Dünya Şampiyonları kolay yetişmez!
01 Haziran 2022, Çarşamba 07:08Kültür Yaşam Derneği üyeleriyle, geçtiğimiz hafta ülkemizin gururu olan, ama Malatya’da yetkilileri çok da enterese etmeyen, Dünya Şampiyonu milli boksörümüz Hatice Akbaş’ı tebrik etmek ve desteklerimizi bildirmek için Akçadağ ilçemizdeki evine gittik.
Otomobili kullanan ben olduğum için şampiyon kızımızın evini bulmaya çalışırken, kapısında davul zurnaların çalındığı, Türk Bayraklarıyla halay ekiplerinin bu başarıyı kutladığı, gençlerin, çocukların toplandığı bir ortam beklerken, şampiyonumuzun annesini ve boksör olan kardeşini güleryüzleri ve Anadolu insanının eşsiz misafirperverliği ve ferasetiyle, kapıda, bizleri bekler bulduk.
Doğrusu şaşırmıştım!
Eve girince Hatice kızımızı ev halkıyla yalnız görünce şaşkınlığım bir kat daha arttı.
Şaşkınlığımın nedeni ülkemize böyle bir başarı getiren kızımızı tebrik ve takdir için gelen Malatyalıların büyük bir kalabalık oluşturmaları gerektiğini düşünme gafletinde bulunmamdı!…
Malatya adına bir kez daha yanılmıştım ve Vefa’nın İstanbul’da bir semt olduğu bir kez daha kanıtlanmıştı…
…
Tatlı yiyip, tatlı konuşalım diyerek ikram edilen tatlılarımızı yerken, şampiyonumuz Hatice, Hatice’nin cefakar annesi, Hatice derken göz yaşlarına hakim olamayan sohbetinden mutluluk duyduğum çok kıymetli babaannesi ve aynı zamanda antrenörü olan babasıyla sohbet etme imkanı bulduk.
Dersimi çalışarak gittiğim için, ağırlık antrenmanını babasının bir yerlerden bulduğu traktör tekerleğiyle yaptığını, farelerin cirit attığı, lağım kokusundan insanların girmeye çekindiği, havasız ve rutubetli sözüm ona spor salonunda boks antrenmanı yaptığını, dayanıklılık idmanını mahallenin merdivenlerini inip çıkarak yaptığını biliyordum.
Fakat “benim hiç bir zaman sağlam bir boks eldivenim olmadı başkanım” dediği zaman ağlamamak için kendimi zor tuttum…
Çektikleri sıkıntıların çoğunu “kan tükürüp, kızılcık şerbeti içtik” diyecek kadar onurlu olan Akbaş ailesine duyduğum saygıdan dolayı yazmayacağım.
Konuyu “Arif olan anlar” deyip, anlayan anlamıştır diyerek geçeceğim…
Ancak şampiyonumuzun 2016 yılında Avrupa Şampiyonu olduktan sonra, devrin valisine gidip, “Sayın Valim, ekonomik yönden çok zorlanıyoruz, üstelik beni Fenerbahçe Spor Kulübü istiyor, ama ben Malatya adına, şehrim adına yarışmak istiyorum” dedikten sonra “biz size haber veririz” sözüne uyarak, Akçadağ’a döndüklerini ve kendilerine olumlu veya olumsuz bir haberin verilmediğini, akabinde; üzülerek, istemeye istemeye Fenerbahçe Spor Kulübünün yolunu tuttuklarını, kamuoyuna bildirmeden geçemeyeceğim.
Bu bilgi "Fenerbahçe adına yarışıyor" diye eleştirenlere kapak olur umarım…
…
Veda ederken, Dünya Şampiyonumuz Hatice, güzel gözlerinin içi gülerek “Başkanım, biz bu şampiyonlukla kendimizi kurtardık, yetkililer bizi arayıp sormadılar, ama benim gibi zor şartlarda spor yapan ve hedefi olan sporcuların elinden tutsunlar artık lütfen” diyerek bizleri uğurladı…
Daha ne desin?
Bu satırların yazarı olarak ben, Hatice’nin ve babasının gözlerindeki ışığı ve inancı gördüm.
Ben inanıyorum, Olimpiyat Şampiyonluğu çok yakın…
Lütfen siz de inanın…
Hatice ile ilgilenmeyen yetkililer umarım Milli yüzücümüz Burcu Naz Narin ile ilgilenir artık…
Çünkü o kızımızı da Antalyaspor formasıyla görmeniz an meselesi!
Selam olsun tüm ilgisizliğe rağmen Şampiyon olan Hatice kızımıza ve cefakâr ailesine…