Buzları eriten umut kongresi

18 Ocak 2015 Pazar günü, Ak Parti 5. olağan kongresi için Atatürk Spor salonunda partinin Malatya mahallindeki tüm siyasetçilerinin, teşkilat mensuplarının ve halkın büyük teveccühüyle, kardeş ilimiz Adıyaman'dan da gelen misafirlerimizle birlikte toplandı. Kongrenin neresinden başlayacağımı yada nasıl giriş yapacağımı bilemiyorum. Yazımın başlığını koymak da bir hayli zor oldu. İlk defa bu kadar heyecanlıydım. Yıllardır içimde taşıdığım umudumu, yazımın başlığı yaptım. Tek kelimeyle özetlersek coşkulu, heyecanlı bir kongre oldu. Kogremizin kusursuz ve güzel geçmesinde, başından beri il koordinatörümüz, Bilecik milletvekilimiz Fahrettin BOYRAZ beyin büyük emeği vardır. Kendisine teşekkür ediyoruz. Büyük bir kalabalık, üst düzey bir katılım ile heyecanlı bir süreci geride bıraktık. Malatya'mız için, ülkemiz için, İslam alemi için ve insanlık için hayırlı olsun.

Kongre öncesi dedikoduların yerini güven ve istikrar umudu aldı. Yeni başkanımız Hakan Kahtalı'nın güler yüzü, düzgün hayatı, dik duruşu, doğru siyaseti, teşkilattaki beklentileri bir anda yukarılara çıkardı. Siyasette her zaman taze kan iyidir. Bu nedenle seçimin iyi olduğunu, başkan beyin Malatya'ya iyi geleceğini düşünüyorum. Sayın Kahtalı'nın önce Müslümanların yüzakı, sonra da herkesin adil başkanı olacağına kaniyim. Kendisini sonuna kadar destekliyor, başarılı olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.

Kongre salonuna teşrif eden milletin gözündeki sevinci müşahade etmek zor değildi. Gelenlerin belki de % 90'ından fazlasının listeyle alakası yoktu. Herhangi bir beklenti için de gelmemişlerdi. Ancak konu Ak Parti ve Büyük Reisin emaneti olunca kar kış dinlemiyor bu millet, sıcaklığıyla buz dağlarını eritmeye geliyor. Bu kongrede de bunu gördük. Herkesin yüreğine ve emeğine sağlık. O salonu hınca hınç dolduran gönüllü Ak erler, bu kararlılık ve heyecan ile partisinin arkasında oldukça Ak İktidar devam edecek ve Yeni Türkiye'nin kuruluşu da doğru yörüngede, doğru zamanda tamamlanacaktır. Bunun için Ak Parti Cumhuriyet tarihinde ilk defa, “Halkı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuyla halka, halk da bu bilinç ile 13 yıldır partisine sahip çıkıyor.

Tabiki Ak Partinin iktidara gelişinden bu yana keyfi kaçmış olanlarda yok değil. Onlarda eskiden sürdükleri sefaya saysınlar. Artık yeni Türkiye'de eşit yurttaşlık, adalet ve kalkınma var.  Mazlumlara liman olan bir ülke var. Dünya arenasında yeni bir Osmanlı'nın doğuşu var. Ders alan değil, ders veren Türkiye var. İsrail öksürünce nezle olmayan, İsrail'in devlet başkanına katil deme cesaretini dünyada ilk defa gösteren bir Türkiye var.  Boykot edilen değil, yatırım yapılan bir Türkiye var. İMF'den borç almayan, artık İMF'ye borç veren bir Türkiye var. Bir kitapçık fırlatıldığında develüasyona uğrayan Türkiye öldü, yerine güçlü ekonomisi olan, kendisine hedefler koyabilen bir Türkiye kuruldu. Üniversite kapılarında göz yaşları sel olan başı örtülü kızlarımız yok artık! Geçmişine dönecek, tarihini öğrenecek, arşivlerini inceleyecek, altı yüz yıl cihana hükmetmiş ecdadının kullandığı alfabeyi öğrenen yeni bir nesil var.  Her gün şehit cenazeleri gelmiyor artık. Kışlalarda matem, evlerde göğe yükselen anaların feryadı yok artık! Halkların ırkların ve dillerin inkarına, asimilasyona son verilen, düşünce ve fikir hürriyeti olan özgür bir Türkiye var. Elbette bunları görüp kuduran, çileden çıkan, illegal yollarla iktidarı devirmek isteyen iç ve dış güçler var. Onlara da şunu söyleyin; Artık eski Türkiye yok, yeni Türkiye var deyin! Darbelerden medet umanlar gitti. Vesayet sistemi bitti. Uyanın artık zifiri karanlık geçti sabah oldu, kafanızı kumdan çıkarın deyin! Güneş açtı, bahar geldi ülkeme. Yaylalarımız buram buram kokmaya başladı. Kır çiçeklerini topluyoruz deyin! Ne bileyim güzel bir lisan ile bir şeyler söyleyin o zavallılara. Günaydın deyin! Sabahı şerifleriniz hayrola deyin! Lisanı Kal ile yada lisanı hal ile neyi hak ediyorlarsa onu söyleyin…

