DOKUNULAMAYAN TEK “CİNSİYETSİZ”, KİMİN ADAMI?..
17 Kasım 2020, Salı 06:28
-SESLİ MAKALE-
“Durduk yere kriz nasıl doğar?”a en güzel örnek, önceki gün Malatya'da yaşandı. Yıllardır düzenlenen Malatya Film Festivali, bir anda berhava edildi. Bu arada “Film festivali” gibi organizasyonlarla ilgili şahsi görüşümü, daha önceleri bir kaç kez belirtmiş olduğum için, bu konuya girmeden “Malatya Film Festivali nasıl berhava edildi?”nin cevabını arayalım.
Malatya'daki skandala geçmeden önce kısa bir bilgi vermek isterim. Son bir kaç senedir, dünyanın en büyük sinema ödülü olarak gösterilen Oscar'ı, içinde sapıklığın bolca işlendiği filmler alıyor. Lezbiyenliğin, homoseksüelliğin ve türlü sapıklığın işlendiği filmler, yapımcısından figüranına kadar ödüllere doymuyor. Oscar ödüllerinde, akıllara durgunluk verecek cinsten kriterler getirildi. Son 4-5 senedir LGBTİ'lileri barındırmayan filmler 'En İyi Film' olamıyor mesela... Temelleri yıllar öncesinden atılan ve bütün toplumları eritip bitiren sapkınlıkların Türkiye'de de destekçileri var artık. Kimisi siyaset alanından, kimisi iş dünyasından, kimisi sokaklardan, kimisi eli kalem tutanlardan ve kimisi de hatta büyük çoğunluğu da sanat camiasından destek veriyor bu sapıklara.
MALATYA'NIN FESTİVALİNE DE EL ATTILAR
Malum olduğu üzere Malatya Film Festivali yıllardır düzenleniyor. Bu yıl da düzenlenecekti. Ancak büyük bir skandal patlak verdi. Film festivaliyle ilgili yapılan duyuruda, “10. Malatya Uluslararası Film Festivali, bu sene Türkiye'de bir ilke imza atacak. Dünyada ilk olarak Berlin Film Festivali yönetimi tarafından alınan kararla ‘En İyi Oyuncu' ödüllerindeki kadın ve erkek ayrımının kaldırılmasının Türkiye'deki ilk temsilcisi, 10. Malatya Uluslararası Film Festivali olacak. Berlin Film Festivali'nin aldığı kararı destekleyen bir yol izleyen ve bu değişikliği daha da anlamlı kılıp genişletme yolunda katkı sağlamak için oyuncu ödüllerinde cinsiyet ayrımını kaldıran festivalin, Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması'nda bu yıl ‘En İyi Oyuncu' ve ‘En İyi Yardımcı Oyuncu' ödülleri verilecek.” denilmişti.
BERLİN'İ ÖRNEK ALDILAR
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi, ülkemizde 2020 yılında, bazı marjinal gruplar ve özellikle de feminist dernekler tarafından faaliyete geçirilmek istenen gayri ahlaki bir projedir. Söz konusu projenin hedefinde kadın/erkek cinsiyet ayrımını tamamen ortadan kaldırmak vardır. Dünya genelindeki bu gayri ahlaki akım, son zamanlarda oldukça hızlı bir gelişim gösteriyor. Maalesef, çeşitli alanlarda bu akımın izlerine rastlamak mümkün. Kadınlara ayrı, erkeklere ayrı verilen ödüller artık tek kategoride verilmeye başlandı. Bu durum sinema sektöründe de görülüyor. Son olarak, Berlin Film Festivali “Berlinale” bu yıl ödülleri "cinsiyetsiz" olarak verdi.
10. Malatya Film Festivali de bu "cinsiyetsizlik" modasına uyarak bu sene ödülleri kadın/erkek ayrımı yapmadan verecekti. Fikir babasının kim olduğunu ve kimin akıl verdiğini bilmemek mümkün değil. Çünkü bu seneki festivale ilk defa adında Türkiye olan, ama Türkiye'ye yabancı bir kuruluş olan Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) el atmıştı. Sonuç olarak “Cinsiyetsiz ödül” meselesi, bilerek ya da bilmeyerek (!) bazı gayrı ahlaki grupların emellerine alet olunacağının göstergesiydi.
PANDEMİ DÖNEMİNDE BU BÜTÇE NE DEMEK?
Bu yılki film festivali organizasyonu için, 4 buçuk milyon liralık ödenek ayrılmıştı. Bu rakam, bugüne kadarki bütçelerin en büyüğü idi. Pandemi sebebiyle online yapılması planlanan festivalin bütçesinin ise; bu kadar abartılmış olması da ayrı bir konu. Bütçenin tamamını Kültür Bakanlığı verecek, festivalin yürütmesini de TÜRSAK yapacaktı. Muhtemelen "cinsiyetsiz ödül" fikri de TÜRSAK'tan çıktı. Hatta ve hatta büyük ihtimalle TÜRSAK'tan çıktı bu fikir. (Bilmeyenler için belirtelim: TÜRSAK'ın başında Gezi Parkı destekçiliğinin ve LGBTİ hoşgörüsü(!)nün simge isimlerinden Elif Dağdeviren bulunuyor.)
