Seçim zor, Malatya'ya sor!...

 

Cumhuriyet tarihi boyunca devletinin yanında, iktidarın ve gücün tarafında yer alan Malatya, 17 yıl boyunca da Ak Parti iktidarını sonuna kadar desteklemiştir…

 Malatya'daydım, Malatya'ya sordum. Duyduklarımı, gördüklerimi yaşadıklarımı yazmak istedim. Dostane bir yazıdır, kimse alınmasın. Amacım seçim sonucunu etkilemek değil, bugünden kaleme döküp tarihe şahit tutmaktır. Ve gördüm ki Malatya, bu seçimde eski Malatya değil!. O şehir gitmiş, bambaşka bir şehir gelmiş!. Sebebini hep beraber irdeleyeceğiz. Aslında halk konuştu ve anlattı. Bana yazıp sizlerle paylaşmak kaldı.

 Seçim analizimi üç ana başlık altında yapmak istedim:

- Büyükşehir Belediye seçimi,

- İlçelerin seçimi,

- Teşkilat ve vekillerin durumu…

Kararsızlara gelince de, şunu peşinen söyleyebilirim ki, eskiden kararsızların yüzde doksanı döner Ak Partiye oy verirdi. Bu seçimde kararsızlar, Ak Partiye oy verip vermeme konusunda değil, Ak Parti dışında hangi partiye oy vereceği kararsızlığı içerisinde olduklarını gözlemledim…

 Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimi;

Malatya'da Ak Partinin tek şansı, hâlihazırda Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sayın Selahattin GÜRKAN görünüyor. Buna da karşı çıkan Ak Partili ve AKP'LİLER var tabi ki. Ama en azından halkın yüreğine su serpilmiş gibi bir hava var. Sebepleri çoktur. Sağır Sultan bile duydu. O sebepler, Selahattin Başkanı kurtarıcı olarak halkın önüne getirdi. Müthiş bir kabul görmüş. Bu kabul görme, sadece Sayın Gürkan'ın şahsı ile alakalı değil elbet. Sayın Başkanın devletçi, milliyetçi, kucaklayıcı, birleştirici kimliği ile, teşkilattan veya vekillerden birinin adayı olmayışı, halkı etrafında toplamıştır. Tarihi bir oy alacağı tahmin edilmektedir. Ak Partinin kalesi olan Malatya'nın ilçelerinde ise, tarihi bir düşüş yaşayacağa benziyor!...

Beklenti böyle çok yüksek olunca da Sayın Selahattin GÜRKAN'IN işi de zorlaşıyor. Zira memnuniyet derecesi beklentiyle orantılıdır. Yüzde doksan başarılı olması bile belki onu başarısız sayacaktır. Allah yardımcısı olsun… Halk kendisine inanıyor, güveniyor, etrafında da kenetlenmiş vaziyette. Yakınında durmaya çalışan keneleri de bir bir tasfiye ederse, halkına başkan olacağı kesindir…

 İlçelere Gelince;

Malatya ilçelerinde çok büyük bir oy kaybı yaşansa kimse şaşırmasın!. İki üç ilçe hariç sanki Ak Parti çoğunu kaybedecek gibi duruyor. İlçelerdeki öfkeyi anlıyorum ama anlatacak bir merci bulamıyorum. Bu saatten sonra da yapılacak bir şey yok zaten. Dönüşü olmayan bir yola girildiği gibi, yolun da sonuna gelindi artık. Körler sağırlar birbirlerini ağarlar misali aday seçimi yapılmış, mevcut Belediye Başkanlarına bile tek kelime sorulmamış, halkta karşılığı var mı yok mu, tepkisine bakılmaksızın, tamamen kendilerine itaat edecek adaylarda ısrar edilmiş bir hava var.

 Battalgazi'ye bakalım!. İyi Parti adayı Ali EKİNCİ Ak Partilidir. İstanbul Esenyurt Belediye Başkan Adayı Azmi EKİNCİ'NİN de amcasıdır. Ama etten duvarı geçememiş, sonunda İyi Partiden aday olmaya mecbur bırakılmıştır. Bugün “Malatya Beşten Büyüktür” sloganıyla ortalığı kasıp kavuruyor, her tarafı silip süpürüyor adeta. Aslında bu sözün mimarı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'DIR. Dünya beşten büyüktür dedi ve tüm dünyanın kalbine girdi. Bugün aynı söz partisine karşı Malatya'da söylendi, Malatyalıların gönlüne girdi. Şimdi Battalgazi'yi kim alır dersiniz!?...

