Köpekler ve İnsanlar: Muhaliflerin Gözündeki Değerler Sıralaması

Haydi bakalım, bugün masaya yatıracağımız konu, tam da mahalledeki o maskot köpek kadar masum: Sokak köpekleri ve insanlar. Evet, doğru duydunuz. Sokak köpekleri, onlar bizim mahallenin gözbebeği, sevgi pıtırcığı. İnsanlar mı? Onlar da sokaklarda, ama kimin umurunda?

Şöyle bir durum var ki, bizim muhalifler, köpeklere dünyaları bahşederken, insanlara gelince cimri davranıyorlar. Mülteciler söz konusu olduğunda, vay haline! Onlar için yürütülen negatif propaganda kampanyalarını görmek için bırakın gözlüğü, teleskop bile yetmiyor.

Ama dönüp bir bakıyoruz, sokak köpeği için nasıl kampanyalar, nasıl savunmalar! Ah o sokak köpekleri, sanki mahallenin nobran sakinlerinden daha değerli. Şimdi sizlere soruyorum: Bu muhalifler, neden bu sevgi dolu canları savunurken, insanlara aynı sevgiyi göstermiyorlar? Hayvan hakları elbette kutsal, peki ya insan hakları?

Gelin, şu meseleye bir de şu açıdan bakalım: Sokak köpeğiyle karşılaştığınızda içinizde bir sevgi pıtırcığı beliriveriyor, peki ya mülteci bir insan gördüğünüzde? O zaman mı kapanıyor kapılar? Neden bu ayrım? Neden bu ikircikli tutum?

Hayvan sevgisi güzel, elbette. Lakin bir yandan sokak köpeklerine “canım benim” derken, öte yandan insanları “bi’ kenara” itmek? Bu nasıl bir vicdan meselesi? Biz muhalifler, köpekleri göklere çıkarırken, insanları yerin dibine sokma konusunda neden bu kadar mahiriz?

Hani insanlık, hani vicdan? Sokak köpekleri ve insanlar arasında bu kadar kıymet farkı olur mu? İnsanlar sokak köpekleri kadar olmasa da, biraz olsun değerli değil midir?

Kalın sağlıcakla