AK Parti’deki “temizliğin” akabinde, “elenecek” aday adayları!…

Ülkemizin, hatta çevremizdeki ülkelerin geleceğinin şekilleneceği bir “seçim” önümüzde duruyor.

Allah nasip ederse yaklaşık 50 gün sonra bir “seçime” gideceğiz.

Ülkemizi ve ilimizi yönetecek insanlara “oy” vereceğiz.

Partilerin, aday adaylarını “eleyeceği” gün de bir hayli yaklaştı.

Aday adayları içinden seçtiklerini “vitrine” koyup, vatandaştan oy isteyecekler. 
Son bir kaç gündür, aday adaylarıyla ilgili “yazılar” kaleme alıyorum.

Aday adaylarının kimler olduğuyla ilgili, “görüşlerimi” aktardım.

Şimdi de özellikle Cumhur İttifakının, kimleri aday “göstermesi gerektiğiyle” ilgili görüşlerimi “belirtmek” isterim.

Malatya’daki seçimin “favorisi” olan Ak Parti ve Cumhur İttifakı’nın vitrinini oluştururken, nelere “dikkat edeceğiyle ilgili bir hayli “soru” alıyorum.

O sorulara, “Vatandaş ne istiyor?” sorusuyla karşılık veriyor ve ekliyorum. 
Vatandaşın “neyi istediği veya neyi istemediği”ne bakmak gerekiyor.

Vatandaşın istediğini bugüne kadar Ak Parti verdi. 

Eksikleriyle veya “fazlalarıyla” istenileni verdiğini gördük.

Son zamanlara ise “Yetmez ama evet” tarzında bir yaklaşım vardı Ak Parti’ye karşı.

Bunu son seçimde “bariz” bir şekilde gördük.

Şimdi önümüzde bir “seçim” daha var. İşte bu seçimde “Yetmez ama evet” diyecekler bir hayli “azalmış” gibi geliyor bana.

Artık bir şeylere, bir yerelere “neşter” vurulması gerektiği kanaatindeyim.

Vatandaşın bunu görmek istediğini “seziyor” ve Ak Parti yöneticilerini “uyarmak” istiyorum.

İnsan yeni bir ev aldığında, önce o evi güzel bir şekilde “boya badana” eder. Ardından “temizler” ve eşyalarını “yerleştirerek” oturmaya başlar.

Ak Parti’nin de bir ev misali, iyi bir boya badananın ardından, güzel “temizliğe” ihtiyacı var.

İşte o temizlik yapılmadan, vatandaşın oyu Ak Parti’ye gelmez.
Ak Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın bu seçimde “galip” gelmesi için, iki şeyi yapması gerekiyor.

“Vatandaş ne istiyor? Ne istemiyor?” sorularının “analizinin” iyi yapılması gerekiyor.

Onun için bahusus AK Parti seçmeninin “gayzının”, “öfkesinin” alınması ve “gardının” düşürülmesi lazımdır…

İnsanlar Recep Tayyip Erdoğan’ın çalışmasını, asla ve asla eleştirmiyor.

Biliyorlar ki; Cumhurbaşkanı “takatinin” de “fevkinde” çalışıyor.

Herkes görüyor ve biliyor.

Lakin vatandaşın, Cumhurbaşkanının “kurmaylarından” ve Ak Parti’den “şikayetleri” var...

Evvela vatandaşın “istemediği” insanlar, Ak Parti’den ve Cumhurbaşkanının etrafında “uzaklaştırılmalı”. “Büyük hayırlar için, küçük şerler kabul edilebilir.” Görüşüyle hareket edilmeli. 
“Suret bozulmasın” diye, “kangren” olmuş elden; feragat edilmezse, kol hatta hayat dahi kaybedilir.

Partide de “kangren” olmuş bazı “uzuvlardan” vazgeçilmezse, seçim “hezimeti” kaçınılmaz olacaktır.

Ak Parti yönetimi, vatanını ve miletin menfaatini düşünmek adına, “kangren” olmuş “uzuvlarından” kurtulmak zorundadır.

Vatandaşın ve vatanın hak ve hukukunu, her şeyin “üstünde” tutmalı.

Vazifesini yerine getirmeyen ne kadar insan varsa, bunların temizlenmesi şart.

Milletin “emanetinin” verildiği kişiler içinde, o emanete “sahip çıkamayan”, “muhafaza edemeyen”ler var maalesef.

Yolunda yürüdükleri “davayı”, “delik-deşik” edenler var.

Bunların bir an önce “kesilip”, “atılması” gerekiyor.

VİTRİNE KONULACAKLARDA “OLMASI” GEREKEN ÖZELLİKLER!..
“Cevizi iki görmeden, taş atma” diye bir sözümüz vardır.

Aday seçimi yapmaya başlayacak Ak Parti’nin, “Cevizi iki değil 5 görmeden taş atmaması” gerekiyor.

Aday tercihinde, “akademik”” seviyesine, “nüfuzuna”, vatandaşla olan “diyaloğuna”, “tecrübesine”, “devlet adamlığı” bilgisine ve “siciline” bakmak gerekiyor…

Öyle bir kişi seçilmeli ki; “Kişiliğiyle” insanlara “dokunmuş” olsun. “Meşrebiyle”, inanca “saygılı” olsun. “Mesleğiyle” Vatana “katkısı” olsun. “Bilimiyle” yeni yeni “keşifler” de bulunsun. “İlmiyle” hepimize “yol” göstersin.

Eğer bu şekildeki insanlar tercih edilirse, Ak Parti’nin önümüzdeki seçim sınavından başarıyla çıkması “işten” bile değildir.

Yalnız bu arada önemli bir hususun da, “gözden” kaçmaması gerekiyor.

“Etnik milliyetçilik” hususunda “uyanık” olunması gerekiyor. Aday belirlenirken, etnik milliyetçilik yapana değil de, “meşrebine” ve “bakış açısı”na dikkat edilmeli. O muvacehede bir bakış açısı geliştirilirse, bir taşla iki kuş vurulmuş olur.

VİTRİNE KONULACAKLARDA “OLMAMASI” GEREKEN ÖZELLİKLER!..
Partinin vitrini önüne konulmaması gerekenleri de şöyle sıralayalım: “İsim yapmak” adına, “siyasi figür” olmak adına, “ihale almak” adına, “kamuoyunda kendini göstermek” adına, “Ben Cumhur ittifakının aday adayıydım” demiş olmak adına ve “şahsi menfaati” adına, aday adayı olanların “elenmesi” gerekiyor.

KİMLERİN TEMİZLENMESİ GEREKİYOR?
“Temizlik konusunda, kimlerin olması gerekiyor?” diye soracak olursanız;

Evvela kim “servetine servet” kattıysa, gönderilmeli.

Vatandaşın “telefonlarına” dahi çıkmaktan “imtina” edenler var mesela.

Genel Merkeze, “yanlış bilgi”ler veren “isimleri” de unutmayalım.

Kendi “menfaati” için, belediyeyi “babasının çiftliği” gibi kullananlar var mesela…

Vatandaşa hizmet götürme konusunda “beceriksizlik” sergileyenleri de, milletvekili olup da “çantacılık” yapanları da “kesip atmak” gerekiyor Ak Parti’nin gövdesinden.

Halkına “bigane”, halkın ihtiyaçlarına “kör-sağır” olanları da “hatırlatmak” gerek…

Selam ve dua ile…

Fiemanillah