MTSO’da ne olmalı, ne olmamalı?
12 Ocak 2017, Perşembe 11:37MURAT ÇETİN
Önümüzdeki Şubat veya Mayıs ayında yapılması planlanan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) seçiminin Eylül ayına sarkma olasılığı ortaya çıktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki Anayasa Değişikliği oylamalarının gidişatına bakılırsa ülke olarak önümüzde bir referandum süreci var. Hal böyle olunca MTSO seçimleri de Eylül'e sarkacak gibi görünüyor.
Henüz seçim tarihi netleşmemiş olsa da adayların isimleri kulislerde dillendirilmeye başladı. Adayların mevcut başkan Hasan Hüseyin Erkoç, MÜSİAD Malatya Şubesi Başkanı Mehmet Balin ve MTSO Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Ata Sadıkoğlu olduğu gelen bilgiler arasında. Bu isimlerden hiçbiri resmi olarak aday olduğunu açıklamış değil. Sadece MÜSİAD Malatya Şube Başkanı Mehmet Balin, önceki gün benzer bir açıklama yapmış, seçimle ilgili bir ekip çalışması içinde olduklarını belirterek, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi'nin müşaviriyle bir görüşme gerçekleştireceğini aktarmıştı. Kendisine bir görev verilirse hayır demeyeceğinin de altını çizmişti. Kulislerde isimleri geçen diğer isimlerden net bir açıklama şu ana kadar gelmiş değil.
MTSO'DAKİ ELEŞTİRİLEN KONULAR
Seçimde kimin aday olacağından ziyade bugünkü durumla ilgili birkaç konuya değineyim. Öncelikli olarak mevcut eleştirileri sıralamak isterim. Mevcut yönetimdeki bazı çatlak sesleri daha önce dile getirmiştik bu satırlardan. İddia edildiği sıralarda hayli ses getiren bir konu vardı hatırlarsanız. Eski Genel Sekreter Erkan Gölgeli'nin görevden ayrılmasıyla ilgili darp iddiaları vardı. Son olarak, bu iddialarla ilgili yasal sürecin devam ettiğini biliyorum. Şu anda MTSO'nun genel sekreterlik koltuğunu vekaleten Abdullah Duran işgal ediyor. Aradan geçen bunca zamana rağmen bu koltuk halen boş durumda sizin anlayacağınız.
MTSO'nun eleştirildiği bir başka konu ise, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi olduğu halde, sunulmuş bir projenin olmaması. Malatya'yla ilgili hemen hemen bütün konulara özel bir hassasiyet gösteren Bakan Bülent Tüfenkçi'ye MTSO tarafından ulaştırılmış bir projenin olmaması en büyük olumsuzluktur bana göre.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)'nün 15 Temmuz'daki hain kalkışması akabindeki gelişmelerde gündemdeki tazeliğini koruyor. O süreçte MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç'un bazı üyeleri arayarak “FETÖ'cülerle çekilmiş fotoğraflarınız var” diyerek istifa talebinde bulunduğu öne sürülmüştü. Aranan o üyelerden bazılarının da “Bizim FETÖ'cülerle fotoğraflarımız olsa bile sizin de var.FETÖ'cülerle birlikte fotoğrafı olan sadece biz değiliz siz de varsınız” şeklindeki tepkiler aldığı iddiaları da gündemi bir hayli meşgul etmişti.
MTSO'yla ilgili eleştirilerin bir diğer maddesi de, üyelerin gelişip büyümesini sağlayacak herhangi bir çalışmanın yapılmamış olmasıdır. Bununla ilgili eleştiriler Meclis toplantılarında da birçok kez gündeme getirilmişti. Aday olması muhtemel Oğuzhan Sadıkoğlu, geçtiğimiz aylarda Meclis toplantısında Balıkesir'in Bigadiç ilçesi örneği vermişti. Bigadiç'in Ticaret ve Sanayi Odası'nın yaptığı çalışmalardan örnek vermişti Sadıkoğlu ve eklemişti: Bigadiç Ticaret ve Sanayi Odası elektrik firmalarıyla anlaşıyor, kargo firmalarıyla anlaşıyor üyelerine daha ucuz elektrik ve lojistik desteği sağlıyor. Üyelerini yurtdışı fuarlara götürüp onların ufkunu açıyor, yeni pazarlar keşfetmesini sağlıyor” Sağdıkoğlu'nun bu örneğinin ardından verdiği başka bir örnek ise MTSO'nun çalışmalarının daha fazla sorgulanmasını sağlamıştı.Konya ve Antep Ticaret ve Sanayi Odaları'nın Avrupa Birliği fonlarından ciddi paralar aldığını söyleyen Sadıkoğlu, “MTSO hiçbir proje üretmemiştir. Farklı birimler oluşturulmuyor. İnsanların hukukla veya maliyeyle ilgili birimlerden yardım alması gerekiyor. Maalesef bu birimler bizde yoktur. Mesela Ticaret ve Sanayi Odamızın yeterli ve etkin bir 4 yıllık eylem planı yok. Bizim MTSO'nun eylem planında “Valiyi ziyaret ettik-Vali bizi ziyaret etti”, “Belediye başkanını ziyaret ettik-Belediye başkanı bizi ziyaret etti” sözlerinden başka bir şey yok. Bakın yönetim kurulunun da görev dağılımı yok. Sadece Sami Payza'nın söylemleri var.” şeklinde eleştiriler yöneltmişti.
MTSO'DA OLMAYAN VE OLMASI GEREKENLER
Yazımızın burasına kadar MTSO ile ilgili eleştirileri dile getirmeye çalıştım. Bu sözlerin üzerine başka şeyler de ilave edilebilir ancak herhangi bir ticaret ve sanayi odasında olması gerekenlerle ilgili bilgi versek daha verimli bir yazı olacağı kanaatindeyim.Herhangi bir ilin ticaret ve sanayi odasında olması gerekenleri dilimiz döndüğünce kalemimiz erdiğince anlatalım.
Ticaret ve sanayi odasının bulunduğu ilin potansiyelinin belirlenmesi hususunda çalışmalar yapması gerekiyor. O ilin neyinin o ile iyi geleceğini belirlemesi ve o çerçevede projeler hazırlanması için çalışmalar yapılmalı. Bir bakkal dükkanını işletiyor gibi birkaç kişiyle değil, dünya çapındaki bir holdingi yönetiyor gibi hareket edilmeli. Gaziantep'in halıyla, Kahramanmaraş'ın tekstille anılmasının en büyük sebebi o illerin ticaret ve sanayi odasının başarılı çalışmalarıdır. Gaziantep'te halıcılıkla ilgili ticaret ve sanayi odasının fizibilite çalışmaları var. Bu çalışmalara bakarak tüccar veya sanayici yatırım yapıyor. Kahramanmaraş'ın tekstille ilgili fizibilite çalışmaları var. O fizibilite çalışmalarına bakarak tüccar veya sanayici Kahramanmaraş'a yatırım yapıyor. Bu tür çalışmaları, öyle 1'le veya 2'yle sınırlamamışlar, 10 hatta 15 tane proje hazırlanmış. Bu projeler ışığında fizibiliteler ortaya konulmuş, tüccar ve sanayicinin istifadesine sunulmuş. Malatya özelinde baktığımız zaman da Malatya'nın neye ihtiyacının olduğunu ve nelerle kalkınabileceğinin bir çalışması yapılması gerekiyor. Plastik organize sanayii mi, tekstil organize sanayii mi yoksa tarımsal organize sanayii mi, önce bunun kararının verilmesi lazım. Bu saydıklarımın üçü de olabilir. Biliyorum ki Malatya'nın bunlardan daha fazlasını kaldıracak gücü ve potansiyeli vardır. Sonuçta ne yapılacaksa bununla ilgili 10 tane 20 tane proje hazırlanmalı.
BİRKAÇ TANIŞLA İŞ YÜRÜMEZ
Gerçek bir ticaret ve sanayi odası, dünyaya entegre bir şekilde çalışır. Vizyonunu geniş tutarak üyelerinin gelişmesini ve büyümesini sağlar. Bunun için de sürekli projeler üretir veya ürettirir. Birkaç kişiyle, birkaç tanışla iş görmeye veya gördürmeye kalkışırsanız, değil ticaret ve sanayi odasını, küçük bir bakkal dükkanını bile idare edemezsiniz. Hadi dünyaya entegre olmayı da geçtik, İstanbul, Ankara veya diğer şehirlerde yaşayan Malatyalı işadamlarını görün. Gidin onların yanına hatta onları davet edin buraya, birer tane plaket vererek onore edin. Ardından da Malatya'nın nasıl geliştiğinden veya neden gelişemediğinden bahsederek, onlardan yatırım sözleri almaya çalışın.
BAKANLIK FIRSATI NİYE DEĞERLENDİRİLMİYOR
Bakın Malatya'nın elinde şu anda çok büyük bir güç var. Gümrük ve Ticaret Bakanı bir Malatyalı. Daha birkaç ay öncesine kadar Malatya'da yaşayan ve Malatya'nın sorunlarıyla hemhal olan bir insandı. Şu anda bile herhangi bir seyahatinde Malatya'ya uğramadan gitmiyor. Yani elini ayağını Malatya'dan kesmemiş bir bakanımız var. Şimdi ülkemizin gümrükleri ve ticareti Bülent Tüfenkçi'den soruluyor. MTSO'nun tam da kalemi yani. Ticaret ve gümrük, alın elinizde müthiş bir fırsat var. Bu fırsatı değerlendirmek adına projeleri bakanlığa yağdırmanız gerekirken, kabuğunuza çekilmiş gibisiniz. En azından Gümrük ve Ticaret bakanımızdan bir fuar alanı istediniz mi?
TOBB'DA KAÇ KİŞİYLE TEMSİL EDİLİYORUZ?
Aklıma gelmişken sorayım, “MTSO'daki yönetici veya üyelerden herhangi birinin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)'nin komisyonlarında aldığı görev var mı? TOBB'un 280 tane komisyonu bulunuyor. Bu komisyonlarda illerin hatta ilçelerin odalarından insanlar temsil ediliyorken, MTSO'dan kaç kişinin görevli olduğunu merak ettim.