ÖZNUR ÇALIK KAPANMADI...
01 Ocak 2018, Pazartesi 20:01
"VALİ"NİN "KRİPTO" OLDUĞU NASIL TESCİLLENİR?
Bir düşünün, gazetecinin biri “Vali kripto olursa” başlıklı bir yazı yazsa. O Vali'de o gazeteciyi “mahkemeye” verse... Ve o gazeteci ilk mahkemede “beraat” etse ne olur? Cevabı size bırakıyorum.
KİN VE HASEDİNLE ÇATLAYASIN...
Geçmişte yapılan akademik bir yarışa doymayan; “Büyük makamı işgal eden küçük bir insan(!)” "kaldı yadımda"...
Duydum ki “Yazarlık(!)” bahanesiyle onca masraf da ederek; kinini kusmaya başlamış...
“FETÖ''nün en güçlü olduğu dönemde onlardan “nemalanmak” için her türlü imkanı illegal bir şekilde terör örgütünün önüne seren bu “yazarmüsveddesi”; en dişli rakibini ise “kıdemini” kullanmakla itham etmiş.
Öyle ki adeta; “namussuzun, namusluya namus dersi vermesi” misali; haddini aşmış...
Ey “yazar(!) müsveddesi”; senin için temennim “Kin ve hasedinle çatlayasın...”
"YENİ İL BAŞKANI, ESKİ VEKİL"
Malatya'da bir muhabbet esnasında “Eğer AK Parti İl Başkanı Hakan Kahtalı görevden alınırsa, yerine kim gelir?” şeklinde bir sual ile karşılaştım. Birkaç isim belirtmekle birlikte cevabım şu şekilde oldu: “Kanaatimce; Hakan Kahtalı görevine devam edecektir. Eğer devam etmezse; Ağabey kıdeminde olan eski bir vekil, “Yeni il Başkanı” olabilir”
ÖZNUR ÇALIK KAPANMADI...
Bazı gazeteler şu şekilde başlık attı: “AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık Kapandı!”.
Bu haberden hoşnut olmayan "solak gazeteler" ise attıkları başlıkların başına “AKP” vurgusu yaparak memnuniyetsizliklerini hissettirmeye çalıştılar. Öyle ki bazı "solaklar" Öznur Çalık'ın kararından döneceğini ima edip şu şekilde bir yorumda da bulundular: “AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık; Başbakan Binali Yıldırım ile yaptığı Suudi Arabistan ziyaretinden sonra, örtünmeye karar vermiş... Aklıma bir an Rıfat Sait'in eşi geldi. Rıfat Sait; AKP'den tekrar vekil seçilemeyince, eşi Sevilay Sait “aniden” açılmaya karar vermişti! Örtünmek bu işin “fıtratında” var...”
Yani; "solak gazeteciler"; “bekleyin görün, bu kapanma hadisesi İslami hassasiyetten değil, belki siyasetin bir parçası” derken; "muhafazakar" cenah ise “Kapandı” diyerek sanki "Gayri Müslim" birinin hidayete ermesi gibi yanlış bir ima oluşturdular. "Solak"ların samimiyetine zaten inanmadığımı burada belirtmek isterim. "Muhafazakar" cenaha ise şu inceliği hatırlatmak isterim: Öznur Çalık “kapanmadı”; sadece “başını kapattı...” Çünkü; tesettür, sadece "başını" kapatmak değildir…
ALİ KABAN'A KUMPAS KURULMUŞTU...
23 Aralık 2010 yılında FETÖ'nün “Tahşiye Kumpası” davasında mağdur edilen bir isim de, Malatya'mızın mümtaz alimlerinden "Yusuf Selami Çakaroğlu" Hocaefendiydi… Fakat işin garip tarafı; 127 kişi içerisinde "mimlenen" ve tabiri diğer ile "fişlenen" tek kişiydi. İçeriğini bilmediğimiz bir şerhten dolayı, yıllarca "pasaport" alamayan Çakaroğlu, saygıdeğer Valimiz Ali Kaban sayesinde hem pasaportunu aldı, hem de fişlenmenin tescili olan şerhten kurtuldu.
Bu vesileyle geçenlerde ziyaret ettiğim Malatya Valisi "Ali Kaban''a FETÖ'nün en güçlü olduğu dönemde "merkeze" alınmasında mezkur terör örgütünün parmağının olabileceğini hatırlattım. O da bu sözümü tasdik etti. Bu husus hakkında yapacağınız ufak bir araştırmayla; Ali Kaban'a yapılan kumpası bariz bir şekilde görebilirsiniz. Ziyaretimle ilgili küçük bir notu da ilave etmek isterim. İkram edilen “reyhan şerbetinden” dolayı Vali Bey'e buradan teşekkürlerimi arz etmek isterim. İlaveten, Arapkir Belediye Başkanımız sayın Haluk Cömertoğlu'nu da tebrik ederim. Reyhanı tescilleyerek Malatya'ya katmadeğer katan sayın Cömertoğlu, reyhan çayını tüm Türkiye'ye yavaş yavaş kabul ettiriyor.
"O NAMERT" MALATYAYA GELECEK Mİ?
Birkaç gün önce ajanslara Malatya'da 112 kişinin ByLock mağduru olduğu bilgisi düşmüştü. Bu sayı önümüzdeki günlerde daha da artabilir. İçişleri Bakanımız sayın Süleyman Soylu'ya ait olduğu iddia edilen ifade şu şekildeydi: “FETÖ'nün kurmuş olduğu tuzak bir programla 11 Bin 480 kişiByLock'a bulaştırdığı dün ilk kez resmi olarak Cumhuriyet Başsavcısınca açıklandı. Şimdi sıra Devlette… İllerde Valiler ve Kaymakamlar, FETÖ'cü olmamasına rağmen, 1 yıldır hayatları alt üst edilen kişilerin gönlünü almalı!”
Bu ifadeyi okuyunca Kahraman(!) Vali Mustafa Toprak, Kale ilçemizin eski Kaymakamı Ferhat Sinanoğlu ve Battalgazi İlçemizin eski Kaymakamı Vedat Yılmaz geldi bir anda aklıma. Acaba onlar buraya gelip o 112 kişinin gönlünü alabilecek mi? Sırf kamu hizmeti yaptığım için benden intikam almak adına bir arkadaşımın hanımının işine son veren o "namert"de buraya gelebilecek mi?
Bu arada BTK'nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği listede 11 Bin 455 kişinin ByLock mağduru olduğu tespit edilirken; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yayınladığı listede ise bu rakam 11 Bin 480 kişiye çıktı. Merak ediyorum kim bu 25 kişi?
NE VERİRSEN ELİNLE O DA GELİR SENİNLE…
İnönü Üniversitesi'ne gençlerimizin manevi duygularını kamçılayacak büyük bir camii yapılıyor. Bu camii belkide İnönü Üniversitesi Rektörü Ahmet Kızılay ve arkadaşlarının geride bırakacakları müstesna bir eser olacak. Bu satırları yazarken mevcut camiyle ilgili bir anım aklıma geldi. Doksanlı yıllarda “Ne verirsen elinle, o da gelir seninle” diyerek camiye yardım topluyorduk. Belki de o zaman yardım edenlerin bir çoğu Rahmet-i Rahman'a kavuştu. Geride bıraktıkları o eserde senelerdir namaz kılınıyor. Demek ne verirsen elinle o da gelir seninle...
Selam ve dua ile
Fiemanillah