“Cinsiyetsiz ödül” meselesi ayyuka çıkınca, tüm Türkiye'de olduğu gibi Malatya'da da büyük bir tepki oluştu. Malatya Büyükşehir Belediyesi de bu konunun evvela araştırılacağını ve kendileriyle alakalı olmadığını açıklamak zorunda kaldı. Akabinde de film festivalinin iptal edildiği açıklaması geldi.
İşin özeti ise şu; “Cinsiyetsiz ödül” diye bir kriz patlak veriyor. Kamuoyundaki tepkilerin artması üzerine Büyükşehir Belediyesi “Araştıracağız” diyor ve akabinde de iptal ediliyor.
MALATYA'NIN SKANDALLA ANILMASI, İÇİMİZDE DERİN BİR YARA AÇTI
“Durduk yere bir kriz nasıl ortaya çıkarılır?” konusu, ders kitaplarına girebilecek nitelikte bir olaydır. Maalesef bu olayın merkezinde de “Malatya” ismi geçmektedir. Güzel yurdumuzun manevi hassasiyeti yüksek illerinden biri olan Malatya'da, böyle bir skandalın ortaya çıkması hepimizi derinden yaralamıştır.
Daha önceleri Film Festivali, Malatya Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Malatya Valiliği, Yeşilyurt Belediyesi, Battalgazi Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası ile şehrimizde bulunan üniversitelerin desteğiyle yapılmaktaydı. Sponsorların, Kültür Bakanlığı'nın, Tanıtma Fonu'nun destekleriyle festival bütçesi oluşturuluyordu.
Bu sene festivalin bütün bütçesi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından karşılandı. Üstelik diğer bütün festivallerden daha yüklü bir meblağ idi bu. Ayrıca dikkat!.. Pandemi sürecinde olmamıza rağmen, bu büyük destek niye?.. Yaklaşık 4 buçuk milyon liralık ödenek, online bir festival için oldukça yüklü bir miktar... Bu sebeple her ne kadar Malatya Büyükşehir Belediyesi festival düzenleyicisi olarak görünse de, parayı veren Kültür ve Turizm Bakanlığı festivalin “ağası” konumundaydı. Muhtemelen festivali düzenleyecek TÜRSAK ile sözleşme yapılmasını da onlar istedi.
KİM BU ADAM! ORGANİZASYONLARIN HEPSİNDE BULUNAN TEK İSİM!..
Festivalin Malatya Valiliği tarafından düzenlendiği ilk günden bugüne kadar organizasyonda bulunan tek bir isim var. Her ne hikmetse, geriye kalan herkes festival organizasyonundan bir şekilde uzaklaştırılmış durumda. Festivalin hafızası konumundaki bu kişi, kapasite olarak yetersiz ve hakkında ortalıkta dolaşan bir sürü de iddia bulunuyor. En alt kademede memur olmasına ve hakkında bu kadar iddia bulunmasına rağmen, festival ekibinde yer alması ve ısrarla festivalin bu kişiyle yürütülmeye çalışılması büyük bir hatadır. İşte ipler burada kopuyor. Kapasite konusunda kifayetsiz olan bu kişi üzerinden yürütmeye çalışacağınız festival, kör-topal olur.
“Cinsiyetsiz ödül” uygulaması şayet istedikleri gibi yürüseydi, bundan bir sonraki adım tıpkı Oscar'da olduğu gibi sapıklıkta sınır tanımayan rezilliklere yol verilmesi olacaktı. En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu veya En iyi Yardımcı Kadın Oyuncu gibi ödüller olmayınca kendini “Üçüncü cins” olarak gören erkek mi kadın mı belli olmayan sapıklar da ödül alabilecekti. Yani bu konu öyle açıklandığı gibi çok masum değil. Tamamen ahlaksızlık üzerine kurulu bir plan var ortada.
BAŞKAN GÜRKAN'I YANILTMIŞLAR
Aldığım kulis bilgilerine göre, bu sapık planı kavrayacak kapasitede olmayan bir kısım Büyükşehir Belediyesi Yetkilisi, durumu normalmiş gibi Başkan Selahattin Gürkan'a iletmişler. Önce "Yanlış anlaşıldık" tarzında bir açıklama yapılmış. Fakat sosyal medya üzerinden konu fazlasıyla gündeme gelince ve durumun vahameti ortaya çıkınca Başkan Gürkan'ın talimatıyla (Bakanlığın rağmına) festival iptal edilmiş. Fakat ne hikmetse, bu olayda belki de en masum kişi olan Gürkan, en fazla linç edilen isim olmuş.
Başkan Gürkan'ın bu konuyla ilgili tek sorunu ekibidir. En yakınında veya en alt kademede bir veya bir kaç isim bir an önce ortaya çıkarılmalı. Özellikle film festivalini kendi tekeline alan kifayetsizleri bulup ortaya çıkarmalı. Ciddi manada bir soruşturma sonucunda sorumlular hakkında cezai müeyyide ne ise uygulamalı. Hem soruşturmayı hem de sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmalı. Aksi takdirde, Başkan'ın işi çok zor.
Selam ve dua ile
Fiemanillah