ERKOÇ’UN YAŞADIĞI HEZİMETİN SEBEBİ NE?  

Ülkemizin her hususta terakki etmesinin (yükselmesinin) sanat, ticaret ve ziraatla mümkün olduğuna inananlardanım. Onun için de ticaret ve sanayi odasındaki seçimi önemseyen az sayıdaki gazeteciden biriyim. (Gerçi diğer gazeteciler de önemsiyor da, farklı bir pencereden baktıkları için onları ayrı tutuyorum kendimden!) 

Malatyamızın dünkü en büyük gündem maddesi Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO)'ndaki seçimdi. Oy verme işleminin ardından geçilen sayımda 30 grubun 20'sinde Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nun listeleri birinci gelirken, Hasan Hüseyin Erkoç ise 8 grupta birinciydi; bağımsızların sayısı ise sadece 2 gurupta kaldı. MTSO eski Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç ile yönetimine, ticaret erbabı ve sanayici kırmızı kart göstermiştir. Bunun sebeplerini bir çırpıda sıralayacak olursak;  

1.Tüccar ve sanayiciye ; yani seçmenine "tepeden" bakmakları... 

2.Seçmenleri sadece seçim zamanında "ziyaret" etmeleri...

3.Tüccarın ve sanayicinin "temsilinden" ziyade bazı vekillerin "emir eri" gibi hareket etmeleri... 

4.Tüccarı ve sanayiciyi rahatlatacak herhangi bir "proje" üretmemeleri... 

5.“İşi yukarıdan çözeriz” anlayışıyla yanlış yerlerden "medet" ummaları... 

Yukarıda da saydıklarım, Hasan Hüseyin Erkoç'un başkanlık sevdasının başka bahara(!) kalmasının; belki de tarihe gömülmesinin en büyük sebeplerinden bir kaçıdır.

 
ERKOÇ'UN DEZAVANTAJLARINDAN BİRİ DE SAMİ PAYZA'DIR! 
 

MTSO'nun eski Meclis Başkanı Sami Payza'nın yaptığı bir açıklama vardı. Sürç-ü lisan la mı, yoksa bilinçli mi yaptı bilinmez, Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nun “bekarlığı”na laf etmişti. Dünkü seçmen cevabı da adeta “Sana ne?” der gibiydi. Bu hadise bana geçmişte; "Ceketimi de koysam kazanırım" diyen Belediye Başkanını hatırlattı. Bakalım 30. Grupta kazanan listedeki Sami Payza, nasıl bir yol izleyecek? (İstifa edeceği yönünde duyumlar aldım) 

 
 
ZORLA OLMAZ! 
Hasan Hüseyin Erkoç aslında geçmişteki gibi aynı stratejiyi uyguladı. Oda başkanlığını garantilemek için, hep yukarıdan “destek” beklemişti. Geçmişte açıktan açığa destek veren "eski vekillerin" alışılmış adeti; bu seçimde görünmedi. Aleni bir şekilde destek olmaktansa, perde arkasını tercih ettiler. Gizliden gizliye destek oldular. Geçen haftaki yazımda “Esnafın ve sanayicinin desteğini alan kişi, eğer bu makamı hizmet için kullanırsa, esnaf ve sanayici onu daha yukarıya götürür” sözleriyle vurgu yapmıştım.  

 
SEÇİM SÜRECİNİN MAĞDURU, SEÇİMİN GALİBİ... 
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu eski Başkan Hasan Hüseyin Erkoç'la çıktığı mücadeleye adeta 5-0 geriden başlamıştı. Eski yönetim, her hususta avantajlıydı. Öyle ki; Sadıkoğlu ve ekibi seçim çalışması yapmak için; mevcut yönetimden gurup listelerini bile alamıyordu.. Yönetimin de seçmen listelerini değiştirdiğini iddia ediyordu. Sadıkoğlu'nun mağduriyetini gün yüzüne çıkaran kişi ise yarıştan çekilen Namık Şahin'di. Çünkü; Namık Şahin kamuoyunda “güvenilirliği” ile bilinen bir isim. Sadıkoğlu'nun aylar önce gündeme getirdiği bütün iddiaları,  Şahin de çekilirken basın mensupları ile paylaşmış ve gündeme bomba gibi oturmuştu.  
 
YSK'NIN KARARI VE ÜST MAHKEMENİN İPTALİ 

Hatırlanacağı üzere geçen hafta, YSK Malatya Sorumlusu Gürsel Dursun'u aradığımı ve aldığım cevabı yazmıştım. Aynı gün usulsüzlük iddiasıyla müracaat eden Sadıkoğlu ve ekibi itiraz dilekçesi vermişti. Yapılan itiraz kabul edilmiş, 54 kişinin oy kullanma hakkı iptal olmuştu. Sonra nasıl olduysa bir üst mahkeme kararı bozmuş, 54 kişi oyunu kullanabileceği kararına varmıştı. Dünkü seçimde bu 54 kişi oy kullandı. Üst mahkemenin bu kararı almasında siyasilerin dahlinin olduğu iddia ediliyor. İşte bu iddia ve üst mahkemenin verdiği karar ile rahatladığını telakki eden eski yönetimi, tüccar ve sanayici değişimi destekleyerek "püskürtmüş" oldu.  
 
