MASTÖB Bayrağını kim devralacak?
26 Ekim 2014, Pazar 21:59Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal'ın vefatıyla birlikte Malatyalıların adının pek az okunduğu yıllara gelmiştik. Artık eskisi gibi “Malatya, Malatya bulunmaz eşin” türküsü çalınmaz olmuş, Malatyalılar ülke yönetimindeki söz sahibi konumlarından birer birer uzaklaştırmıştı. Yapılan yanlış tercihler, aile içi sayılacak garip kavgalar ve siyasi farklılıklar sebebiyle Malatyalılar ülke yönetiminden birer birer el çektirilmişti. Ne siyasi kadrolarda ne de bürokraside Malatya ismi okunmaz olmuştu. Malatya'nın çeşitli isim ve şartlarda kurulmuş sivil toplum kuruluşlarının her biri başka bir yana çekiyordu Malatyalıları ve Malatyalı olma bilincini. Köy dernekleri ayrı, ilçe dernekleri ayrı kültür-sanat-eğitim amaçlı kurulanlar ayrı telden çalıyor, her biri ayrı bir yöne hareket etmeye çalışıyordu. Sivil toplum kuruluşlarının başında bulunanlar kendi siyasi görüşlerini benimseyenlerle ayrı, farklı siyasi görüşleri benimseyenlerle ayrı danslar tutturma telaşına düşmüştü. Her kafadan bir ses çıkıyor, bu laf kalabalıkları arasında İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşayan hemşerilerimiz diğer il temsilcilerinin yanında sığıntı oluyordu.
MALATYA'NIN ÇATI KURULUŞU OLMA YOLUNDA İLERLİYORDU
Malatya'nın sivil toplum kuruluşlarının bir çatı altında toplanması fikri o zamanlarda ortaya atıldı. Malatya'nın derdiyle hemhal olan küçük bir grup başladı çalışmalara. Fikir alışverişleri ve küçük toplantılar sonucunda Malatya Sivil Toplum Örgütleri Birliği (MASTÖB) kuruldu. Hayli iddialı bir kuruluştu bu. Tüzüğüyle çok geniş bir alana hitap ediyor, Malatya'nın derneklerini, federasyonlarını, konfederasyonlarını, kurum ve kuruluşlarını kendine üye yapabiliyordu. Hatta ferdi olarak üyelik de söz konusuydu. Hayli geniş bir katılım olmuş, zamanla MASTÖB çatısı altında 250'nin üzerinde kuruluş toplanmıştı. İstanbul merkezli olması sebebiyle İstanbul'daki Malatyalılar tarafından yakından takip ediliyor, ancak Malatya'da pek adını sanını duyuramıyordu. İsminin duyurulmasını bir kenara bırakırsak, her şey gayet güzel gidiyor, bir iki çatlak sesin haricinde kimse halinden şikayet etmiyordu.
BAŞKAN VE YÖNETİCİLER, MASTÖB'Ü SİYASİ EMELLERİ İÇİN BASAMAK YAPMAK İSTEDİLER
Zaman içerisinde kurucu yönetim değişti başka bir genel başkan ve başka bir yönetim işbaşına geldi. Yaptığı icraatlar sorgulanır, ettiği sözler yalanlanır oldu. Yönetim kurulunda bulunanların bir siyasi partiye ayrıcalık yaptığı ve o siyasi partide istikbal aradığı iddiasıyla bazı dernek ve gruplar MASTÖB'den ayrılmaya başladı. Kırgınlıklar ve küskünlükler yaşandı. Başta Arapgir ve Arguvan dernekleri MASTÖB'ü terk etti. Bunu sebebi olarak da iktidar partisinde siyasi ivme peşinde olan veya nemalanan insanların, kendileriyle aynı ideolojiye sahip olmayan insanları ötekileştirmesi olarak gösterildi. Yani “İktidar partisi ve diğerleri” şeklinde yapılan tasnifle ortak paydamız olan Malatyalı özelliği rafa kaldırmıştı. İddialar ve yapılan açıklamalar sonucunda MASTÖB yeni bir seçime gitti. Bu seçimde Bekir Alyüz ve ekibine görev verildi.
OLUMLU İŞLERE İMZA ATILDI
Bekir Alyüz'le birlikte MASTÖB büyük bir atılım yapmaya başladı. Öncelikli olarak birliğe küsen dernek ve gruplar geri getirildi. İstifa edenlerin geri gelmesi ve oluşturulan sinerjiyle olumlu işlere de imza atıldı. Daha önce küçücük İşhanı odalarında faaliyet yürüten MASTÖB şimdi çok büyük ve ferah bir yerde Malatyalılara hizmetine devam ediyor. Daha çok sözü dinlenen daha çok gündemde yer bulan bir kuruluş oluyordu.
ANAVATANINDA DA TANINMAYA BAŞLADI
MASTÖB Genel Başkanı Bekir Alyüz'ün yaptığımız haber, yorum ve analizlerimize duyarsız kalmaması olumlu işleri de beraberinde getirdi. Alyüz'ün, Malatya Time vitrininden kamuoyuna ve yöneticilere gönderdiği mesajlar dikkate alındı. Olumlu işler yapıldı. Her ne kadar bazı kötü niyetli veya menfaat odaklı kesimler tarafından suiistimal edilse de MASTÖB şu anda anavatanı Malatya'da bilinen ve dikkate alınan bir kurum haline geldi. Sözün burasında küçük bir anekdot aktarmak isterim. Malum olduğu üzere haber ve yorumlarımızı SMS'lerle kamuoyuna duyuruyoruz. Bu SMS'lerin ulaştığı Malatyalı bir kardeşimiz, MASTÖB'le ilgili birkaç SMS'imiz gidince bana sordu:
-Murat bey, MASTÖB nedir?
- MASTÖB iki hususiyet üzerine kurulmuş bir platformdur. Birincisi, Malatyalı kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlayarak bir sinerji oluşturmak, ikincisi de Malatya'nın, Avrupa Birliği hibe fonlarında istifade etmesi için projeler üretmektir.
Cevabım üzerine bu kardeşimiz;
-Öyle mi? MASTÖB kelimesini, otobüs firmasının ismi zannetmiştim.
Demişti. Benzer bir soruyu aynı günlerde bir doçent arkadaşımızdan da işitmiştim. Çok şükür o günler gerilerde kaldı. Artık MASTÖB'ü sadece Malatyalılar değil ülkemizin hemen her köşesinden insanlar tanıyor, biliyor.
GİDENLERİN DEVAMI OLABİLİRLER Mİ?
Bekir Alyüz ve ekibi MASTÖB yönetimine geldiği günlerde, eski yönetimin devamı veya uzantısı olduğu yönünde bazı şüphelerim vardı. O zamanlarda “MASTÖB'e virüs bulaştı!..” başlığıyla yaptığım analizle Alyüz yönetiminin karşısında durmuştum. Sonrasında ise söz konusu analizimde hatalı olduğumun farkına vararak, Sayın Alyüz'le bazı müşterek mücadeleler içinde kendimi buldum.
HIZLI TRENİN TARİHİNİ ÖNE ALDIRDIK
Bu müşterek mücadelelerimizden biri, hızlı tren konusunda Malatya'nın by-pass edilmesine karşı çıkışımızdır. Hızlı trenin Malatya'ya 2023'te getirilmesi planlanıyordu. Yaptığımız haberler ve Bekir Alyüz'ün bulunduğu ortamlardaki çıkışları sonuç vermiş tarih 2015'e çekilmişti. Dönemin Başbakan'ı Recep Tayyip Erdoğan tarafında onaylanan bu işte Malatya Milletvekilimiz sayın Ömer Faruk Öz'ün de payı vardı.
ŞEKER FABRİKASI ARAZİSİNE DURDURMA KARARI
Yine Bekir Alyüz'le sonuç aldığımız bir konu da Şeker Fabrikası meselesidir. Şeker Fabrikası arsasının satışının durdurulmasında da katkımız oldu. Hakeza yeni yapılan stadın kapasitesiyle ilgili eleştirilerimiz ve oluşturduğumuz kamuoyu tepkisi mevcut inşaatın planlarında tadilat yapılması isteklerini de beraberinde getirdi. Halen bununla ilgili tartışmalar hatanın telafi edilmeye çalışılmasıyla sürmektedir.