 Akçadağ'dan bişey çıkmaz!. Onlara bir etli pilav yedirdik mi, işleri tamamdır, oylarını alırız diyenler, bu sefer havalarını alacak gibiler. Akçadağ'ın bu sözden sonra bağımsız aday Ali KAZGAN'ın etrafında nasıl kenetlendiğini görüyorlar herhalde!. Üstelik Ali KAZGAN Ak Partinin mevcut belediye başkanıyken!...

 Arapgir'de CHP'NİN adayı Haluk CÖMERTOĞLU. İki dönem Ak Partinin Belediye Başkanlığını yaptı ve hala belediye başkanıdır. Kendisinde ne gördünüz de küstürüp CHP'DE aday yaptırdınız!?. Bununla da yetinmeyip şu Arapgir'in Türkiye markası olacak meşhur Reyhan çayını Belediyenin Esenlik marketlerinde satışını neden durdurdunuz!?. Ak Partinin küçük kalesi olan Arapgir'i alacak diyen varsa beri gelsin!...

 Kale'de  2014 yerel seçimlerinde Ak Partiden Türkiye üçüncüsü olarak göreve gelen Cemal AKDEMİR, seçildiği günden beri Kale gibi durdu. Ama her ne hikmetse bu kadar küçük olan bir ilçede, beş yıllık belediyecilik deneyiminden sonra aday gösterilmedi. Kale'nin ne rantı var ki, ilçede çalışan, iyi bir intiba bırakmış, seçimi asla kaybetmeyecekken, neden değiştirip illa da birilerine yakın olanı tercih ettiler!?. Değiştirmek isteseniz bile, geride şaibe oluşturmayacak, akraba veya birileriyle bağlantısı olmayan, daha tecrübeli birini koymak gerekmez mi!?. Şimdi Kale'de seçimi kim kazanır dersiniz!?...

 Doğanyol'da Ak Partinin kazanma ihtimali var mı!?. DP'NİN adayı sizce ipi göğüslememiş mi!?. Doğanyol'da Ak Partinin kaybetmesi, Ankara Genel Merkezde kaybetmesi gibi değil mi!?. Şayet Ak Parti burada kaybederse, bölge vekilleri Ankara'ya hesap verebilirler mi!?. Peki Ak Parti burada kazanır diyen birine rast geldiniz mi!?.

 Hekimhan'ı CHP'DEN alacaklarmış!!!... Çocuk kandırır gibi Cumhur ittifakı çerçevesinde bugüne kadar alamadıkları ilçeyi MHP'YE vererek Malatya'da MHP seçmeniyle alay edilmemiş midir!?. MHP seçmeni aptal, anlamaz mı sanıyorlar!?. Madem bu kadar adilsiniz de, neden iki merkez ilçeden birini MHP'YE vermediniz!?. Onlar da, adayları da Malatya'mızın öz evlatları değil mi!?

 Kuluncak'ı kim alır dersiniz!?. Ak Parti (Cumhur İttifakı) alacak diyeni duydunuz mu!?. CHP burayı almayacak mı!?. 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhurbaşkanımızın % 64 oy aldığı yerde bugün yeller esmiyor mu!?...

 Doğanşehir'de kaybedilecek denilince aklım başımdan gitmiyor değil!. Neden demeden kendimi alamıyorum!. Acaba Ak Partinin Doğanşehir'de kaybedecek olması, mevcut Belediye Başkanının devam etmesinden mi kaynaklı!? Yoksa başka şeylere tepki mi!? Hiç şüphesiz Sayın Vahap KÜÇÜK olmasaydı bir önceki seçimi de Ak Partinin alma ihtimali yoktu. Bugün Vahap KÜÇÜK'E rağmen Ak Parti alamayacaksa, birileri kafasını avuçlarının arasına alıp düşünmelidir!.

 Darende'ye gelince, Belediyesi Ak partide olan Somuncu Babanın memleketinde de işler pek iç açıcı görünmüyor. Ak Partinin kazanmasına kesin gözüyle bakılmadığı gibi, buradan da yenilgiyle çıkma ihtimali yüksektir. Yine de vakıf hangi tarafı desteklerse o tarafın kazanacağı tahmin ediliyor. Kısacası Darende'de Ak Parti ya çok küçük bir fark ile kazanacak, ya da kaybedecektir…