Dünkü kongremizle ilgili yazılacak çok şey vardır. Birlik ve beraberlik ruhu uyandı. Teşkilata yeniden umut ışıkları doğdu. Uzun zamandır eleştirilen konuları masaya yatıracak, fitne tohumlarını ekme çabası içinde olanların elini boşa çıkaracak yeni bir il başkanımız oldu. İşi zorda olsa, Allah'ın her zorluğu kolaylaştırdığını biliyor. Yüce Rabbimiz İnşirah Sûresinde, “her zorlukla beraber kolaylık vardır” ayetini iki defa tekrar ederek her zorluktan sonra iki kolaylığı bize müjdeliyor. Umarım rabbim yeni başkanın eliyle zorlukları bertaraf eder. Adil, Allah'ın hakkını gözeten bir başkan olursa Allah'da onu bütün işlerinde muvaffak eder, kendisine yardımcılar gönderir. bunu yapmaz, halkın sesine de kulak vermezse, bilir ki hem kendi itibarını kaybeder, hemde Malatya'da Ak Parti ilk seçimden itibaren hezimete uğrar. Zira Malatya'da öyle hassas bir denge oluşmuş ki, Ak parti ya beş, yada üç vekil götürür. Bunun ortası yoktur.  

Ak Parti teşkilatının vekilleriyle, başkanlarıyla ve tüm mensuplarıyla uzun zamandan sonra topluca bir arada olması güzeldi. Ulaştırma bakanımız Sayın Lütfi Elvan'ın kongremizi teşrif etmesi çok güzeldi. Katılımlarından dolayı hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Bana göre kongrenin en güzel ve en renkli yanı;  Tereddütsüz fahri hemşehrimiz, Malatyalıların yeğeni, Adıyaman Milletvekili ve Ak Parti Gurup Başkanvekili Sayın Ahmet AYDIN idi. Sayın AYDIN divan başkanlığına seçilerek kongreyi kusursuz yönetti. Yaptığı konuşmayla salonu öyle coşturdu ki, milletin adeta içini okuyup kalplerine tercüman oldu. Bu konuşmayı bir daha yapar mısınız deseniz, sanırım O'da aynı konuşmayı ikinci kez yapamaz. O kadar içten ve samimiydi ki gönülleri fethetti. Önemli konulara değindi. Eline kalem kağıt alsa, spontane gelişen bu konuşmayı yazamazdı herhalde. Birlik ve beraberliğimize öyle vurgu yaptı ki, Malatya Adıyaman ilişkilerine öyle bir dille değindi ki, milletin yüreğini adeta yerinden söktü. Vatandaşın uzun zamandır bu tür konuşmaları çok özlediği her haliyle belliydi. Aramıza Nemrutları sokmayın diyerek final yaptı. Bir Nemrut'u değil, bütün Nemrut'ları aramıza sokmayın diyerek bütün Nemrudi sistem, eylem ve sıfatları inkar etti. Sempatik tavırlarıyla, sevimli yüzü ve doğru söylemleriyle en çok alkış toplayan oldu. Televizyon ekranlarında kendisini hayranlıkla izleyen halkımız, bu sefer O'nu yakından görüp şahit oldular. Sanırım duaların en çoğunu da O aldı. Malatya'da yaşayan yüz binlerce Adıyamanlı kardeşlerimiz böyle bir değere sahip oldukları için, bugün bu değeri Malatya'da ağırladıkları için ne kadar övünseler azdır sanırım. Şüphesiz kendimi de o şanslılardan biri sayıyorum. Dost söylemi, doğru siyaseti, geniş vizyonu, haset etmeyen, siyasi ihtirası olmayan, bulunduğu makamı şereflendiren böyle değerli bir siyasetçiyi görünce, O'nu bu vasıflarıyla yazmamak büyük bir eksiklik olur kanaatindeyim. Benim gibi binlerin de kendisini hayırla yad edip dua ettiklerini düşünüyorum.

Son dönemde Adıyaman'ın parlayan yıldızı Ahmet AYDIN, ülke gündemini değerlendirirken de, Malatya özelinde konuşurken de olaylara ne kadar hakim olduğunu müşahade ettik. Eminim ki herkes benim gibi, keşke vekillerimiz de senin gibi siyasi ihtirastan uzak, birlik ve beraberlik rotasında olup, ayrı guruplar halinde halk arasında nutuk atıp dolaşmasalar deyip içlerinden, sadece içlerinden ince bir ah çekmişlerdir!... Kimsenin alınmasına gerek yok, burada öz eleştiri yapmamız lazım. Halimiz ortada, sağır sultanın duyduğunu halktan gizlemek büyük bir vebaldir. Yıllardır bu memlekette ne yapanın kıymeti bilindi, nede bu milletin sırtına yük olanlar götürüldü. Bir alamettir gidiyor. Elbette kul neye layık ise Allah da onu verir. Umarım yeni dönemde genleri halk ile topyekün uyuşan, millet ile içiçe olan, vekalete ehil ve layık kimseler temsil makamında olup, yeniden Malatya'nın şahlanışına vesile olurlar.

Fi emainllah…

Ebuzer AYDIN

Ey Kalemim! Bir gün doğru bildiklerini yazmazsan kolumla beraber kırar atarım seni…