BORÇSUZ BİR ŞEKİLDE KONGRE HAZIRLIKLARI YAPILIYOR
MASTÖB, Bekir Alyüz yönetimiyle, iktidar partisinin bir şubesi olmaktan çıkmış; siyaset üstü bir hareket haline gelmiştir. Malatya'nın menfaatlerini koruyan ve bu hususta gerekli mücadeleyi veren bir kurum olmuştur. Bekir Alyüz'le birlikte, kira borçlarından dolayı icralık olmuş MASTÖB gitmiş, yerine 400 metrekarelik mülkiyeti olan MASTÖB gelmiştir. Şu anda o mülkün değerinin 1 milyon lira değerinin olduğunu hatırlatmak isterim. Yani borç batağındaki MASTÖB, borçsuz bir şekilde kongreye hazırlanmaktadır. Tabi şunuda burada belirtmek isterim; MASTÖB'ün yakaladığı bu ivmenin arkasındaki asıl kahramanlardan nazarı dikkatime çarpan MASTÖB genel sekreteri Hüseyin Memiş'tir. Bu tesbitime vereceğim cevap şudur " Yiğidi öldür, hakkını yeme!.."
ESENLER ŞUBE GİBİ DEĞİL…
Tabii MASTÖB'ü anlatırken olumlu yönlerini görmenin yanı sıra olumsuzluklarını da anlatmamız gerektiğini düşünüyorum. MASTÖB'deki olumsuzluk örneği Esenler Şubesi'dir. Çünkü, Bekir Alyüz'ün hassasiyetlerinden uzak hareketlerde bulunmaktadırlar. Bekir Alyüz'den önceki yönetim sırasında Ramazan Etkinlikleri adı altında yapılan Malatya'lılar gecesinde yapılan hatalar, Bekir Alyüz döneminde de devam etmiştir. Esenler'de gerçekleştirilen Malatya'lılar Gecesi, Bekir Alyüz'e yapılan bir ayıptır. MASTÖB gecesi, iktidar partisinin miting meydanına çevrilmiştir. O geceden Malatyalılar değil, Esenler Belediye Başkanı kârlı çıkmıştır.
AK PARTİLİ MALATYALILARIN PLATFORMU!..
Esenler Şubesi'ni sadece bu olayla suçlu ilan etmiyorum. Bir başka örneği de vereyim. Geçtiğimiz aylarda MASTÖB Esenler Şube Başkanı Aziz Damar ve yanındaki heyet Ankara'ya bir gezi düzenledi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık ve akabinde kerhen TBMM İdare Amiri ve Malatya milletvekili Ömer Faruk Öz ziyaret edildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Bağımsız İstanbul Milletvekili hemşerimiz İhsan Barutçu ile idari ve mali işlerden sorumlu başkan olan hemşerimiz Hasan Adak ise es geçildi. Bekir Alyüz'ün bütün siyasi partilere aynı mesafede olduğunu anlatmasına rağmen yapılan bu ziyaretler, dikkatli gözlerden kaçmadı. Aynı heyet akabinde AK Partili Pütürge Belediyesi'ni ve Battalgazi Belediyesi'ni ziyaret etmiştir. Bu ziyaretler, “MASTÖB Esenler Şubesi AK Partili olan Malatyalı hemşerilerimizin oluşturduğu bir siyasi platformdur” mesajını vermiştir. Nitekim, Esenler Şube Başkanı Aziz Damar şu anda Ak Parti'de aktif siyasetine devam etmektedir.
