Aman Dikkat!

Son zamanlarda basın camiası ve vatandaş arasında bazı isimlerin dolaşması dikkatimi çekince, Belediye Başkanlarıma hitaben "Aman dikkat!" demekten başka bir söz bulamadım!

Malatya Büyükşehir, Yeşilyurt ve Battalgazi Belediye Başkanlarımız… Üçü de yeni seçildiler.

Her başkan yeni bir ekiple çalışıyor, daha doğrusu kendi ekibiyle çalışıyor. Bu en doğal haklarıdır. Ancak ekiple çalışmak demek, sorumluluğu tamamen çalıştığın ekibin bir kısmına bırakmak, onların üstüne yükü atmak, herkesi onlara yönlendirmek değildir.

Sizler bir Cumhurbaşkanı gibi değilsiniz ve ülke yönetmiyorsunuz. Her biriniz Malatya’nın bir belediyesine başkan olmuş, yetki ve sorumluluk almış kişilersiniz. Düne kadar beraber çalıştığınız arkadaşlarınızı, dostlarınızı veya halka hizmet eden gönüllü kardeşlerinizi elinizin altındaki özel kalemlere, sekreterlere yönlendirirseniz, hem yanlış anlaşılmaya sebep olursunuz hem de dostlarınızı kaybedersiniz.

Ayrıca bu şehir için çalışan gönüllülerin de şevkini kırarsınız. Dostlarınız size küser, vatandaş hakkınızda yanlış düşünür ve kendilerine her şeyi havale ettiğiniz kişileri de zan altında bırakırsınız.

Belki de çok iyi iken, bir anda kendilerini rüşvet ve kayırma kumpas ithamlarıyla karşı karşıya bulabilirler. Bu duruma siz başkanların sebep olduğunu unutmayınız!. Çünkü bu algının sebebi sizlersiniz. Bu durumda en masum kişi bile zan altında kalabilir.

Siz başkanlar, elinizin altında çalışanlarınıza dostlarınızı, Malatya’nın sorunlarını getiren insanları yönlendireceğinize, onlara talimat verin, işlerini halledip size bilgi versinler. Böylece işler de aksamaz, yanlış anlaşılmalar da olmaz.

İdarecilik, her şeyden önce insan idaresidir. Siz uhdenizde çalışanları iyi idare edemezseniz, döner onlar sizi idare ederler. Siz de işleri böylece idare etmiş olduğunuzu sanırsınız. Bu durumda işini gördüğünüz vatandaş dahi memnun olmaz!.

Yıllarca sizinle çalışmış birini, bu makamlara geldikten sonra ona buna yönlendirirseniz, işini "Şununla hallet, bununla konuş." diye ona buna yönlendirirseniz, ne başarılı olursunuz ne de insanların kalbini kazanırsınız!

Bugüne kadar kendisinden ve çalışmasından razı olmadıklarınız varsa onlarla çalışmayı kesin. Memnunsanız da, onlara değer verin ki, severek, isteyerek işlerini yapsınlar. Çünkü işini severek yapan kişi, hem işine sahip çıkar, hem de size sadakatle çalışır.

Vatandaşın Taleplerini Küçük Görmeyin!

Vatandaş küçük ve fındık kabuğunu doldurmayan işler için yanınıza gelir. Onların ihtiyacını da küçük görmeyin! İhtiyacı bir kamyon kum ise, ona göre bundan daha büyük bir sorunu yoktur. Bizim milletimizin taleplerinin %99'u aynı anda halledilebilecek işlerdir. Hemen o an halledin, başkalarına yönlendirmeyin!. Küçük işler arasında yaptığınız büyük işlerinizi kaybetmeyin. 

Küçük de olsa her işi aynı kişilere yönlendirirseniz, gün gelir millet bunu büyütür, "İhalelere kadar onlar yapıyor, hatta belediyeyi onlar yönetiyor!" der. Çünkü bu kanaati siz oluşturdunuz, yanlış sevk ve idareniz oluşturdu.
Size kadar gelen vatandaşın işi için siz ilgili personelinize talimatı verip hallettirin.

Ekibiniz içinde burnundan kıl aldırmayan, millete tepeden bakanların olduğunu unutmayın!. Yaptıklarınızı bir anda yıkıp yerle bir eden adamlarınız var. Kuyruk acısı olan, çapı yetmeyen, aklı kurtarmayan yetki verdikleriniz de var. Siz daha çok bunlara dikkat edin! Vatandaşı dinleyin ve şikayetlerini değerlendirin! Hatta size vatandaşın sesini ileten güvenilir ekibiniz olsun!

Sözün Özü:

Küçük işler de olsa hep aynı kişilere vatandaşı yönlendirmeyin. Malatya küçük bir yer. Adam "İşim yapılmadı." demiyor. "Yapılan işlerin hepsini falan kişi yapıyor." diyor. Sizler devreden çıkıyorsunuz! Sonra da hased, kıskançlık, zan ve iftira dönemi başlıyor;

Falan niye bu konumda? Adamın çapı ne ki bu işleri yapıyor? diyerek dedikodu kapılarını aralıyorlar. Allah var, bu konularda da oldukça mahiriz!.

Halkın içinde yanlış algılara sebep olacak yönetim hataları yapmamanız, İşlerinizi doğru ve adil yapmanız, vatandaşı yanlış düşüncelere sevketmemeniz ve gönülleri kazanmaya devam etmeniz dileğiyle...

Fi Emanillah. 

Ebuzer AYDIN 

"Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni"