MALATYA VALİSİ OLDUĞUNU HATIRLATAN YOK MU?
17 Temmuz 2017, Pazartesi 06:31
Malatyamızın yeni valisi sayın Ali Kaban'ın halen Zonguldak Valisi olduğunu biliyor muydunuz? Küçük bir latifeyle bugünkü yazımıza başlamak istedim. Sayın valimizle ilgili küçük bir latifeydi bu. Aslında bir gerçeklik payı da yok değil hani. Bu gerçeklik, sayın valimizin sosyal medyadaki hesabında var. Sosyal medya hesabına göre sayın valimiz halen “Zonguldak valisi”. Bu durum haliyle iki neticeyi akla getiriyor:
- Vali Kaban aktif bir twitter kullanıcısı değil
- Valilik basın bürosu, görevini tam manasıyla yapamıyor
KABAN, FETÖ MAĞDURU OLABİLİR!..
FETÖ'nün gücünün zirvesinde olduğu 2009'da merkeze çekilen Vali Ali Kaban'ın FETÖ mağduru olma ihtimali hayli yüksek. Hal böyleyse, FETÖ'yle girişilen mücadelenin Malatya ayağındaki aksaklıkların giderileceği ümidini taşıdığımı belirtmek isterim. İnşallah, FETÖ'yle mücadelenin başarıya ulaşmasında Malatyamız başı çeker.
MEVLÜT AĞABEY'DEN DERS ALMAMIŞ GİBİ…
Malatyalıların İstanbul'da Malatyalı bir vekili vardı. Siyasi görüşü ne olursa olsun herhangi bir hemşerisinin sıkıntısını gidermek adına elinden geleni ardına koymayan bu vekilim, rahmetli Ferit Mevlüt Aslanoğlu'ydu. Malatya'ya fayda sağlamak adına elini taşın altına koymaktan çekinmeyen rahmetli büyüğümüzün yaptıkları daima yüzümüzü ağartmıştır. Herkesin, her kesimin kendisine sempatisi vardı. Bunu düşündükçe mevcut Malatya milletvekilimiz ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağababa'nın, Mevlüt Aslanoğlu'ndan çıkarması gereken çok ders olduğunu görüyor ve üzülüyorum.
MALATYA'NIN DOKUSUNA UYUM SAĞLAYAMAYAN CHP'LİLER…
Mevlüt Ağabey'i düşününce bir şahsının eşsiz olan bir özelliği de aklıma geliyor. “Onun dışında Malatya'nın dokusuna uyum sağlayabilen Malatya nüfusuna kayıtlı başka bir CHP'li görmedim” desem yeridir.
CHP Genel Başkan yardımcısı Veli Ağbaba ve CHP İstanbul milletvekili Eren Erdem ; twitter hesaplarında CHP'nin İstanbul Maltepe'deki mitinginin fotoğrafı yerine, AK Parti'nin 2013 yılındaki Kazlıçeşme mitingi fotoğrafını paylaşarak izalesi zor bir gafa imza atmışlardı. Malatyalı adalet ve feraset sahibidir. Kimsenin emeğine göz dikmez ve oyuna ve kandırma-kandırılmaya gelmez.
CHP İstanbul milletvekili Gülay Yedekçi, karşılaştığım bir toplantıda “Muharrem ayı yas ayıdır. Onun için muharrem ayında kahvaltılı toplantıları pek uygun bulmuyorum” diyerek yapılan toplantıyı protesto ettikten sonra; arkaya geçip güzel bir kahvaltı yapmasıyla ciddi bir gafa imza atmıştı. Malatyalı merttir, namertlik bilmez.
CHP Malatya il Başkanı Enver Kiraz'ın çocukça bir hareketle, kayısıyı yere döküp ayaklarıyla çiğnemişti. Altın meyvemiz, Allah'ın Malatya'mıza bir lütfu ve ekonomimizin temel taşı olan kayısıya yapılan bu hareket büyük tepki çekti. Malatyalı, Malatya'nın en büyük gelir kaynağına ve nimete saygısızlık etmez.
