Enkazın Altındaki Cennete Hoş Geldiniz Sayın Valim!..

Sizleri Beyler deresinin esintisiyle, Yeşilyurt'un su sesiyle, Topsöğüt'ün kuşlarının ötüşüyle, Beydağının nevruzuyla, Bostanbaşı'nın yeşilliğiyle, Kerneğin şelalesiyle, Akpınar'ın soğuk çeşmeleriyle, gülen yüzlerin tebessümüyle, Destan şehir Malatya’nın bütün misafirperverliğiyle karşılamak isterdik!.

Ama 6 Şubat depreminden beri derdine çare arayan, başkasının yarasına merhem olamayan, enkaza dönmüş bir şehir olduk. Kıyamet öncesini yaşadık!. Geçmişte yapabildiğimiz her şey geride kaldı artık. Sıkıntılardan nefes alamaz olduk. Ama hiç bir zaman umudumuzu yitirmedik. Önce Allah, sonra da devletimize güvendik. Sebebi budur, her şeye rağmen ayaktaysak dimdik!.

Gerçek şu ki, hallaç pamuğu gibi savrulduk. Ne mahallemiz, ne kültürümüz, ne tanıdıklarımız, ne de şehrin hafızası kaldı!. İmkanı olan şehri terketti. Fırsat bulanlar geri gelse de biçare ve sahipsiz kaldı!.
Tam bir buçuk yıldır şehrin tozu, çamuru bitmedi!. Yolların çukurları, rezerv alan tartışmaları, yerinde dönüşüm türküleri son bulmadı!. Seslerin çokluğu, başların ayrılığı, yol yordam bilmeyişimiz, bizi bugünkü çıkmaza getirdi.

Şehrin etrafında acil yapılan ve yapımı devam eden sosyal konutlar derdimize çare olmadığı gibi, gün gelecek geleceğimizi tehdit edecek en büyük unsur olacaktır!. Bunu 21 yıl önce yapılan ilk TOKİ konutlarında yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz.

Bu şehrin sorunlarını Ankara'dan bakarak çözemezler. Dışarda yapılan projelerle de bu şehir ayağa kaldırılamaz!. Bu şehrin önce hafızasını korumak lazım!. Çarşı merkezinden başlayarak, mahalle mahalle, sokak sokak dolaşarak sorunları görüp halkla konuşarak, ortak akıl ve istişare ile sorunlarımızı ancak çözebiliriz. Ben istedim olacak, ben yaptım oldu ile olmuyor olmuyor!.

Çok zor bir zamanda bu şehre tayin oldunuz. Hayatınızın en güzel valiliğini yapacakken, belki en zor döneminizi yaşayacaksınız!. Bu süreçte Kocaeli gibi bir ilden Malatya'ya gelmek, sanırım bir aklın ürünü olsa gerek!. Birileri sizin bu işin altından kalkabileceğinizi düşünerek elinizi taşın altına uzatmış. Siz de, ya bu şehrin kalkınmasına katkıda bulunup tarihe geçeceksiniz, ya da başkaları gibi altı ay sonra gideceksiniz!.

Hz İbrahim'in, "Ey Rabbim! Nerede olursam olayım beni mübarek kıl" duasıyla hareket ederseniz, Allah sizi bu şehre bereketli kılar, eksiklerini sizinle tamamlar. Aksi halde bu şehir zaman kaybına devam eder!.

Malatya halkı, hayallerin yıkıldığı, toz toprak ve çamur altında kalan şehrine çare olacak, geleceğe umutla baktıracak, yerine göre vali, yerine göre belediye başkanı, yerine göre baba, yerine göre dost ve arkadaş olacak, en önemlisi de, sahiden Malatyalı olacak Vali istiyor. 

Malatya halkı, eski valiliğine benzemeyen görev ve sorumluluklarla gelmiş, enkazın altında kalmış bu cennet şehrin kalkınması için tuğla olacak, harç olacak, demir olacak, usta olacak Vali istiyor.

