Bi(r)den Trump'a Suikast!..

Türkiye dünden beri sözde Amerika'yı sarsan TRUMP'A suikast girişimini konuşuyor. Dünya da bu suikastı konuşuyor. 43 yıl sonra yeniden bir ABD Başkanına suikast girişimi yapıldı.

Amerikan tarihi, devlet başkanlarına yapılan suikastlerle doludur. Bugüne kadar dört Başkan öldürülmüş, altı Başkan ise suikastlerden kurtulmuştur. Ancak böylesi bir suikaste ilk defa şahit olunuyor. 
Böyle bir girişime suikast denilir mi bilmem, ancak herkes gibi benim de söyleyeceklerim vardır;

Amerika'nın mevcut Başkanı BIDEN'İN, rakibi TRUMP ile yaptığı son televizyon düellosu ve akabinde NATO zirvesinde yaptığı tarihi gaflardan sonra Amerika'yı değil, artık kendisini bile idare edemeyen biri olduğunu dünya gördü. Şuurunu kaybetmiş bir Başkanın Amerika'yı bu şartlarda yönetmesi karizmayı fazlasıyla çizdirdi. BİDEN destekçisi sistem bile artık bırakma zamanı geldiğini kabul etmiş gibi görünüyor. 

Her şeye rağmen macera arayan milletin bu aklı gitmiş başkanı tekrar seçme ihtimalini de devre dışı bırakmıyor. Olur ya, böyle bir yol kazasına uğramamak için, Amerikan gizli servisinin, derin devletinin böyle gayet demokratik bir çözüme gittiğini düşünüyorum. Bilinçli, planlı ve tasarlanmış, adına da suikast denilecek bir organizasyona başvurmaları ihtimal dışı değildir!. 

Bugün dünyada BIDEN gibi bir Başkanın Amerika'nın başında olmasından daha utanç verici bir durum yoktur. Bunu bildikleri halde bugüne kadar BİDEN ile götürdüler. Daha da götürebilmek için çabaladılar. Sonunda gördüler ki, BİDEN ile olabilme ihtimali yoktur. Seçimleri kazanma şansı olan üçüncü bir aday da yoktur. Yeni bir tiyatro ile oylarını yükselterek TRUMP'I yeniden Başkan yapmaktan başka çaresi kalmamıştır belki Amerika'nın!. 

Neden mi?
O silah ile oraya kadar gelebilen biri, o kadar yaklaşan biri, o kadar nişan alma süresi olan biri, korumasız ve sıradan biri olamaz!.
Adamın hemen etkisiz hale getirilmesi de, delillerin karartılmasının en büyük delilidir. 
Olay öncesi kamera kayıtlarının ve basına yansıyan görüntülerin olmaması, bu işin ne kadar profesyonelce yapıldığını ortaya koyuyor.

Bu tetikçi, dağda ceylan avlayan keskin bir nişancı gibi TRUMP'I kulağından vurabiliyorsa, onu alnının ortasından vurmayı da hayli hayli bilir. Bu tetikçi, istediğini istediği noktadan ve istediği yerden vuracak kadar iyi eğitilmiş ve özel seçilmiş biri olsa gerek!.

TRUMP da senaryoyu çok iyi biliyor olacak ki, suikaste uğradığı halde, tekrar vurulma ihtimaline rağmen, üzerine kanlar akarken, eğildiği yerden bir kaç saniye içinde kalkıyor veya kaldırılıyor. Henüz tehlikenin bertaraf edildiği bile bilinmiyor. Bu arada TRUMP, aynı zamanda yumruğunu sıkıp elini havaya kaldırıp meydan okuyor!. Seçimi kazanmış edasıyla kürsüden panik yapmadan uzaklaşıyor veya uzaklaştırılıyor!. Eğer sen bu işin içinde değilsen, niye bir an bile canının derdinde değilsin!?. Bak ölüyorsun ha!. Ya da ölebilirsin!. Yumruğunu yarın kaldır, hastanede tedavi ol, taburcu olurken kaldır!. Acelen nedir peki!?.
Belli ki operasyonun başarıyla sonuçlandığını biliyor ve bunu kutluyor!.

TRUMP'IN arkasında ve etrafında olanların hal ve hareketlerine baktığımızda da, bu durumun kimseyi fazla rahatsız etmediğini, kimsenin fazla paniklemediğini, normalde fareler gibi kaçışan bir milletin, sanki mantar tabancası patlamış gibi umursamamaları dikkat çekiciydi!.  Bunların hepsinin bilinçli oraya yerleştirilmiş istihbarat elemanları olmadığını kim söyleyebilir!?.

Diyeceksiniz ki, tetikçi o kadar enayi mi ki öldürüleceğini bile bile bu girişimde bulunsun?.
Bu işin perde arkası makalelere konu olamayacak kadar derindir, merak etmeye de gerek yoktur. Bunu yaptıranlar için bundan daha kolay bir iş de yoktur. 

İşin sonunda bu suikast ile TRUMP yeniden ABD'NİN Başkanı olacak, tiyatro Başkanlıkla son bulacaktır. Tetikçi ise, kahraman olacaktı ve seçim öncesi affedilecekti!. Kendisi böyle biliyordu, ama senaryoyu yazanlar başkaydı. Sahneyi çektiler, sonra tetikçinin de işini orada bitirdiler. Dünya kamuoyu da bu işin perde arkasını asla doğru öğrenemeyecektir...

 Fi Emanillah. 

Ebuzer AYDIN 

"Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni"