bir “Osmanlı tokadı” atma günüdür.” Şeklindeki haberi, gazetemizde; “Osmanlı tokadı atma günüdür” başlığıyla yayımlanmıştı.
Bazı zamanlar, TBMM'de kendini boks müsabakasında zanneden ve attığı yumruklarla gündeme gelen Malatya Milletvekilimiz Mustafa Şahin ise bugün aynı sözleri şu şekilde kullandı: “Sandıklara giderek hem içte hem de dıştaki hain işbirlikçilere iyi bir Osmanlı tokadı atın”
Malatya Time'ın koyu bir takipçisi olduğuna kani olduğum Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ın mezkûr sözünü büyük ihtimalle bizden kopyalamıştır...
TRUMP, İMAM HATİPLİMİ? YOKSA ŞAFİİMİ?
İki gün önce Merkel'i Beyaz Saray'da ilk kez ağırlayan Trump'ın, Oval Ofis'teki görüşmede Almanya Başbakanı'nın elini sıkmaması buluşmaya damgasını vurdu. Toplantının ardından basın toplantısı düzenleyen ikilinin görüşmesi ‘tokalaşma' krizine sahne oldu. Basının karşısına çıkan ikiliden Merkel, “El sıkışmak ister misiniz?” diyerek Trump'a sordu. Trump ise duymazlıktan geldi. Bu durum sosyal medyada büyük ses getirdi. Görüntü kısa sürede sosyal medyada en çok paylaşılan videolar arasına girdi.
Gazetemiz yazarlarından Ebuzer Aydın bu durumu: “Trump Malatya imam-hatip mezunu” diye espri yaparken, bir başkası da “Trump Şafi mezhebinden mi?” diyerek dozu biraz daha artırdı.
DEMOKRASİ MEYDANI DEĞİLMİŞ
Geçtiğimiz günlerde Malatya'dan İstanbul'a, Darende Belediye Başkanı Süleyman Eser ile birlikte döndüm. “Darende Meydanı'nı neden ‘Demokrasi Meydanı' olarak değiştirdiniz?”diye bir serzenişte bulundum kendisine. Eser'in cevabı ise “Meydanın adının ‘15 Temmuz Şehitleri Meydanı' şeklinde değiştirdik” oldu. Bera-ı malumat olarak sunulur.
KAHTALI, AZ BİLE SÖYLEDİ
AK Parti İl Başkanı Hakan Kahtalı 16 Nisan referandumuyla ilgili konuşurken, bazı kesimlerin “Tek adam” söylemine değindi. “Tek adam” söyleminin gerçek dışı olduğunu vurgulayarak “Milli Şef dönemi”ne işaret eden Kahtalı, "Ezanın Türkçeleştirildiği, camilerin kapatıldığı, Kur'an-ı Kerim okumanın yasaklandığı o günleri biz çok iyi biliriz" ifadelerini kullandı. Kahtalı'nın sözleri yapılan zulmü tam ifade etmiyor. Çünkü o zamanlar:
-Ezanı Türkçeleştirmekten öte; şarkı yaptılar.
-Camileri kapatmaktan öte; ahır yaptılar.
-Kur'an-ı Kerim'in okunmasını yasaklamaktan öte; toplayıp yaktılar.
BU ADAMI ANLAYAN "BERİ" GELSİN
Geçtiğimiz günlerde CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın TBMM'de ki görüntüsü bana dışı mutantan içi manasız geldi. Sizce bu adam ne yapmaya çalışıyor?