 Pütürge'nin durumu, verilen beyanatlar, tartışmalar ortada iken, benim kendi ata memleketimle ilgili yeni bir tartışma başlatmam doğru değildir. Ak Parti ile Saadet Partisi hummalı bir çalışma içerisindeler. Taktiksel müthiş bir yarış var. Pütürge tarihinde belki de hiç bu kadar seçim yarışı kızışmamıştı. Bıçak sırtında devam ediyor. İki taraf da bizimdir, hak eden, ehil ve layık olan kazansın derim. Ata diyarım olması hasebiyle, Pütürge ile ilgili yorum yapmayacağım. Elimi, kardeşim Murat ÇETİN'E verdim. Ondan Pütürge'yi okumak daha doğru olsa gerek…

 Geriye Yeşilyurt ve Yazıhan ilçeleri sorunsuz görünürken, Yeşilyurt'ta halk, Saadet Partisinin adayı ve hayatının on beş yılını Ak Partiye vermiş, sonunda kendisine yer bulamamış Emine AKKURT'UN Ak Partiden hatırı sayılır oy koparacağını dillendiriyor. Zaten bu tablo Ak Partinin Malatya'da ne hale geldiğinin de bir örneğidir. Ali EKİNCİ'NİN İyi Partiden, Haluk CÖMERTOĞLU'NUN CHP'DEN girmesi, Pütürge Belediye Başkanı Mehmet POLAT'IN isyanı ve muhalefeti desteklemesi ve daha bir çok Ak Partilinin Ak Parti dışında kalması başlı başına sıkıntılar doğurmuştur. Ayrıca Malatya'da bugüne kadar Ak Partiye oy toplayan büyük ve önemli cemaatler de bu seçimde oy vermeyeceklerdir. Bunların sandıkta Ak Partinin karşısına çıkacağını düşünüyorum. Eski Ak Partililer, bugün Ak Partiye rakip olmuşlar. Bazı yerlerde rekabet güçsüz görünse de, gidecek oylar şüphesiz önemlidir. Zira kimsenin iki tane oyu yoktur ve her seçim bir oy ile kazanılır.

 Teşkilat ve vekiller;

Doğrusunu söylemek gerekirse, bu seçimde teşkilat ve vekiller hiç sahaya çıkmasalardı daha iyi olurdu. Onları sahada gören millet, 17 yıldır çocuğu gibi büyüttüğü ve her seçimde oy verdiği Ak Partiye, bu sefer oyumu vermeyeceğim diyor. Haksız da değiller. Bugüne kadar vatandaşın hiçbir dediği olmamış, yerel seçim sonrasında Reisin Belediye Başkanı olmadığını vatandaş görmüştür. Malatyalılara göre Teşkilat ve vekiller Malatya'da halkı temsil etmiyorlar. Halkın arasına çıkamayacak kadar halktan uzaklar. Kendilerini hırsız görüyor, mahalle toplantılarında canlı yayında kavga çıkarıyorlar. İş bu hale gelmişse, çok sıkıntı var demektir.

Meydanlarda, kameraların önünde tartışan bir il başkanı, daha önce de milletvekilliği döneminde aynı şekilde kameraların önünde, halkın içinde Malatya Milletvekili Ömer Faruk ÖZ ile tartışmış, olayı Ankara'ya farklı iletmişlerdi. Sayın vekilin kavgacı olduğu iftirasıyla, Malatya'nın ve halkın tek çalışan vekili, medarı iftiharı, halkın gönlüne taht kurmuş vekilini saf dışı etmişlerdi. Kendileri de bulunmaz Hint kumaşı gibi, uzun bir aradan sonra yeniden İl Başkanlığına getirilmiştir. Şimdi kimin kavgacı olduğu gün gibi ortaya çıkmıştır. Ölçü bu ise şayet, Ankara seçim sonrasında il başkanını ve teşkilatını görür sanırım!. Hele birde buna kaybedilen ilçeler eklensin, o zaman gel seyret sen olacakları!...

 Sonuç olarak;

İlk defa Malatya'da bu tepkiyi görüyorum. Bu tepki, ne Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, ne de Ak Partiye. Bu tepki, yapılan işlerin usulüne, adayları belirleme kriter ve sürecine, kafalarına göre Malatya'da aday dayatan il teşkilatına ve Milletvekillerine. Halkın dinmeyen öfkesi devam ediyor. Kaybeden Ak Parti ve RECEP Tayyip ERDOĞAN, umurunda olmayanlar ise il teşkilatı ve milletvekilleri. 31 Mart'ta seçim sonucu bugünkü tablo ile sandığa yansırsa, Genel Merkezin yaptırımları olacaktır ama, o gün belki iş işten geçmiş, Ak Parti toparlayamaz bir yola girmiş olacaktır!!!…

Sonuç ne olursa olsun, Hakk'a teslim olup, halkın seçimine ve iradesine saygı göstereceğiz…

Fi Emanillah…

Ebuzer AYDIN

“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”