Eh işte sonuç olarak Mevlüt Ağabey'i özlemle anıyoruz. Yüzümüzü ağartan Mevlüt ağabey gibi bir siyasetçiye hasret kaldık vesselam.
MALATYA'NIN MARKA DEĞERİ YÜKSELTİLMELİ
Karaciğer nakli konusunda dünya ile yarışan Turgut Özal Tıp Merkezi (TÖTM), 2 bininci naklini gerçekleştirdi. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Hakan Parlakpınar, başarılı operasyonlarıyla dikkat çeken Prof. Dr. Sezai Yılmaz ve ekibini tebrik etti. Parlakpınar, hastanenin karaciğer nakli konusunda gerçekten başarılı olduğuna dikkat çekerek, "2 bin kişiye can olduk, bu gurur hepimize yeter" dedi
Sözün özü: TÖTM'de Sezai hocamız gibi değerler muhafaza edilerek ve gönülleri hoş tutularak; Malatya'nın marka değeri yükseltilmeli…
KİMİN REFERANSI DAHA KUVVETLİ?
Biri kaymakamdı, diğeri de terörle mücadelede Müdürdü. Her ikisinin telefonunda da ByLock çıkmış. Kaymakam verdiği ifadede referansının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan olduğunu söylüyordu. TEM müdürünün referansından ise haberimiz yok. Kaymakam hanımı ile birlikte tutuklanarak ihraç edildi. TEM müdürü ise elini kolunu sallayarak geziyor ve devletin maaşını yiyor.
Burada iki husus var:
Ya adalet herkese farklı işliyor
Ya da Tem müdürünün referansı daha kuvvetli!..
BU ADAM NİYE BAĞIRIYOR?
-Diyor ki; “2009 yılında borç içerisindeyken devraldığım birliğin, şimdi hiçbir kuruma borcu yok”
-Diyoruz ki; “O zaman niye kızıyorsun? Sakin ol…”
-Diyor ki; “Şahsıma yöneltilen yolsuzluk iddiaları gerçeği yansıtmıyor, birlik çalışmalarının tüm faaliyetleri kayıt altında”
-Diyoruz ki; “O zaman neden sinirleniyorsun? Halim ol…”
-Diyor ki; “Biz, derme sulama birliği olarak denetlenmeyelim demiyoruz. Ama biz denetlenirken adil şahıslar tarafından denetlenelim diyoruz"
-Diyoruz ki; "O zaman neden bağırıyorsun? Sessiz ol…"
-Diyor ki; “Her sorunun cevabı bizde var”
-Diyoruz ki; “Madem öyle cevapla. Neyi bekliyorsun? "
Derme Sulama Birliği Başkanı Abdullah Polat, hakkındaki iddialar cevap vermesi için gazetecileri ve televizyoncuları bulmuşken; tehditler savurup bağırıp-çağırması; kısaca laf kalabalığı yapması gündemi meşgul etmekten başka bir şey değildir. Sonuç: Abdullah Polat dersine iyi çalışmamış.
“UNUTMA-UNUTTURMA” NASIL?
15 Temmuz hiç unutulmasın. Acımız sürekli zinde tutulsun. Paralel yapı ve diğer yapılara karşı daha da tedbirli olunsun. Bu hususta ne gerekiyorsa yapılsın. Ama:
* 15 Temmuz siyasete alet edilmesin.
*15 Temmuz gazisi(!) kendisinin niçin gazi olduğunu hatırlasın; gazilik gibi bir şerefin magazin konusu yapılmasına müsaade etmesin.
*15 Temmuz şehidi el üstünde tutulurken, diğer şehitlerimiz ve ecdadımız da unutulmasın.
“Bir daha 15 Temmuzların yaşanmaması duasıyla” Allah'a emanet olun.