Malatya'da, istikrar sürsün istiyorsak!..

Bugün yine kimsenin üzülmesine ve kırılmasına bakmadan, lafı eğip bükmeden yazacağım.

6 Şubat depreminden bugüne kadar Malatya, tarihinin en zor dönemini yaşıyor. Geçmişte yapılan hataların bedelini enkaz ile ödüyoruz. Kimimiz altında kalarak öldü, kimimiz üstünde maddi bedeller ödüyor. Ama ne acıdır ki, bu yıkımın ve enkazın üzerinden yine siyasi hesaplar ve rant kavgaları yapılıyor!.

Her seçim öncesinde olduğu gibi bu yerel seçim arefesinde de siyasi çatışmalar devam ediyor. Bazıları Malatya'yı kendilerinin tapulu malı gibi görüyorlar ki, Ankara'da kapalı kapılar ardında, binbir filim yaparak konum ve makam devşirmeyi amaçlıyor.

Vatandaş her seferinde, biz bunlara layıkız ki Allah da bize veriyor deyip kadere teslim oluyor.

Son Milletvekili seçiminde aynı filmi izledik. İl Başkanı, ben kesinlikle aday değilim, dedi. Bunun üzerine bir çok kişi istifa edip adaylık müracaatında bulundu. İstifa süreçleri bitti, İl başkanının başkanlığında teşkilat yoklamaları yapıldı. Aday listelerinin belli olduğu gün başkan beyin ismi listenin ikinci sırasındaydı!.

Böylece İhsan Koca, Demirel'den sonra herhalde en çok gidip gelen siyasetçimiz oldu. Malatya'da kimse yokmuş gibi 22 yıldır bu şehir üç beş kişiye mahkum edildi!.

Tabi burada milletin hatası;
İktidar kimi koyarsa ona oy vereceğiz demeleri ve Ankara’nın bunu adı gibi bilmesidir. Onlarca kişiden şunu kulaklarımla duydum;
"Ak Parti eşşeği koysa eşşeğe oy veririm."
Ama bilmedikleri bir şey var:
Eşşeğe oy vereni, siyasette kimse eşşek yerine bile koymaz!. Bu şehir bu durumu yıllardır fiili olarak yaşadı.

Bugün Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için sadece bir kişi, Ahmet DURMUŞ müracaat etmiş. Ankara'da aday olma mücadelesi veren bazı aday adayları, müracaatlarını Malatya'ya duyurmaya, milletle paylaşmaya, istişare etmeye bile tenezzül etmiyorlar!.

Siz Ankara'da siyasetin kurdu olabilirsiniz.  Bir çok makamda görev yapmış olabilirsiniz. Çok çevreniz de olabilir. Bu memlekete hizmet de etmiş olabilirsiniz. Ama Malatya'ya ve millete rağmen, sadece Ankara ilişkileriyle Malatya'ya Belediye Başkanı olmak istiyorsanız, bu hayalden öteye gitmez!.

Kendisine değer verdiğim, bu şehre katkılarını gördüğüm, bu memlekete emeği olan Sayın Öznur ÇALIK ablamızdan bahsediyorum!.
Önemli bir siyasi geçmişe sahip ve iyi bir siyasetçi olan Öznur hanımın Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için acemice, tepeden inme düşüncesini siyasi tecrübesiyle bağdaştıramadım. Acaba biz mi gözümüzde çok büyütmüşüz diye kendi kendime de sormadan geçemiyorum!!!..

Bu saman altında su değil, muhtelif nehirler yürütmeye benziyor. 20 yıldır ekranlarda ve sosyal medya mecralarında kimseye papuç bırakmayan Öznur hanım, ne oluyor da bu kadar gizemli ve bir o kadar da gizli hareket ediyor!?..

Bu şehirde yaşayanların hiç mi hatırı yok!?. Bu milletin 20 yıldır vekilliğini yapan birinin aday adaylığından haberdar olmaya hiç mi hakkı yok!?. Birileri ayak mı koyacak!?. Yoksa nazar mı değecek!?.
Kusura bakmayın ama bu gizemin altında iyi olmayan bir niyet aranır!.
Neyin kavgasıdır bu!?.
Bu şehre hizmet etmek için mi!?..

Acaba;
Birileri Sayın Selahattin GÜRKAN ile Sayın Öznur ÇALIK'I çatıştırıp ortadan başka bir aday çıkarmak istiyor olabilir mi!?. Bunun üzerinde biraz durmanızı istiyorum.
Malatya'ya Bakanlık verilirken aynı olayı yaşamadık mı!?.

Kamuoyunda bazıları diyorlar ki; Yarış, Sayın GÜRKAN ile Sayın ÇALIK arasında geçiyor.
Öyle varsayarsak, şu soruları sormamız gerekmez mi!?;
. Sayın Öznur hanımın bir gün belediyecilik tecrübesi var mı!?.
. Peki Öznur hanımdan 40 kat fazla tecrübeleri olan başta Sayın Selahattin GÜRKAN ve onlarca kişi var mı!?.
. Selahattin GÜRKAN'I Öznur hanım ile değiştirmenin esprisi ve artısı var mı!?.
. Sayın Çalık aday olursa Ak Parti daha fazla oy alacak mı!?.
. Ak Partinin Sayın GÜRKAN ile kaybetme ihtimali var mı!?.

Şimdi size Sayın Cumhurbaşkanımızın Malatya ve Sayın Selahattin GÜRKAN ile ilgili depremden kısa süre önce söylediklerini hatırlatmak istiyorum;

"Türkiye'de belediyeciliği görmek istiyorsanız Malatya'ya gidin"

Peki dün bunları söyleyen bir Cumhurbaşkanı, bugün Sayın Selahattin GÜRKAN'I alıp yerine belediyecilik tecrübesi olmayan birini aday gösterir mi!?.
Sayın Başkan başarısız mı!?.
Hataları, eksikleri, sevmediğiniz yönleri olabilir. Ama genel itibariyle Sayın GÜRKAN Malatya için ne yapmadı!?.
Depremde yıkılan bir yerin müsebbibi Sayın GÜRKAN'DIR diyecek bir enkaz var mı!?.
Rant uğruna imar verdiği tek bir bina var mı!?.
Kendi döneminde Battalgazi'de yapılıp depremde yıkılan yer var mı!?.
Yeşilyurt'un yeni yapıları yerle bir olmuşken, Battalgazi dimdik ayakta değil mi!?.
MASKİ Genel Müdürü Sayın Mehmet MERT gibi bu şehrin değerini, emektarını kurtların elinden alıp Malatya'ya yeniden kazandırmadı mı!?.
Mehmet bey! Keşke Malatya'da sizden 3-4 kişi daha olsaydı demeyen Malatya'da bir Belediye Başkanı var mı!?.

Malatya için gece gündüz mücadelesine şahit olmasaydık, bu şehir için gözyaşlarına şahit olmasaydık, Malatya’nın hafızasını koruyarak bu şehri asli kimliğiyle, mazisine uygun yeniden inşa edeceğiz mücadelesini görmeseydik, biz de hadi derdik!.

Peki bütün bunlara rağmen Başkanı kim ve neden değiştirsin!?..

Evet, Malatya'da gecikmeler var, yıkımlar istediğimiz seviyede değil, ama bunların hiç birisinin belediye ile alakası yoktur. Tamamen Çevre ve Şehircilik Bakanlığının uhdesinde olan işler bunlar.

O zaman Malatya için yeni bir macera aramaya gerek var mı!?.

Bu şehrin yeniden imarı ve önümüzdeki beş yıl için Malatya’da son Belediye seçiminde Ak Partiye oy verenlerin hepsi, diğer partilerden de hatırı sayılır bir ekseriyet, tecrübeli başkan Sayın Selahattin GÜRKAN'IN devam etmesini istiyor, yeni bir (rant) tayfasının bu süreçte oluşmasını istemiyor.

Ayrıca değişim, Öznur hanım ve Başkan GÜRKAN'IN arasında kızışan yarış sonunda muhtemel üçüncü bir taraftan çıkacak aday ile olacaksa, göç etmiş olanlar bu şehre dönmesinler, kalanlar da göçe hazırlık yapsınlar!..

Doğruları ve ileride olabilecekleri bugün yazmaz ve söylemezsek, yarın söylenecek sözün veya yazacak kalemin hiç bir kıymeti olmayacaktır...

Fi Emanillah.
Ebuzer AYDIN

"Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni"