Sayın Kahtalı'ya soruyorum: ihmal mi yoksa kasti mi?
05 Mart 2018, Pazartesi 06:54BİRİ KON”YA MEVLANA'SI, DİĞERİ İSE KON“AK” NİYAZÎ-İ MISRÎ'Sİ
Geçen haftaki Malatya seyahatimde, Vali beyi ziyaret etme imkanı buldum. Hasbihal hengamında Malatya için müthiş bir projesine de şahit oldum. Şöyle ki; Malatya'da iç turizmi geliştirmek ve Malatya'yı Niyazî-i Mısrî ile birlikte anılır hale getirmek için Konak'a bir cami projesi hazırlatmış. Kıymetli alimimiz Niyazî-i Mısrî'nin ismini taşıyacak büyük bir cami projesi bu. Konya'daki Mevlana Külliyesi'ne benzer bir proje. Niyazî-i Mısrî hazretleri, ilmi kelam alimlerinden olup, Malatyalı bir hemşerimizdir. Aslen Konaklı olduğunu ise saygıdeğer Valimiz Ali Kaban beyefendiden öğrendim. Projeyi İstanbul'a dönünce bazı iş adamlarımıza da anlattım. İnşallah müspet dönüşler olur. Biri Kon”ya" Mevlana'sı, diğeri ise Kon“ak” Niyazî-i Mısrî'si. Neden olmasın? Vali beyle konuşunca Niyazî-i Mısrî'nin şiirlerinden birkaç kelam döküldü dilimden:
“Bir ticaret yapmadım, nakd-i ömür oldu hebâ,
Yola geldim, lâkin göçmüş cümle kervan bîhaber.
Ağlayıp, nâlân edip, düştüm yola tenhâ, garip,
Dîde giryan, sîne biryan, akıl hayran, bîhaber.”
RAHMETİ, TEPEN DE VAR…
Millet, yeterli yağış olmadığı zaman, yağmur duasına çıkar. Akabinde de yağmur yağar. Bizim medya hemen, “Yağmur o kadar çok yağdı ki; gök yüzü adeta delindi” diye başlık atar. Kar yağmadığında hastalıklar artar. Bizim medya, “Bu sene mevsim kurak geçiyor” diye başlık atar. Ardından kar yağar, bu defa da “Beyaz kabus geri döndü” şeklinde başlıklar okuruz. Diyeceğim o ki; Millet yağış beklerken, medya rahmeti tepiyor. Ne diyeyim? Allah hidayet versin...
ADİL GEVREĞE KUMPAS KURULMUŞ...
Malatyamızın güzide kulübü Evkur Yeni Malatyaspor'un başkanı Adil Gevrek'e kumpas kurulduğu yolunda bir duyum aldım. Devletimizin üst kademelerinden bir yetkiliden aldığım duyumdan sonra, dikkat ettim de, yıllık bütçesi yaklaşık 90 milyon lira olan kulüpten nemalanmak isteyen ne kadar sırtlan varsa, Adil Gevrek'e karşı cephede saf tutmuşlar. Allah işini biliyor ya, Adil Gevrek şimdilerde Kulüpler Birliği Başkan Yardımcısı oldu. Bir de takımın ortaya koyduğu futbol başarısı var. Bütün sırtlanların hevesleri kursaklarında kaldı.
“MİLLİ”LERE KARŞIYSAN “GAYRI MİLLİ”SİN
Saadet Partisi'ne yakınlığıyla tanınan Milli Gazete, “AKP ötekileştirmeye başladı: Cumhur ittifakının dışında kalanlar gayri milli!” başlıklı bir haber yayınladı. Haberin fotoğrafında ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık ile AK Parti İl Başkanı Hakan Kahtalı vardı. Haberin detayında da Çalık'ın; “Milli ittifaka” katılmayan veya karşısında duran kişileri “Gayri milli” olarak tasnif ettiği yazıyordu. Bu tabire göre “CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba gayri millidir”. Çünkü Milli İttifakın karşısındadır. Ayrıca Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Osman Marasalı da gayrı millidir. Çünkü Milli ittifaka yanaşmıyor. Aslında her ne kadar AK Parti ve MHP ittifakına “Milli ittifak” adı verilse de ileri demokrasilerde bu ittifaka yanaşmayanlara ve karşısında duranlara da gayri milli demek “itham” olarak tabir edilir.
İlgilisine küçük bir hatırlatma: Demokrasinin, inancıma zıt olduğunu, daha önceki yazılarımda ifade etmiştim.
ERKEN SEÇİM OLACAĞINI SAVUNANLAR VE...
