ERBAKAN, “KOCA”YI UYKUDAN UYANDIRIR MI?

SESLİ MAKALE 

Hemen hepimizin çocukluğunda öğrendiği Tavşan ile Kaplumbağa hikayesi vardır. Bilmeyenler ve hatırlamak isteyenler için bir kez daha paylaşayım istedim. Kendini beğenmiş bir tavşan varmış. Hemen her yerde “Benden iyi koşan var mı? Beni kimse geçemez” gibi sözler ederek böbürlenirmiş. Bu kibri ve doğuştan gelen sürati sebebiyle, pek de sevilmezmiş. Tavşanın bu kibrinden bıkan kaplumbağa “Ben seninle yarışırım” diyerek, tavşana meydan okumuş. Tavşan “Nasıl olur da bana meydan okuyabilir ki? O daha bir adım atmadan ben yarışı bitiririm” demiş.

 Neyse ertesi gün, tavşanla kaplumbağa yarış alanına gelmişler. Start verilmiş, kaplumbağa daha bir adım atmadan, tavşan pırrr diye arayı açmış. Bir müddet koştuktan sonra  “Nasıl olsa kaplumbağa bana yetişemez. Hem ben de bir hayli yoruldum. Şu ağacın altında biraz dinleneyim” diyerek derin bir uykuya dalmış. Kaplumbağa ise yavaş ve emin adımlarla bitişe doğru ilerliyormuş. Tavşan bir an uykusundan uyanıp, havanın kararmaya başladığını görmüş.

“Neyse artık gidip şu yarışı bitireyim, zaten kaplumbağa ortalarda yok” diye aklından geçirmiş. Kafasını  kaldırdığında, kaplumbağayı bitişe yakın bir yerde görmüş. Koşarak onu geçmeye çalışmış ama kaplumbağa yarışı bitiren “son” adımı da atmış. Bu mağlubiyet tavşan için iyi bir ders olmuş. Kimseyi küçük görmemesi gerektiğini anlamış. Önemli olanın süratli olmak değil, emin adımlarla ilerlemek olduğunu öğrenmiş.

Bu güzel ve ibretamiz hikayeyi paylaşma sebebime gelince; Yeniden Refah Partisi'nin Malatya'da harıl harıl çalıştığını görüyorum. İktidar partisinin Malatya İl Başkanı ve teşkilatından ses-seda çıkmıyor. Geçmişte AK Parti il başkanı İhsan Koca hakkında “Ne il başkanı gibi davranıyor, ne de milletvekili gibi…” şeklinde bir yorumda bulunmuştum. Bu tespitimi, geçtiğimiz günlerde hal-i hazırdaki  vekillerimizden biri bana hatırlattı.

Mamafih; 7-8 Mart'ta Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan Malatya'ya gelerek, üniversiteli gençlerle buluşacak. Kendisine yöneltilen sorulara, cevap vermeye çalışacak. Bizimki(!) ise ayakta uyumaya devam etsin. Uyandıran biri bulunur elbet...

VALİLERİMİZ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ...

Geçtiğimiz günlerde bir dost meclisinde, Malatya'nın son 10 yılındaki valileri konuştuk. Sohbetimiz sonucunda şu görüşler ortaya çıktı:

- Halil İbrahim Daşöz, gittiği yerde iz bırakan bir valiydi.
*
- Ulvi Saran, Malatya'nın en iyi ve en çok proje üreten valisiydi.
*
- Vasip Şahin, tam bir mudarat ehliydi. Herkesi idare eden bir kişiliği vardı. Terfi edilmesinin en büyük sebebi buydu.
*
- Süleyman Kamçı, babacan ve insancıl bir tavrı vardı.
*

- Mustafa Toprak, Malatya bir daha böyle bir valiyi kaldırmaz.
*

- Ali Kaban, tam bir devlet adamıydı. Malatya'da ayağını kaydıranın ayağı kaysın.
*

- Aydın Baruş, siyasetin gölgesinde, etliye-sütlüye karışmayan, inisiyatif almayan bir görüntüsü var. 

ANKARA'DA NE İŞ YAPARSINIZ?..
Malatya siyasetinden bahsedilince, ilk akla gelen isimler arasında  Bülent Tüfenkci ile Öznur Çalık yer alıyor. Ahmet Çakır ve Hakan Kahtalı ise kimsenin ne aklında, ne fikrinde, ne de zikrinde bence...

Sosyal medya olmasa, arada fotoğraf paylaşıp kendilerini hatırlatmayacaklar neredeyse. Hiçbir projenin, hiçbir yatırımın, hatta hiçbir başlangıcın altında imzaları yok gibi… Bu da haliyle şu sorunun sorulmasına sebep oluyor: “Yahu, siz Ankara'da ne iş yaparsınız?”

BU VEBALİN ALTINDA KALIRSINIZ...
Allah beterinden muhafaza etsin, deprem Malatya'mızda büyük hasar bıraktı. Doğanyol, Pütürge ve Kale'de insanımızı mağdur etmemek için, devletimiz elinden geleni yapıyor. Lakin şu hasar tespitiyle muvazzaf kişiler, o kadar bariz hatalar yapıyor ki, “Ettiğiniz kadar çekesiniz” diyesim geliyor. Büyük hasarlıyı, orta hasarlı, orta hasarlıyı da az hasarlı diye tasnif ediyorlar. Ben özellikle AK Partili vekillerimizin, nöbet sistemiyle bu ilçeleri her gün gezmelerini tavsiye ediyorum. Vatandaşımızla birebir görüşüp, mağduriyetlerini izale etmelerini istirham ediyorum. Aksi taktirde, bu vebalin altında kalırlar… Bununla birlikte sabırsız vatandaşımıza da şu hatırlatmada bulunmak istiyorum: Devletin elinde sihirli değnek yok! Azıcık sabredin… 

BU İKİ İSİM, TESİSİN MİMARI OLACAK...

Önceki gün Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ile küçük bir sohbette bulunduk. “Cumhurbaşkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Depremde Pütürge'yi ziyareti aşamasında, bizzat kendisiyle görüşmemde özellikle arıtma tesisinin hasar gördüğünü kendisine arz ettim.” diyen Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda desteklerini beklediğimizi arz ettik. Daha sonraki süreçte de Cumhurbaşkanımızın konuyu ele alması ve Malatya Milletvekillerimiz Öznur Çalık ile Bülent Tüfenkci'ye bu konudan bahsetmesi bizleri memnun etti.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanımızdan sonra Malatya'ya gelen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a da bu konuda bilgi verdiklerini söyleyen Sadıkoğlu, “Öznur Çalık'ın da bu konunun ciddi anlamda takipçisi olması sonucunda, şu anda arıtmayla ilgili problemi çözdüğümüzü ifade etmek istiyorum. Önümüzdeki dönemlerde ihale edilecek. Kısa bir süre önce bakanlığa projeyi sunduk. Orada da yine Allah razı olsun Öznur Hanımın büyük ve özverili katkıları oldu.” dedi.

Sadıkoğlu'nun bahsettiği proje, arıtmanın yenilenmesiyle ilgiliydi. Bu arıtma, köylerde yaşayan insanların mağduriyetinin önüne geçecek, organize sanayi bölgesinin kapasitesini büyütebilecek yeni bir arıtma tesisi kurulmasıyla ilgili projeden bahsediyoruz. Depremde zarar gören ve yenilenmesi gereken arıtma tesisinin ihalesi gerçekleşirse, bu Malatya Milletvekili Öznur Çalık ve Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nun başarısı olacak. 

Sadıkoğlu ile yaptığımız sohbetin sonundaki sözlerini de sizlere aktarmak isterim: “Bu arıtma tesisi, Cumhurbaşkanımızın Malatya'ya bir hediyesidir. Bizim konuyu gündeme getirmemiz,  sürekli temcit pilavı gibi konuyu sıcak tutmamız, sonuca giden yolda önemli bir adım oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız, sayın bakanımız Berat Albayrak ve yerelde de milletvekilimiz Öznur Çalık işi sahiplendiler. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”

ÇINAR'IN GÖLGESİ YETER!..

Yıllardır dost meclislerinde, bir belediye başkanında; olması ve olmaması gereken özellikleri anlatırım. Derim ki “Benim için siyasi hareket eden değil, tüccar mantığıyla hareket eden başkan makbul başkandır”.

İşte “Makbul Başkan” olarak nitelediğim mevcutlar içindeki isim ise Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar'dır. Çünkü, göreve geldiği gün, belediye çalışanlarının sayısı 250 idi. Şimdi ise bin 250. İstihdamı bin kişi artırmış. 40 küsur tane projesinin 3'te ikisini hayata geçiren Mehmet Çınar, bir yandan ilçesindeki istihdamı artırıyor, diğer yandan ilçe halkına hemen her konuda hizmet götürüyor. Mesela “Yeşil Gıda Market” projesiyle, hem yeni istihdam alanı açıyor, hem de Yeşilyurt'a özel ürünlerin pazarlamasına katkı sağlayarak, üreticiyi rahatlatıyor. 

Mehmet Çınar'ın beğendiğim bir başka özelliği de, siyasi hareket etmek yerine, toplumun hemen her kesimini kucaklayan tutumudur. Nitekim, Mehmet Çınar önceki gün MİAD'ın İstanbul'daki toplantısında, kendisiyle ilgili bu tespitimi doğrular nitelikte bir konuşma yaptı. Konuşmasının bir yerinde  “Siyasi geçmişimiz de yok. Bir hesabımız da yok. Biz kendimizi gördük göreli, bildik bileli; hep çalıştık, ürettik, emek verdik ve bölgeye nasıl katkı sunarız, kendimizi nasıl geliştiririz seklinde düşünüyorduk. Bu yüzden bizim daha çok iş yönümüz gelişti diyebiliriz. Hizmet yönümüz gelişti. Bundan dolayı da biz istiyoruz ki toplumumuza katkı sunalım, faydamız olsun, istişarelerde bulunalım. Kim nerede nasıl bir katkı sunabilir bunun önünü açmak istiyoruz. Bu da bizi dinamik kılıyor, ilerletiyor ve güçlendiriyor.” ifadelerini kullandı.

SÜPER LİG TECRÜBESİ YÜKSEK BİR İSİM GELİYOR!..

Sergen Yalçın ile yol ayrımına giren Yeni Malatyaspor, Kemal Özdeş'i takımın başına getirmişti. Takımın başında çıktığı maçların hepsini kaybeden Kemal Özdeş, dün gece yarısı Yeni Malatyaspor'la yollarını ayırdı. Hal böyle olunca, Yeni Malatyaspor'u destekleyenlerin bir kısmında umut, bir kısmında da ligden düşme endişesi var. Aldığım kulis bilgilerine göre, takımın başına geçecek isim belli oldu. Herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için şimdilik bu ismi açıklamıyorum. Sadece “Süper Lig tecrübesi hayli yüksek bir isim” demekle yetiniyorum.

KEMAL ÖZDEŞ MAYASI NEDEN TUTMADI?

 BtcTurk Yeni Malatyaspor'da, pek de sürpriz sayılamayacak bir gelişme yaşandı. Süper Lig'in 24. haftasında Denizli'de 2-0 kaybedilen maçın gecesi, Kemal Özdeş ile yollar ayrıldı. Kaplanların başında çıktığı 5 karşılaşmanın tamamını kaybeden Özdeş'ten boşalan teknik direktörlük koltuğu için bir kez daha arayışlar başladı. Peki! Özdeş neden başarısız oldu? Aslında bu sorunun birden fazla yanıtı var...

 Kemal Özdeş kimilerince; sistemli, motivasyonu ve oyun bilgisi yüksek, disiplinliydi. Bazılarınca ise “Vizyonsuz, amaçsız bir adam”dı! Kadroya çok takviye istemez, bunun lafını dahi etmez, hangi futbolcuyu verirseniz onu oynatırdı. Bu kesime göre; yönetim onu sırf bu yüzden getirdi!.. Kariyeri boyunca rüştünü tam ispatlayamadı. Son Kasımpaşa ve Göztepe dönemi kötüydü...

 “Süre verilirse başarıya ulaşır” diyenler de yanıldı; çünkü Sergen Yalçın'dan sonra işler daha da kötüye gitti. Futbolun en büyük gerçeği olan “takım ruhu” ve “mücadele” kayboldu. Denizlispor kalesini sadece iki kez yoklayabilen, isabetli tek bir şut atabilen Yeni Malatyaspor, kendi yarı alanından bile çıkamadı!.. Hadebe'nin kızarması, Robin Yalçın ile Mina'nın sarı kart cezalısı durumuna düşmesi, Chebake ve Bifouma'nın sakatlıklarının ardından iyice can sıktı... 

GELENLER, GİDENLERİ ARATTI 

Peki! Başkan Adil Gevrek ve kurmayları nerede yanlış yaptı? “Gitmek isteyeni tutamazsın” ki, Jahovic'in Antalya'ya, Guilherme'nin Trabzon'a kaçarcasına transferi de böyleydi. Ancak devre arasında gelenler, gidenleri çok arattı. Gevrek ve ekibinin en büyük yanlışı, özellikle son dönemde istikrarı da bozan sık hoca değişiklikleri oldu. Sahiden Gevrek, bu sirkülasyonu çok mu seviyor? Haziran 2014'ten beri; Mustafa Uğur, Feyyaz Uçar, Yücel İldiz, İrfan Buz, Ertuğrul Sağlam, Erol Bulut, Sergen Yalçın ve Kemal Özdeş olmak üzere, Ali Ravcı'yı da dahil edersek, yaklaşık 6 senede tam 9 farklı isimle çalıştı. 

Gevrek'in, 2. Lig Beyaz Grup'ta iken devraldığı Yeni Malatyaspor ile az sürede çok yol katettiği gerçeğini kimse yadsıyamaz. Onu suçlayanlar ve ayağının kayması için el ovuşturanlar (!), öncelikle gelinen noktayı unutmamalı. Ancak ortada yanlışların olduğu da kuşku götürmez bir gerçek. Şimdi kenetlenme vakti; çünkü başka Malatya yok!..

Selam ve dua ile
Fiemanillah