AK Partiyi Malatya’da zor bir imtihan bekliyor!
14 Mayıs 2018, Pazartesi 06:05Bugünkü yazıma küçük bir hatırlatmayla başlayalım istedim. Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 84,26 katılımla Malatya'daki kullanılan oy sayısı 448.255'dir. AK Parti yüzde 58,61 oy oranıyla 257.413'ü gördü. Bugünkü, Cumhur İttifakı'nın diğer ortağı MHP ise yüzde 11,40'la50.084 oya ulaştı. Diğer ittifakın mihmandarı durumundaki CHP yüzde 16,60 oran ile 72.881 oy alırken, ittifakın önemli ortaklarından Saadet Partisi de % 1,84'le 8.081 seçmenin oyunu hanesine ekledi. Eğer bu verileri baz alacak olursak, AK Parti 5, CHP ise 1 milletvekili çıkartıyor. Nitekim Haziran 2015'teki sonuç böyleydi. Kasım 2015 seçimlerinde ise AK Parti oyunu arttırmıştı...
Unutmamamız gereken hususları da aşağıda sıralamak isterim:
1-) Bu seçimde partilerin ittifakla girmesi ve “sıfır barajın” olması AK Parti'yi olumsuz etkileyecektir.
2-) İyi Parti her ne kadar Malatya'da varlık gösteremezse de, AK Parti'nin karşısında yerel seçimlerde Saadet Partisi'nden aday olan ve 43.965 oy alan Münir Erkal'ın yanı sıra 1 Kasım'da CHP'den aday gösterilmeyen Hulisi Porgalı yoktu. Malatya'da bireysel karşılığı olan bu iki ismin AK Parti'yi zora sokması işten bile değil.
3-) Özellikle CHP'nin HDP'le “gizli ittifak” yapması muhtemeldir. Bu durumda ise CHP ve HDP stratejik hareket ederek il il çalışacaklardır. Bu sebepten dolayı Malatya'da varlık gösteremeyen HDP'den CHP'ye en az 10-15 bin transit oy geçebilir.
4-) Seçimin hemen bayramdan sonraya denk gelmesi ve “tatilcilerin” oy kullanması için gerekli düzenlemenin yapılmaması, özellikle AK Parti'yi olumsuz etkileyecektir.
5-) AK Parti'de bazı isimlerin “kabak tadı” vermesi ve aday adaylarında “profilin” çok düşük olması; AK Parti'nin beklentilerinin gerçekleşmemesine sebep olabilir. (Prof. Dr. İbrahim Gezer, Şanal Tosun ve buna benzer isimlerin aday adayı dahi olmaması, müracaatlarda çıtanın bir hayli düştüğünü göstermektedir. Bu durum da AK Parti'yi olumsuz etkileyecektir.)
Malatya'da AK Parti'nin içinde bulunduğu şu tabloyu nispeten düzeltecek en önemli şey, ehliyet ve liyakatin göz önünde bulundurularak kısmen aday adayları içerisinde, kısmen de aday adayı olmayan ama toplum nezdinde itibarı ve karşılığı olan kişileri aday olarak göstermesidir. Eğer bugün bir seçim olsa durum 3-2-1 veya 3-1-1-1'dir. Eldeki malzeme bu olunca, “Sonucun böyle olması kaçınılmaz” gibi görünüyor.
BAKANLIK KOLTUĞUNUN, MALATYA'DAKİ YANSIMALARI!..
Geçtiğimiz günlerde Gümrük ve Ticaret Bakanımız sayın Bülent Tüfenkci'yle görüşmemiz oldu. Orada “Bakanlık nimetlerinden Malatya istifade edebildi mi?” şeklinde bir soru yönelttim kendisine. Saygıdeğer Bakanımız da “AK Parti'nin 2015 seçim beyannamesine bakın; ne söz verdiysek yaptık. Dolayısıyla bütün bu hizmetlerin Malatya'ya gelmesi Bakan olmamla ivme kazanmıştır.” mealinde bir cevap verdi. Devamında bana Malatya'ya 2. üniversitenin kazandırılması, Onkoloji Hastanesi'nin yapılacak olması, Malatya Devlet Hastanesi'nin “Eğitim ve Araştırma Hastanesi”ne çevrilmesi, Kuzey Çevre Yolu'nun ivme kazanması ve bunun gibi bir çok örnek verdi. Sayın Tüfenkci'den “Bakanlık sürecinin Malatya'ya yansıması” başlığı altında yapacağımız bir röportajın sözünü de almış olduk böylece.
MEMLEKETİMİZİN İCRAATA İHTİYACI VAR ZİYARETE DEĞİL
Ahmet Çakır'ın istifasından sonra Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı'nın ziyaret haberlerinin medyaya servis edilmemesi taktire şayan bir durum. En ufak bir “oda” seçiminde bile günlerdir başımızın dönmesine vesile olan karşılıklı ziyaret haberlerinin medyaya servisi hususunda; Hacı Uğur Polat'ın örnek alınması, kamuoyunun menfaatine olacaktır. Memleketimizin icraata ihtiyacı olduğu bir zamanda “Ziyaretin makbulü kısa olanıdır” sözü ne kadar da manidar geliyor şimdi kulaklara.
ALLAH, YARDIMCISI OLSUN…
Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin borcu 509 milyonmuş. Yeni başkan Hacı Uğur Polat'a bir kaç gün önce 190 milyonluk borçlanma yetkisi verildi. Benim anlayamadığım minimum masrafla musluğumuzdan akan suyu, en pahalı bir şekilde tüketen ilimizde; MASKİ'nin topladığı paralar nereye gidiyor? Keza Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin iştirakçi firmalarından “Esenlik”in yıllık cirosu 250-300 milyon civarında. Bu rakamda elbette giderler de var ama “Yine de iyi bir kâr vardır” diye düşünüyorum. Bunlara benzer birçok örnek verilebilir. Allah, Hacı Uğur Polat'ın yardımcısı olsun.
BİRKAÇ DAKİKALIK YAĞIŞ, ALTYAPIYA “S.O.S.” VERDİRDİ
Dün Malatyalılar, büyük bir sıkıntı yaşadı. Hakk Teala'nın rahmeti biraz fazla yağınca, rögar kapakları tıkanmış, yollar göle dönmüştü. Onlarca araç yollarda kalırken, Pazar gezmesine çıkan vatandaşlar da sıkıntılı anlar yaşamıştı. Malatya'nın alt yapısını en iyi şekilde yaptıklarını iddia eden yetkililere seslenmek istiyorum: Nerede sizin bu en iyi alt yapınız?
Kendini 'Mesih' zanneden FETÖ'nün 'Kutlu Doğum' Tuzağı
Ülkemizin son 40 yılını dinamitleyen FETÖ'nün hain planlarının deşifresiyle ilgili çeşitli programlar yapılıyor. Bir kaç ay evvel, TRT'de katıldığım bir programda “FETÖ'nün Allah'la aldattığını ve bu yapının mahiyetinin ancak “Din” penceresinden bakıldığı taktirde deşifre edileceğine” vurgu yapmıştım. O programdan bir kaç gün sonra, dönemin Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, hemen hemen aynı sözlerle “FETÖ'nün Allah'la aldattığını” belirtmişti. Diyeceğim o ki; FETÖ denilen zehrin panzehri, ancak din-i İslam'ın kat-i bürhanları (delilleri) olduğu halde, bu husus ne yazık ki ihmal ediliyor.
Geçtiğimiz yıl, ulusal gazetelerden birinde konuyla ilgili bir yazı da kaleme almıştım. 17 Nisan 2017'de “Kutlu doğum'da FETÖ tuzağı!..” başlığıyla yayınlanan yazımda, her yıl yad edilen kutlamanın, aslında Peygamberimiz (sav)'le hiç bir alakasının olmadığını ve bu kutlamanın dini bir vazifeymiş gibi algılanmasının da; din nazarında merdud (geçersiz) olduğunu gündeme getirmiştim. İlk defa gündeme getirdiğim bu konu, kamuoyunda ve özellikle sosyal medyada geniş yankı bulmuştu. Akabinde sayın Mehmet Görmez “Reddiye” niteliğinde bu kutlamanın FETÖ'yle alakasının olmadığını belirtmiş; lakin kamuoyunu tatmin edici bir delil sunamamış, bu durum da büyük tepkilere sebep olmuştu. Tepkileri dindirmek adına dönemin Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş açıklama yaparak, bundan sonraki süreçte “Hicri Takvim”in esas alınacağını bildirmişti.
Detaylar: https://m.aksam.com.tr/pazar/kendisini-mesih-zanneden-fetonun--kutlu-dogum-tuzagi/haber-734774
Selam ve dua ile