MASKİ artık mert ellerde!
30 Ağustos 2021, Pazartesi 09:17Adı; Mehmet MERT…
Ömründen çeyrek asır vererek Malatya'ya hizmet ettikten sonra, nazara gelen biri gibi, bir sabah kalktığında, yolsuzlukla itham edilmişti!. Ne olduğunu bilmediği, anlamadığı bir şekilde ihaleye fesat karıştırmakla anılmış ve hemen apar topar görevden uzaklaştırılmıştı!.
Dünyadaki tek serveti; dürüstlüğü, onuru ve şerefi olan bu insan, bir anda kamuoyuna, halkın hakkını yemiş biri olarak basın ve medya aracılığıyla da ilan edilmişti.
Ne yapacağını bilemiyordu. Başkanım, benimle konuşun. Varsa bir usulsüzlük benimle ne alakası var!?. İhaleyi ben mi yaptım? dediğinde, patron dinlememişti bile!. Üstelik kameraların karşısına geçip, yanlış yapan babam bile olsa affetmem, demişti. Vatandaş ise onu başkanın prensi biliyordu. Kendisiyle ilgili böyle konuşuyor ve şiddetin dozunu arttırıyorsa, bu işte büyük bir sorun vardı demek!. Adam hiç sağ kolunu keser miydi, diye düşünmüyor değillerdi!?.
Memleketin en dürüst, en namuslu, en çalışkan ve en güvenilir insanı bir anda kendisini birilerinin kurduğu darağacında bulmuştu!.
Ne yapacaktı ki!?. Ailesine, çocuklarına, dostlarına, emrinde çalışan yüzlerce insana, bugüne kadar tanıdığı binlerce kişiye, işlerini gördüğü on binlere, tanıyan yüz binlere ne diyecekti!?.
Zemheride köyün köpekleri tarafından saldırıya uğrayan kişinin taş almak için yere eğildiğinde, toprağa donarak yapışmış taşları alamaması sonucu,
"Ne yapayım, köpekleri ortalığa salmışlar, taşları yere bağlamışlar!" dediği gibi, ortada kalmıştı!.
Ailesi, arkadaşları, dostları, çalışanları onu iyi tanıyordu. Ya tanımayan, televizyon ve gazetelerde görüp vay beeee diyen yüz binlere ne diyecekti!?. Onlara kim söyleyecekti suçsuz olduğunu!?.
Olup bitenlere kimse bir anlam veremiyordu. Belki de inanmıyorlardı, ama bir de bu işin acabası yok muydu!?.
Sap ile saman, elma ile armut birbirine karışmıştı artık. Olsun, onu karıştıranlar da bilir ki, bir gün ayıracak birisini Allah gönderiverir!. Belki de bu hamle, siyasi etkinliği olan bir gurubun, kamuoyunda siyasi sonu olacaktı!. Ama birileri bir şeyler yapmıştır ki, bir gece yarısı bu operasyon çekiliyordu!.
Birilerinin kulağına bir şey mi fısıldandı!?. Müfettiş mi gelecekti ne!?. Ankara'dan soruşturma mı olacaktı ki!? Kimse bir şey yapmadan biz hırsızı bulduk, gereğini yapıyoruz mu diyeceklerdi!?.
Kafamda dönen bin bir soru zinciri. Ama yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal misali, her iki taraf da iyi tanıdığımız, inandığımız, güvendiğimiz, oy verdiğimiz kişilerdi. Başına yemin edebilirdik. Bir anda büyük balık küçük balığı mı yiyor diyecektik!?. Hâlâ içimden geçen, bu işin birinci failinin Sayın Ahmet ÇAKIR değil, başkasının olduğudur. Ama neticede bu mağduriyet onun eliyle gerçekleşmiştir!.
Şimdi bu fesat karışan ihaleyi yapanlar nerede!?.
Nerede bu işlerin hepsini çevirenler!?.
Nerede başkasının şerefi üzerine kahramanlık türküleri yakanlar!?.
Nerede kahraman olmak isteyenler!?.
Bir anda söndü gitti hepsi. Malatya tek vücut, tek bilek oldu ve Ankara'ya mesaj verdi. Ya değiştirirsiniz, ya değiştirirsiniz!...
Sanki bu kartopu yuvarlanıp çığ olmuş, bu çığın altında da bir kesim kalmıştı!.
Derken Ankara'da Büyükşehir Belediye Başkan adayı belli oluyordu. Cumhurbaşkanı, Selahattin GÜRKAN dediğinde Ankara'da da, Malatya'da da yer yerinden oynuyordu!.
Bu sevinç çığlıkları, aday olandan ziyade giden zihniyete idi…
Devam eden dava; hakimleri, savcıları, bölge idare mahkemelerini bile hayretler içerisinde bırakmıştı!.. Bu davanın sanığı bu adam olamaz demişti adaletin sesi!.
Bu tezgâh yargı yoluyla kurulmuş, yine yargı yoluyla da bozulmuştu. Davaya bakan hâkim, adil karar veremeyeceğini bildiği için önceden tayin istemişti.
Belediyede bu onursuzluğa kalkan eller, dışarıda Mehmet Bey hakkını helal et, mecbur kaldık diyerek günah çıkarmışlardı. Allah da sizden çıkarsın hemi!?. Burası kilise mi ki, günah çıkartıyorsunuz!?. Hiç mi onur ve şerefiniz yoktu ki bu insanın başına bunca işi getiren ellerinizi bu yalana kaldırdınız!?.
Nitekim gün geldi, devran döndü, doğru ile yanlış birbirinden ayırt edildi. Ba'da harabı Basra'da olsa, hak ve adalet yerini buldu...
Teşekkürler, şaşmayan adalet terazisi.
Teşekkürler Başkan Selahattin GÜRKAN!.
Teşekkürler, Mert olanı yalnız bırakmayan dostlar!.
Teşekkürler Malatya kamuoyu!.
Nerede kalmıştık dedi ve kaldığı yerden hizmete devam etti. Malatya'nın her karışında ayak izi olan Mehmet MERT, şimdi de MASKİ Genel Müdürlüğüne getirildi. Hayırlı olsun. Fazlasıyla hak etti. 30 yıldır Malatya'ya hizmeti onur sayan Mehmet MERT, bu görevi de en iyi şekilde ve tüm zamanlardan daha iyi îfa edecektir.
Şimdi akılda şu kaldı;
Mehmet MERT neden hedef şeçildi!?.
O gün kalkan müfteri eller ve bütün bunları yapanlar şimdi nerede!?.
Varsa yolsuzluk, yapanlar kimlerdi!?...
Fi Emanillah.
Ebuzer AYDIN
“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”