AK PARTİ'YE DERS OLMASI ÜMİDİYLE!.. 
MTSO Meclisi'ndeki tekme-tokatlı kavga, ulusal medyadaki imajımızı bir hayli zedeledi. Söz konusu kavga birkaç hafta önce yaşanmıştı. Kavgaya karışan isimlerden biri de şu anki AK Parti İl Başkan yardımcılarından Nevzat Diri'ydi. Kavgadan birkaç gün sonra yapılan Malatya AK Parti İl Kongresi'nde, adı kavgayla anılan mezkur şahsa sahip çıkılması ve hiç bir şey olmamış gibi yönetime alınması; siyasi otoriteyle Malatya'yı "dizayn" etmeye çalışanlara, bu seçimde tüccar ve esnafa "balans" ayarı yapmasından başka bir çare bırakmamıştır.
 

REKLAM PASTASINI NEDEN TEK BİR ŞAHIS PAY EDER? 
Ne hikmetse, Malatya'nın reklam hasılatı sadece bir kişi üzerinde toplanır, daha sonra basına dağıtımı gerçekleştirilir. Bu şahıs ise dünkü seçimde Hasan Hüseyin Erkoç ile birlikte grup Başkanlığı için yarıştı. Şimdi soruyorum size; bu şahısın rağmına, hangi basın mensubu Erkoç ve ekibini eleştiren veya Sadıkoğlu ve ekibini destekleyen bir haber yapabilir? Bu husus Malatya'da medyanın durumunun "içler acısı" olduğunu göstermez mi sizce? 
 

 
HÜSEYİN KALAN, ETKİLİ OLDU... 
Malatya MÜSİAD Şube Başkanı Hüseyin Kalan'ın seçim sonuçlarına büyük etkisi oldu. Geçen hafta kendisiyle yaptığım röportaj; kamuoyunda büyük yankı ile karşılık buldu. Hüseyin Kalan'ın büyük bir cesaretle yaptığı açıklamalar; seçmen üzerinde önemli etki oluşturdu. Kalan'ın da desteğiyle seçimi kazanan Sadıkoğlu ve ekibi; Malatya'nın kabuğunu kırması için bir başlangıç olacaktır. 
 
MALATYANIN GÜNAHI SADIKOĞLU'NUN SIRTINDA 
Önceki gün, MTSO'nun yeni Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ile yaptığım görüşmede, şöyle bir tespitim oldu: “Bir memlekette istihdam olursa o memlekette hırsızlık olmaz, cinayetler azalır ve gayri ahlaki olarak tabir edeceğimiz durumlar minimuma iner. Eğer sen bulunduğun makamı halka hizmet için kullanırsan duacın olur, elimizden gelen desteği veririz. Aksi halde bütün Malatyalıların günahı senin sırtındadır” Hakikaten Malatya'ya baktığımızda gün geçmiyor ki asayiş olayları olmasın. Her gün silahlar patlıyor, bilhassa kenar mahallelerimizdeki işsiz gençlerimiz uyuşturucu bataklığına sürükleniyor. Gayri ahlaki durumları ise söylememe gerek yok. Emniyet verilerine göre bölgede en çok "şizofren" olan il sıralamasında birinciyiz. Temennim yeni kadronun yapacağı projelerle oluşacak istihdam; saydığım olumsuzlukları kökünden halledecektir. 

'Kumpas'ın ikinci perdesi ABD'de oynanıyor
(Akşam Gazetesindeki yazım)

Hatırlanacağı üzere, 17/25 Aralık kumpas operasyonlarıyla ilgili uydurma deliller, Reza Zarrab ile başlayan ve Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'yla devam eden ABD'deki davanın dayanağı olmuştu. FETÖ'yle direkt bağlantılı olan ABD derin devleti, bu davayla Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya çalışıyordu. Geçtiğimiz günlerde TAYDER Avukatı Burak Bekiroğlu'nun, FETÖ'nün ABD'deki işbirlikçileriyle ilgili yakalama talebi olmuştu. Bu talep vesilesiyle hazırladığım bugünkü dosyada, ülkemizde oynanan oyunları, FETÖ'yü ve ABD derin devletini ana hatlarıyla anlatacağım.

Yazının devamı için gelecek linki tıklayın:

http://m.aksam.com.tr/pazar/kumpasin-ikinci-perdesi-abdde-oynaniyor/haber-722129

Selam ve Dua ile
Fiemanillah