BİR DOST GÖZÜYLE YAŞAR KÖKSAL

Aday adaylık süreci başladığından beri, gücüm nispetinde yazmaya çalışacağım demiştim. Bugün Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığı müracaatını yapan Yaşar KÖKSAL ile Büyükşehir aday adayları ile ilgili son yazımı yazmış olacağım. Yıllardır dostluğunda sıkıntı görmediğim, benim bildiğim, halkımızın bilmediği yönlerini yazacağım. Mesleki yönünü ve başarısını, belediyecilik deneyimini, Büyükşehir Belediye Başkanlığını yapabilir mi? yazmaya zaten gerek yok. Bunlar, onun için su içmekten daha kolay şeylerdir.

Yaşar KÖKSAL denilince kalemim yazmaya imtina eder. Çünkü kalem, onu çok iyi tanır. Malumu yazmak yazıya ne katar? der gibi, herkesin yakinen bildiği ve tanıdığı biridir yazmaya ne hacet der!...

Bu memlekete hizmeti olan beş kişiyi sayarsanız, O bunlardan biridir. Malatya'nın bir zamanlar kabuğunu kırdığı, belediyeciliğin yeni yeni yerleştiği, sosyal belediyeciliğin yapıldığı, belediyenin gücünün halka kullanıldığı dönemde bu şehre hizmet etmiş, konumu itibariyle ikinci kişi olduğu için ismi arka planda kalmıştır. Kerneğin kimliğine kavuşması projesi mi dersin, Dede Korkut parkı mı dersin, Şehirlerarası otogar mı dersin, Yeşiltepe toplu konutu mu dersin, şehir mezarlığı mı dersin, hepsi bu fakirin tezgahından geçen, projelerini ilmik ilmik dokuduğu kişidir.

Aşırı mütevaziliği kendisini hep ikinci plana itmiştir. Halk arasında konuşulana bakılırsa da, hiç mütevazi olmayan, gurur kibir abidesi biridir. Bir insan ancak bu kadar hem şanssız, hem de şanslı olabilir!.

Şanssız, çünkü siyaseten önü hep bu söylemlerle kesilmiştir. Şanslı, çünkü bir insanın ancak bu kadar gıybeti yapılarak, dış görünüşüne bakılarak günahı alınır!... Bu memlekete bir çivi çakmamış ve bir işe yaramayanlar tarafından günahı en çok alınan ve aleyhinde konuşulan kişidir Yaşar KÖKSAL.

Kendisini yıllardır yakinen tanıyorum. Fıtratım icabı negatif vasıflara sahip kimseyle oturup kalkmayan biri olarak bu ismi duyduğumda; günahı tonlarca olsa, başkaları tarafından taşınan, kendisine bir şey bırakılmayan kişidir derim…

Yaşar KÖKSAL, ilk etapta oturup konuşmadan elektrik alınmayan bir yapıya sahiptir. Uzaktan bakınca soğuk, gururlu ve kibirli gelebilir insana. Allah yapısını böyle yaratmıştır. Ama tanışıp selamlaştıktan ve iki kelam konuştuktan sonra hakkında fikir sahibi olmak için üçüncü kelamı konuşmaya gerek bırakmayan biridir.

Sohbetinde bulunduğunuzda son derece sevecen, izzet ve onur sahibi, kırmızı çizgileri olan bir Mümin, otoriter, işinin ehli, yaptığını en iyi şekilde başaran, ilkleri hep düşünen ve hayata uygulayan, kafasının bir tarafında mutlaka Büyük Malatya fotoğrafı olan, fakir fukaranın derdiyle dertlenen, eğitime azami derecede destek veren, insanı seven, düşüncesinden dolayı bir araya gelmekten imtina ettiğimiz bir çok kişiyle dahi bizleri bir araya getirip arkadaş ve dost eden bir yapıya sahiptir.

Cin gibi diye düşünülen, artist tabir edilen, burnu havada denilenlere 180 derece ters, son derece iyi niyetli, saf ve temiz kalplidir. Hatta hep derim ki; kendisine ilk yetişen kişiye inanmasa keşke! Bu kadar temiz kalpli ve iyi niyetli olmasa keşke! İyilik sahibi olmak ayrı, iyi niyetinden dolayı başkaları tarafından suiistimal edilmek apayrı bir şeydir. Hayırda yarışan varsa bu memlekette Yaşar Köksal'ı görsün derim.

“Dostlar yıldızlar gibidir. Karanlık çökünce ilkönce onlar görünür.” Sözü adeta Yaşar KÖKSAL için söylenmiş sanki!... Kötü gün dostudur. Sıkıntın olduğunda en az senin kadar ilgilenir, derdini dert edinir. Son derece cömert ve hayırseverdir.

Neticede bilmeliyiz ki bir insan İsmet sıfatına sahip değildir. Hatasız ve kusursuz da olamaz. Yaşar KÖKSAL'DA bir insandır. Onunda hatası ve yanlışı olmuştur ve olacaktır. Ancak kendisinde olmayan vasıflarla anmak büyük bir nezaketsizlik ve cehalettir. Geçmişinde bu memlekete en iyi hizmeti vermiş, bugün Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevi kendisine tevdi edildiği taktirde en iyisini yapacak donanıma ve bekraunta sahiptir. İddia ediyorum ki, bu şehri yeniden imar edecek, Türkiye'de belediyeciliğin kitabını yeniden yazacak, bölgede dudak uçuklatacak iki kişiden biri Mimar Yaşar KÖKSAL'DIR.

Dostuna dost, ama düşmanlığı da dostluğu kadar olan, bir gönül insanı, sohbet adamıdır. Vefalı, sahiplenme duygusu yüksek, işinde başarılı, bu şehri yönetmeye ehil ve layık, tek kelimeyle biçilmiş bir kaftan ve süper bir insandır!...

Hani bazen bir insanla tanışır, bir o kadarda kaynaşırsın, sonra da kendi kendine keşke daha önce bu insan ile tanışmış olsaydım diyerek, geçen zamana hayıflarsın ya! İşte Yaşar Köksal öyle biri…

Fi Emanillah…

Ebuzer AYDIN

“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”