Ben Türkiye'de erken seçimin olacağına inananlardanım. Hatta yapılacak erken seçimin mecliste çıkarılacak bir torba yasayla, 15 Temmuz 2018'de yapılacağına kaniyim. Hükümet kulislerini yakından takip eden Abdulkadir Selvi; Erken Seçimi savunanlar ve savunmayanlar şeklinde iki tarafın görüşünü yazdıktan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı sözlerini ilave ederek, erken seçim olmayacağını îma etmiş. İşte Selvi'nin yazısındaki o kısım:
"ERKEN SEÇİMİ SAVUNANLAR
Erken seçim senaryolarının başında Afrin operasyonu geliyor. Afrin harekâtı başlatıldı, iktidar milletvekilleri, ”Bu fırsat kaçmaz, erken seçime gidilir” demeye, muhalefet, ”Bunlar erken seçime gidip Afrin'i seçim rantına dönüştürecekler” diye kaygılanmaya başladı.
Ama erken seçimi savunanların başka gerekçeleri de var.
1- Yerel seçimlerde AK Parti'nin oyu düşüyor. Makas açılırsa Cumhurbaşkanlığı seçiminde bunu toparlamak mümkün olmaz.
2- Yerel seçimlerde AK Parti ile MHP ayrı ayrı adayla yarışacağı için ittifak ilişkileri yıpranabilir.
3- İktidar, OHAL devam ederken seçime gitmeyi tercih eder.
4- Yerel seçimler önce yapılırsa, Güneydoğu'da kayyumda olan belediyeler tekrar HDP'nin eline geçer. Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde bu ‘Cumhur ittifakı'nın aleyhine işler.
5- Ekonomi 2018 yılının ikinci yarısından itibaren kötüye gider. 2019 yılında ekonominin kötü olduğu bir dönemde Cumhurbaşkanlığı seçimi riskli olur."
"ERDOĞAN'IN TAVRI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan iki değerlendirmeyi aktarmak istiyorum.
Yer Konya, tarih 28 Ekim 2017:
“Tutturdu şimdi erken seçim diye. Seçimin zamanı belli zaten. Hangi erken seçim? Neyi konuşuyorsun sen? Demokrasilerde zaman bellidir. Vakit gelir ve çıkar seçimi yaparsın”
Yer İstanbul, Tarih 3 Ocak 2018:
“Biliyorsunuz Mart 2019 yerel seçimleri var. Ama mart yerel seçimleri biliniz ki Kasım 2019'un işaret fişeğidir. Orada ne var? Parlamento seçimi var. Ne var? Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Bunlara hazır mıyız? Çok çalışacağız”
Erdoğan, 2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi kilitlendiği için, 1 Kasım'da da Anayasal zorunluluk olarak erken seçimi tercih etti. Türkiye'nin öngörülebilir bir ülke olmasını istediği için seçimlerinin zamanında yapılmasını istedi. Şimdi de erken seçim gündeminde değil. AK Parti'de hazırlıklar normal bir seçime göre yürütülüyor.
Ayrıca Erdoğan'ın bir baskın seçim yaparak Afrin'i siyasi ranta dönüştürmek gibi bir hesabı yok. "
FERASET DER Kİ; ÜST AKIL GİZLİ ZINDIKA KOMİTESİDİR!
Akşam Gazetesinde haftaki yazımda "Feraset der ki; Üst akıl Gizli Zındıka Komitesidir!" başlığını attım. Bütün Dünyada fitne ve fesadın müsebbibi olan "üst aklın" aslında "Gizli zındıka komitesi" olduğuna vurgu yaptım. Yazımın detaylarına gelecek linkte ulaşabilirsiniz.
http://www.aksam.com.tr/pazar/feraset-der-ki-3b-ust-akil-gizli-zindika-komitesidir/haber-713296
İHMAL Mİ? YOKSA KASTİ Mİ?
Bildiğiniz gibi birkaç hafta önce, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO)'nın meclis toplantısı yumruk ve tekmelerin havalarda uçuştuğu bir kavgayla anılmıştı. Kavgada ateşe benzinle giden kişi ise; AK Parti yönetimindeki biriydi. Başbakan Binali Yıldırım'ın gelmesiyle yapılacak kongrede bu kişinin cezalandırılacağını düşünerek “AK Parti Malatya Teşkilatı'nda kavgacılara yer vermezler” şeklinde bir öngörüde bulunmuştum. Konuyu paylaştığım arkadaşlarımdan biri bana, AK Parti Malatya Teşkilatı'nın Malatya Milletvekili Mustafa Şahin'in kavgaları sebebiyle bu tür olaylara alışık olduğunu, dolayısıyla MTSO'daki kavgacıya bir şey yapılmayacağını söylemişti. Durum böyle olunca AK Parti İl Başkanı sayın Hakan Kahtalı'ya sormak isterim: Bu şahsı tekrar yönetime almanız ihmal mi? Yoksa kasti mi?
Selam ve dua ile
Fiemanillah