Arapgir ve yeniden Haluk Cömertoğlu
25 Mart 2019, Pazartesi 08:44
Ne Arapgir'liyim, ne de alakam vardır. Hiçbir ortamda bir araya gelmediğim, elini sıkmadığım, sohbet etmediğim bir insanı ikinci defa yazmak nedendir bilemiyorum ama, sanki bunu yaptıran başka bir güç hissediyorum.
Aday adaylık dönemindeki bir yazımda, Battalgazi Belediye Başkanlığı için Büyükşehir ile uyumlu çalışacak, bilgili, becerikli, tecrübeli, liyakatli, kendisini ispatlamış, şüphe götürmeyen, cemaat ve cemiyetlerden uzak, halkın içinden gelen milli bir aday olmalıdır. Haluk Cömertoğlu'da bunun için biçilmiş kaftandır demiştim. Ancak Malatya'da işler ehliyet ve liyakata göre değil, birkaç kişinin iki dudağı arasında olduğu için bırakın buradan aday göstermeyi, on yıldır Belediye Başkanlığını yaptığı Arapgir'de bile aday göstermediler!.
Bazen yapılan yanlışların karşılığını Allah dünyada da kullarına gösterir. Bugün yapılanların karşılığını Allah bize gösterecek olsa, Arapgir'de de, Battalgazi'de de, Malatya'nın bir çok ilçesinde de bu dudakların hesabını halk görecektir!...
Bunun üzerine Arapgir Belediye Başkanı Sayın Haluk Cömertoğlu, hiçbir kibir ve enaniyete kapılmadan, hoplayıp zıplamadan, siz kimsiniz demeden, on yıldır şaibesiz belediye başkanlığı yaptığı Arapgir'de bağımsız aday olabilecekken, bir parti tabelası altında hizmete devam etmeyi tercih etti. Kimseye meydan okumadı. Size haddinizi bildireceğiz de demedi. On yıldır hizmet ettiği belediyede malum gurup tarafından kapının önüne konulunca, o da kendisine kapılarını açan, sahiplenen başka partiden, CHP'DEN aday oldu. Çok da güzel yaptı. Bundan iyisi Şam'da kayısı…
Bunu yapmakla da ne dinini değiştirdi, ne de mezhebini!. Ne şahsiyetini değiştirdi, ne de fikrini!. Ne kıldığı namazı bıraktı, ne de savunduğu davasını!. Dün ne ise bugün aynı Haluk olarak başka bir parti amblemiyle hizmete devam etmeye talip oldu. Halk, bu süre zarfında yaptığı hizmetlerinden memnun ise, kendisini üçüncü kez tercih edecek, değilse de güle güle diyecektir. O da hakkımda bu hayırlıdır deyip kaderine razı olacak, seçilen yeni başkana görevi teslim edecektir.
Tabi ki işler bu merhaleye gelinceye kadar saman altından sular değil, muhtelif akarsular yürütüldü. Sadece Arapgir'de değil, Büyükşehir hariç tüm Malatya genelinde aynı filimler yapıldı!. Halkın tepkisine baktığımızda, bunun bariz bir şekilde sandığa yansıyacağını tahmin etmemek mümkün değildir.
Bu tepki Ak Partiye veya Sayın Cumhurbaşkanımıza değildir. Bu tepki, Haluk Cömertoğlu gibilerini kaybeden, kendilerine göre bu şehre dizayn vermeye çalışanlaradır. Bu tepki, teşkilata ve vekilleredir. Bunu 31 Mart akşamı daha net bir şekilde göreceğiz.
Haluk Cömertoğlu'nun da, Battalgazi'de küstürülen Ali Ekinci'nin de Ak Partili olduğunu bilmeyen var mı!?. Ama fırsat vermez, halka rağmen bizim istediğimiz olur derseniz, halk da, adaylar da alternatif ararlar. O zaman hangi partide hizmet edebilecekseniz orada aday olursunuz. Çünkü partiler hiçbir zaman din iman değildir. Hele hele Allah tarafından kabul gören ya da gönderilen bir şey asla değildir. Allah'ın mülkünde beşeri kanunlarla idareye talip birer tabeladırlar!. A partisi gelince Kuran ile, B partisi gelince İncil ile hükmetmeyecektir. Tüm partiler Türkiye'nin aynı kanunlarıyla kurulmuş, aynı yasalarla şehirleri yöneteceklerdir. Partiler arasındaki tek fark, adaydır. Adayın ölçüsü de ehliyet ve liyakattir.
Allah adına düşünen bir müslüman, ehliyet ve liyakata göre oyunu kullanmaz da parti fanatizmiyle hareket ederse o zaman sorumludur. Aksi taktirde bir yerel seçimde ideolojiye veya parti amblemine oy vermek, her şeyden önce Allah'ın koyduğu ölçülere aykırıdır.
“İdarede emanet ehline verilmediği zaman kıyameti bekleyin” diyen peygamberin ümmetiyiz. Bugün bu bir genel seçim olsaydı, elbette ki partinin, genel başkanının ve ideolojinin etkisi vardır derdim. Ama mahalli idarelerde bunun hiç bir kıymeti harbiyesi yoktur. Arapgir'de de Ak Parti kazanırsa Recep Tayyip Erdoğan gelip belediye başkanlığı yapmayacaktır. Ya da, CHP kazanırsa Kemal Kılıçdaroğlu gelip başkanlık koltuğuna oturmayacaktır. On yıldır Ak Parti Belediye Başkanı olarak devam eden aynı Haluk Cömertoğlu, devam edecektir. Hepsi bu kadar. Büyütmeye, evirip çevirmeye, algı yapmaya, din iman elden gidiyor demeye gerek yoktur. Din iman sandıkla elde ediliyor veya sandıkla kaybediliyorsa, vay bunu dillendiren müslümanın haline!...
Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı, bu ülkede Bakanlık yapmış Ak Partinin üst düzey bürokratı ve siyasetçisidir. Daha besmele çekip işe başlamadan önce, İzmir'in şarabını dünya markası yapacağını söyleyerek seçim propagandasına başladı. Başına yemin ettiklerinizdi bunlar!. Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, on yıldır böyle bir girişimde bulundu mu!?. CHP'DEN aday olunca böyle bir seçim beyanı oldu mu!?. Şimdi vatandaş olarak kime oy verirsiniz!?. Demek ki mahalli seçimlerde parti önemli değildir. Parti tabelası, sadece o partinin seçmeninin oyunu almak içindir.
Eğri cetvelden doğru çizginin çıkmadığını millet biliyor, yerel seçimlerde adayı tercih ediyor. Bildiği ayranı bilmediği yoğurda değişmiyor. Dayatmalara gelmiyor. Parsellenen bir şehir istemiyor. İradelerine ideolojilerle ipotek vurulmasını kabul etmiyor. Bir çok yerde CHP seçmeninin Ak Parti adayına oy vereceğini biliyorum. Aynı şekilde tersi de olabiliyor.
Bugün Arapgir'de sadece bilgi birikimini, tecrübesini, samimiyetini, marka oluşunu ispat etmiş bir aday değil, bir başkan var. Emin, değerli, ilgili, bilgili, alakalı, ehliyet ve liyakatli, insana insan muamelesi yapan, taş atsan da gül uzatan bir başkan, bir başkan adayı var. Halk kimi şehremini seçeceğini iyi bilir. Eğer geçmişte yapılanlar gelecekte yapılacakların teminatı ise, kimsenin Arapgir halkının iradesini bloke etmeye imkanı yoktur. Arapgir'li en doğru seçimi yine sandıkta yapacaktır.
Son olarak şunu söylemek gerekirse, iki dönemdir Arapgir'de Ak Partiden Belediye Başkanlığı yapan Sayın Haluk Cömertoğlu, halka rağmen malum gurup tarafından kenara itildikten sonra CHP'DEN aday olunca; Malatya'yı çiftliği sanan şu birkaç zavallıya bakın ki, Arapgir'in Türkiye markası olacak mor Reyhan çayını Malatya'nın Esenlik marketlerinde bile satışını durdurdular. Şimdi de kalkıp Arapgir'e hizmet edecekler!?... İsrail'in mallarını harıl harıl satarken Arapgir'in çayına yasak koydular. Helal olsun adamlara!. İstediklerini yapabiliyorlar!.
Bunların bütün Malatya aşkı da, Arapgir aşkı da bu kadardır!. Gönül belediyeciliğiymiş!?. Gönülden çıktıktan sonra kimse bir daha oraya giremez. Bu olay bile Arapgir'in ayağa kalkmasına, bu güruha kaybettirmesine sebep olarak yeter de artar!…
Bunu gören her Arapgir'li namusuna sahip çıktığı gibi malına da, oyuna da, sahip çıkacak, şehrinin belediyesini yeniden emin ellere teslim edecektir…
Fi Emanillah…
Ebuzer AYDIN
“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”