Malatya halkı, sözün az, icraatın çok olduğu, baştan sona inşaatların yükseldiği, umudun arttığı, her şey daha güzel olacak dedirten bir çalışmayla şehrin imar edildiği bir Malatya istiyor. 

Yanıbaşımızdaki Adıyaman, beş bin yerinde dönüşüm ruhsatı vermişken, Malatya’nın daha üç rakamlı sayıya ulaşamamış olması çok acı bir durumdur!. Bunun açıklaması, iş bilmemek midir, yoksa bu şehri kaderine terketmek midir!?.

Acayip bir bilgi kirliliği var. Yerel yöneticilerimiz hâlâ ısınma turlarında. Oysa antrenman çoktan bitti maç başladı. Özal'ın Malatya'sı yaralı kuş gibi üçüncü kışa konteynerlerde girmeye hazırlanıyor!. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde acilen bir enformasyon başkanlığı kurulmalı ve halkımız tüm konularda anbean bilgilendirilmelidir. 

Şehrimiz Teksas'a dönmüş!. Her gün cinayet, yaralanma ve kavgalar... Ahlaksızlık almış başını gidiyor!. Her köşe başında uyuşturucu satılıyor. Tofaşçı serseriler şehrin her yerinde gece gündüz halka rahatsızlık veriyor!. Bu şehirde asayiş asla berkemal değildir!.

Trafik keşmekeşi herkesi bıktırmış!. Yollar sürülmüş tarlaya dönmüş, sanayiye araba yağıyor!. Asfaltı, yamayı adeta unutmuş belediyelerimiz!. 
İyi bir trafik ve yol düzenlemesi yapılmalı, trafik işaretleri yenilenmeli, tek yön çift yön güzergahları yeniden belirlenmeli, sinyalizasyon sistemi yeniden yapılmalıdır. Yirmi yıldır bitmeyen şu çevre yoluna da artık el atılmalıdır!. 

Emniyetin bazı noktalara koyduğu ve sadece bu millete ceza yazdığı MOBESE kameraları bu şehrin derdine derman değil, bilakis bu millete zulümdür. Yolun sağında ve solunda yapı kalmamış, ama kameralarla ceza yazmaya devam ediyoruz. Bu şehre reva görülen trafik ve yol düzenlemesi sadece bundan ibarettir!.

Sayın Valim,
Çevre ve Şehircilik Bakanımızın değişmesiyle birlikte ilk ziyaretini Malatya'ya yapan Sayın Murat KURUM'UN Malatya'yı bir yıl önce bıraktığı gibi görmesi sonucu bu şehre tayin oldunuz. Yeni ve güçlü bir hareket kazandıracağınız, yaralarını sarabileceğiniz, bu şehri ilgililerle beraber ayağa kaldırabileceğiniz kanaati oluşmasaydı siz Malatya'ya tayin olmayacaktınız!. Bu nedenledir ki Malatyalıların sizden beklentisi de çok yüksektir. 

Devletin tüm imkanlarının seferber olması yine sizin koordinasyonunuzda ve rehberliğinizde olacaktır. Devletin en üst düzeyde temsilcisi ve söz sahibi sizsiniz. Malatyalı önce sözünüzü, sonra da icraatınızı görmek istiyor!. 

Koordinasyonu sağlayın, Ankara Malatya arasında mekik dokuyun, yerel yöneticilerimiz ve milletvekillerimizle tam bir uyum içerisinde çalışma yapın, bir gün bu şehirden ayrılırken halk arkanızdan hayır dua yapsın, sizi hep iyilikle ansın. Bu şehirde hoş bir sada bırakmak, adınızı bu şehrin tarihine altın harflerle yazdırmak, bu şehre mührünü vurmak sizin elinizdedir. Zira siz devletin elisiniz. Ya devletin varlığını fazlasıyla hissettirir, öncülüğünüzle bu şehri ayağa kaldırırsınız. Ya da bir süre sonra siz de unutulup gidenlerden olursunuz!.

Fi Emanillah. 

Ebuzer AYDIN 

"Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni"