Devletin Kepçesi, Devletin Selfiesi!

Burası Malatya…

Burası Yeşilyurt…

Ve işte 2025 model devlet yönetimi!

Eskiden devlet adamları olurdu.

Şimdi devlet selfiesi çekenler var.

Önceden adalet mülkün temeli idi…

Şimdi kepçenin kepçesi!

Mevzuyu baştan alalım…

Yeşilyurt Kaymakamı, ilçede 100 kayısı ve ceviz ağacının kesilmesi talimatını verdi.

Meclis üyesi buna itiraz etti…

Ve gözaltına alındı!

Ama asıl olay başka…

Kaymakamlığa bağlı olduğu iddia edilen bazı şahıslar, meclis üyesinin evinin önüne kepçeyi çekti…

Ve yetmedi, kepçeye çıkıp selfie çekti!

Evet, yanlış duymadınız…

Burası Malatya…

Burası Yeşilyurt…

Ve burada adalet kepçeyle dağıtılıyor!

Eskiden devlet ciddiyet isterdi…

Şimdi kaymakamlık personeli sosyal medya içeriği üretiyor!

Şimdi soralım:

Bu kepçedeki şahıslar gerçekten kaymakamlık personeli mi?

Eğer öyleyse, devletin ciddiyeti kepçeye mi sığdırılıyor?

Kaymakam Hanım, bu “selfie diplomasisi” tam olarak ne anlama geliyor?

Ve en önemlisi…

Bu olay, bir yönetim anlayışının özetiyse, Allah Malatya’ya sabır versin!

Ama işin garibi…

Bu karede adalet kepçeye binmiş gitmiş de, kimse fark etmemiş!

MİAD GENÇLİK MERKEZİ: MALATYA’NIN GELECEĞİNE YATIRIM!

Malatya için büyük bir adım! MİAD, gençlerin bilim ve teknolojiyle buluşacağı MİAD Gençlik Merkezi projesini hayata geçiriyor. Üstelik bu proje sıradan bir gençlik merkezi değil; astronomi, kodlama, girişimcilik ve tarım teknolojileri gibi yedi farklı bilim atölyesini içeren kapsamlı bir eğitim üssü.

Bu girişim, yalnızca Malatya’nın değil, Türkiye’nin örnek projelerinden biri olacak. Teknofest Malatya’nın temelleri burada atılacak. Malatyalı çocuklar ve gençler artık büyük şehirlerdeki imkanlara imrenmeyecek, bilim ve teknolojiyle buluşacak.

Projenin en önemli detaylarından biri de T3 Vakfı iş birliğiyle yürütülmesi ve Selçuk Bayraktar’ın bizzat açılışını yapacak olması. Bu, yalnızca Malatya’nın değil, Türkiye’nin bilim ve teknoloji vizyonuna büyük bir katkı sağlayacak.

MİAD’ın bu büyük projesini hayata geçiren Genç MİAD Genel Başkanı Murat Güler ve emeği geçen herkesi tebrik etmek lazım. Malatya’nın gençlerine yatırım yapmak, şehrin geleceğine yatırım yapmaktır.

Şimdi görev, Malatyalı gençlerde! Bu fırsatı değerlendirmek, bilim ve teknolojiyle geleceğe yürümek onların elinde. Malatya’nın artık güçlü bir bilim üssü var!

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DÜĞÜN SALONU MU AÇTI?

Malatya Büyükşehir Belediyesi yine destan yazdı!
100 çiftin nikâhını kıydı, düğünlerini yaptı, sosyal medyada şovunu tamamladı.

Ne büyük bir organizasyon değil mi?
Bütün Malatya’nın kaderini değiştiren, şehir tarihine altın harflerle yazılacak bir icraat!

Peki, bu işin içinde kimler var?
Diyanet Vakfı var, Mehir Vakfı var, Konya ve Malatya Müftülükleri var, Valilik var…

Ama baktığınızda tek bir kahraman var:
Malatya Büyükşehir Belediyesi!

Öyle bir reklam yapıldı ki sanırsınız bu düğünleri belediye tek başına finanse etti!

Ama işin aslı ne?

100 kişi…

Evet, Büyükşehir Belediyesi’nin adı geçiyor ama yapılan işin çapı küçük bir ilçe belediyesinin düzenleyeceği etkinlik kadar!

Büyükşehir Belediyesi mi, Arguvan Belediyesi mi?

Hadi diyelim nikâh kıydınız, düğün yaptınız…

Bu insanlara ev mi verdiniz?
Eşyalarını mı aldınız?
Konteynerden çıkarıp sıcak bir yuva mı sundunuz?

Yoksa sadece “kameralar karşısında güzel dursun” diye mi iş yapıldı?

Düğün yapmak güzel…
Ama düğünü yaptığınız insanların evleri yoksa, eşyaları yoksa, geleceğe dair bir umutları yoksa bu işin gerçek anlamı ne?

Şimdi birileri çıkıp “Ama bir şeyler yapıldı” diyecek…

Tamam da, Büyükşehir Belediyesi’nin gücü 100 kişi mi?

Büyükşehir dediğin, binleri ayağa kaldırır!
Koca belediyenin yaptığı icraatın küçük bir ilçeden farkı olmuyorsa, orada bir sorun var demektir.

Ama neyse…

Büyükşehir Belediyesi düğün salonu açtı diyelim, herkes de mutlu olsun!

Malatya Sahipsiz mi? Hoplayanlar, Zıplayanlar ve Harabe Ulu Cami!

Malatya sahipsiz mi dendi mi, birileri hemen hopluyor, zıplıyor!

“Ne demek sahipsiz?”
“Biz buradayız!”
“Çalışıyoruz!”

Öyle mi?

İki sene olacak… Deprem oldu, milletvekilleri seçildi, belediyeler bir yılı devirdi… Ortada ne var?

Mesela… Ulu Cami nerede?
Hani şu, Malatya’nın kalbinde, asırlardır dimdik duran ama şimdi taş taş üstünde kalmayan cami…

Tek bir açıklama duyan var mı?
Tek bir proje, tek bir ihale, tek bir restorasyon planı gören var mı?

Yok!

Ama müzelere yatırım var!
Sanatçılar için organizasyonlar var!
Kültürel festivaller, konserler, fuarlar…

Yahu tamam, bunlar güzel de, Ulu Cami’yi kim ayağa kaldıracak?

Cumhurbaşkanı ne dedi?
“Söğütlü Camii’ni yapıyoruz.”
Yanına Habibi Neccar Camii’ni de ekledi.

Peki Malatya’dan ses var mıydı?
Tık yok!

Sahi, devlet buraya ne yapıyor?
Yeni Camii’yi vatandaş yapıyor, Söğütlü Camii’ni vatandaş yapıyor…
E hani devlet nerede?

500 milyonluk kütüphane yapılıyor!
Müzeler için milyonlar harcanıyor!
Ama Malatya’nın en önemli tarihi miraslarından biri harabe hâlinde!

Sonra biri çıkıp “Malatya sahipsiz” deyince…

Hoplayanlar, zıplayanlar, alınanlar, gücenenler…

Hoplamayın, zıplamayın!

Önce Ulu Cami’yi ayağa kaldırın!
Sonra oturun, sahiplik edebiyatı yapın!

Bilim mi, Ego Savaşı mı?

Malatya’da deprem mi oldu?
Hemen bilim insanları ikiye ayrılır.

Bir grup çıkar: “Burası fay hattı!”
Diğer grup atlar: “Hayır, değil!”
Biri der ki: “Şu kadar risk var!”
Öbürü: “Saçmalamayın!”

Peki vatandaş?
Kime inanacak?

Malatya yerle bir olmuş, insanlar can derdinde…
Ama ekranlarda, sosyal medyada aynı isimler, aynı polemik, aynı kısır döngü!

Bilim insanı dediğin…
Araştırır. Açıklar. Çözüm sunar.
Bizde?
Mikrofon kapılır, poz verilir, sosyal medya beğenisi kovalanır!

İnsanlar korkuyla bekliyor: “Gerçek risk ne?”
Ama onlar hala tartışıyor: “Kim haklı?”

Deprem mi büyük, bilim insanlarının egosu mu?
Artık bunu tartışmamız lazım!

KALEM HAKKI: Uyuyan Başkan!

Malatya TSO’da yarış çoktan başladı…

Salih Karademir dört nala koşuyor, Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ise rüya görüyor!

TSO Başkanlığı için kulisler yapılıyor, temaslar hızlanıyor, hesaplar yapılıyor…
Ama mevcut başkan?
Otel parasını bile ödememekle meşgul!

Hani derler ya, erken kalkan yol alır!
Ama burada erken kalkan sadece kahvaltıya yetişiyor!

Bu yarışta koşan kazanır, uyuyan kaybeder!
Sonra sandıkta uyanırlar…
Ama iş işten çoktan geçmiş olur!

LAF EBESİ: Hayırlı Cumalar Belediyeciliği!

Battalgazi Belediyesi ne yapıyor?
Hizmet mi? Yoksa cuma mesajı paylaşmak mı?

Geçen Çarşamba önüme bir video düştü…
Cuma tebriği!

Daha Çarşamba’dan Cumayı kutlayan belediye, hizmeti ne zaman yapacak?
Malatya bekliyor, Battalgazi mesaj atıyor!

FİSKOS MASASI:

-Dükkanlar Yetmeyecek mi?

Şehir merkezinde yapılan dükkânların fazla küçük olduğu konuşuluyor. Hak sahipleri, “Bu dükkânlar bize yetmez” diyerek tepki gösteriyor.

-Hak Sahipleri Mağdur Olur Mu?

Yeni çarşıda hak sahiplerine verilecek dükkânların sayısının ve büyüklüğünün yetersiz olduğu iddiaları gündemde.

-Basın Krizi Derinleşiyor!
Malatya Büyükşehir Belediyesi Basın Daire Başkanı Kadir Çelik, Sami Er’in yanlış basın politikası nedeniyle basın mensuplarıyla arasının açılmasından rahatsız. Çelik’in, bu gidişattan memnun olmadığı konuşuluyor.

-Malatya Bir Değerini Kaybetti!
Doç. Dr. Ahmet Küçük, Malatya’da birçok STK’da aktif rol alıyordu. Ancak Yalova’ya tayin istemesiyle, şehir önemli bir ismini kaybetti.

-Kahtalı Mıçı’ya Vefa mı Gecikti?
Yaşarken ne Adıyaman’da ne de Malatya’da bu kadar ilgi görmeyen Kahtalı Mıçı’nın ölümü, onu bir anda kıymetli kıldı. Şimdi herkes onu konuşuyor.

Not: Bunlar Malatya’da konuşulanlar… Fiskos Masası, kulislerde ne dönüyorsa oraya taşıyor!

Selam ve dua ile
Fiemanillah 

Kaçıranlar ve tekrar okumak isteyenler için; geçen haftaki "Hasbihal" köşesinde Murat Çetin’in kaleme aldığı yazıyı buradan okuyabilirsiniz!