YAĞDANLIKLARINI GÖRÜNCE DÜNYAYI UNUTUYORLAR
Esenler Şubesi'nin yaptığı ayrımcılığa bir başka örneği de şahsımla ilgili olan bir olayla vereyim. Elinde kamera veya fotoğraf makinesi taşıyarak, bulunduğu ortamın soytarısı olmaya namzet gazeteci müsveddelerini bilen bilir. Böyle tiplerden hazzetmediğim için onlardan uzak dururum. Bulunduğum mekan neresi olursa olsun üç kuruşluk menfaat için 100 takla atan bu tipler konusunda çevremi uyarırım. Benim bu uyarılarım, gazeteci olduğunu iddia edenlerin gazıyla çalışan bazı başkan ve yöneticileri rahatsız eder. Bu rahatsızlıklarını açık açık söyleyemedikleri için dolaylı yollara başvururlar. Esenler'de yapılan hiçbir etkinliğe Malatya Time çağırılmamıştır. Dolayısıyla ben de bu etkinliklere katılmamışımdır. Hasıl-ı kelam “Kaba demir satılan çarşıda, antika eser değerini bulmaz”
BEKİR ALYÜZ SONRASI!..
Sadece Malatya'nın menfaatini düşünen ve ideolojik oluşumlardan hassasiyet ile uzak duran MASTÖB Genel Başkanı Bekir Alyüz önümüzdeki dönem aday olmayacak. Peki bu bayrağı kim alacak?
Şu anda bildiğim kadarıyla iki aday var; Bunlarda biri yeni Malatyaspor'un başkanı Adil Gevrek, diğeri ise Emekli Vali Mustafa Malay'dır.
BİR KOLTUKTA BİRKAÇ KARPUZ OLMAZ!..
Kanaatimce Adil Gevrek, aday olursa sayın Malay geri çekilecektir. Fakat her iki aday hakkında çeşitli endişelerim var. Adil Gevrek'e an itibarıyla Yeni Malatyaspor emanet edilmiştir. Maşallah iyi de gidiyor. “Adil Gevrek'in MASTÖB'e aday olması, Yeni Malatyaspor'daki başarısını sekteye uğratır mı?” sorusuna cevap aradım. Aklıma mazideki bir örnek geldi; Hikmet Tanrıverdi, aynı anda hem MASTÖB'ün hem de ITKIB'in başkanıydı. Durum böyle olunca yapılan MASTÖB toplantılarına katılamıyordu. Haliyle MASTÖB rutinin dışına çıkamıyordu. Sonuç olarak günümüze gelip Adil Gevrek'in de böyle bir durum yaşaması ihtimalini düşünüyorum. Yeni Malatyaspor için zamanını, işini, aşını feda eden Adil Gevrek, MASTÖB'e zaman ayırabilecek mi? Herkesin müsait olduğu hafta sonu futbol takımının maçları ve yapılması gereken işlerinin yoğunluğu Adil Gevrek'in tam mesai verememesine sebep olacaktır. Eğer iki görevi birden ifa etmeye kalkışırsa birinden feragat edecek yerine ikinci başkanını gönderecek. İşte asıl irdelenmesi lazım gelen konu şu; ikinci başkan kim olacak?
MALAY, GEVREK GİBİ YUMUŞAK BİR YAPIYA SAHİP DEĞİL
Emekli Vali Mustafa Malay'la ilgili endişem ise mesleki hastalık olarak gördüğüm “Ben valiyim arkadaş, her isteyen benimle oturup laf edemez” tarzında bir yaklaşım sergileme ihtimalidir. Benim ki belki bir paranoya veya uçuk bir fikir olarak görülebilir. Ama hali hazırda Malatya'nın bir ilçesinde belediye başkanlığı yapan “Ben valiyim arkadaş, her isteyen benimle oturup laf edemez” edasıyla insanlardan uzak duran bir örnek var. Mustafa Malay hususunda her ne kadar bu tarz endişelerimiz olsa da, Malay'ın gelmesine ziyadesiyle karşı çıkacak tek kesim Esenler grubu olacaktır. Çünkü Sayın Malay, Adil Gevrek gibi yumuşak bir yapıya sahip değildir. Durum böyle değilse de şahsi kanaatim bu yönde. Bu husus başarının gelmesi adına nitelik ve ehliyet mihengine vurulan Esenler camiasının bir çoğunun sınıfta kalmasını da beraberinde getirecektir.
Görelim Mevlâm neyler, neylerse güzel eyler.