Sizin rakibiniz Öznur Çalık değil!..

Seçim sath-ı mailine girdiğimiz şu dönemde, “dezenformasyon” kokan haber(!) ve yazıları(!) bolca görüyoruz. 

Kimin hangi “amaçla” milletvekili olmaya çalıştığını da, anlıyoruz bu saçmalıkları görünce. 

Milletin derdiyle dertlenmeyen tipler, “Belki bir koltuk kaparım. Belki bir menfaat kazanırım. Belki köşeyi dönerim” diye düşündüklerini ayan-beyan ortaya koyuyorlar.

Tiyatrolar oynanıyor, yalan yanlış haberlerle; insanların sinir uçlarına dokunuluyor, ya da “Bana oy vermezsen falancaya yarar…” diyerek, milletten oy çalmaya çalışılıyor… 

Milleti “salak” yerine koyuyorlar da, millet bunu görmüyor(!) sanıyorlar. 

Gerçi bir kısmı parti “taassubuyla”, bir kısmı da tek bir kişiye “düşmanlık” beslediği için, “Evet ben salağım…” der gibi, gidip oy kullanıyor!

Oy kullanma meselesinden önce, biliyorsunuz ki, “aday adaylığı”yla ilgili müracaatlar devam ediyor. 

Gönlünde milletvekili olmak gibi bir “uhde” besleyen insanlar, birer ikişer partilerin kapılarını “aşındırıyor” bu günlerde. 

Malatya özelinde yazdıklarımla ilgili hayli mesaj aldım. 

Kimisi elektronik ortamlardan mesajlarını gönderdi. Kimi ise telefonla bizzat görüşerek, hem anlatmak istediklerini anlattı, hem de “aday adayı olacak kişilerden ne gibi beklentilerin olduğunu…” sorup, görüşümü istedi. 

ÖZNUR ÇALIK’I SORUYORLAR!

Acizane uzunca bir süredir Malatya’nın “siyasi havası”nı yakinen takip etmeye gayret gösteriyorum. 

Yıllardır kalem oynatıyor, “eksiklikler” ve “fazlalıklarla” ilgili görüşlerimi aktarıyorum kamuoyuna. 

Hal böyle olunca, siyasi fikir alınabilecek bir “otorite” olarak kabul görüyoruz çok şükür.

Yukarıda belirttiğim gibi, sorular sormak için aranıyorum aday adayları tarafından. 

İşte o aramalardan bir kaçında “Öznur Çalık, yeniden aday olur mu? Olursa ne olur?” tarzında sorularla karşılaştım. 

Verdiğim cevaplar genelde aynı oldu. 

Şöyle ki; Malum olduğu üzere, Ak Parti oy oranı olarak, Malatya’nın en büyük partisi.

Halk nezdinde, yaklaşık yüzde 70’lik bir desteği var. 

Aday adayları da bu büyük desteği görüp, Ak Parti’nin milletvekili olmak üzere, müracaatta bulunanların “sayısı” diğer partilere göre, bir hayli “fazla” oluyor. 

Ak Parti’de siyaset yapmak isteyenler için, “diğer isimler”e göre “rakip” olma ihtimali en zayıf kişi, Öznur Çalık’tır. 

Kendisinin zayıflığı, diğer aday adaylarından güçsüz olduğu için değil, aksine “çok güçlü” olduğu için “rakip” olma ihtimali en zayıf kişidir.  

Kendisi yılların “kurt siyasetçi”si…

Ak Parti için Öznur Çalık, birden fazla “konumda” değerlendirilebilecek bir isim.

-“Büyükşehir Belediye Başkanı” olabilir.

- “Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı” koltuğuna oturtulabilir. 

-Genel Merkez’de “Genel Başkan Yardımcısı” da olabilir. 

-Hatta “İstanbul milletvekili” olarak da düşünülebilir. 

Böyle “güçlü” bir siyasetçiyi, “yeni aday”larla bir görmez, Ak Parti Genel Merkezi. 

-Eh bir kez daha “Malatya milletvekili” olarak da, düşünülebilir. 

Bu yüzden aday adayı olacak kişilerin, adaylığı sözkonusuysa olduğunda; Öznur Çalık’ıla “rekabete” girmeyi düşünmesi bile “abesle iştigal”dir. 

ADAY ADAYLARININ PROFİLLERİNE BAKACAK OLURSAK!..

Bununla ilgili görüşlerimi dünkü “yazımda” da belirtmiştim. 

Aday Adayı olan isimlerin bir kısmı “Bir kaç kez üst üste aday adayı olursam beni aday olarak tercih edebilirler” diye düşünüyor. Aslında bu “mantıklı” bir yol. 

Bir başka aday adayı modeli ise, memursa “amir” olmak için, esnaf, tüccar veya sanayici ise daha fazla “piyasa” yapmak amacıyla müracaat ediyor. 

Aday adaylarından bir başka kesim ise, “Gönlünde yatan aslan”ı beslemek için, müracaat ediyor. 

Dikkatim çeken bir başka kesim ise, gerçekten millete, memlekete hizmet adına aday adayı oluyor. 

İşte bu son söylediğim aday adaylarını, genel merkezin iyi tahlil edip ayıklaması gerekiyor. 

PARTİYE VE MİLLETE KATKISI NE OLACAKSA, ONA BAKILMALI 

“Ak Parti”nin oyu ile, “Recep Tayyip Erdoğan”ın oyu arasında, “dağlar kadar” fark var.

“Makas” iyice “açılmış” durumda. 

Aday adayı olan kişinin, partiye ve memlekete ekstra olarak ne verebileceğine bakılması gerekiyor. 

Maddi veya manevi olarak ne gibi bir destek verebileceğine bakılması gerekir. 

Şu anda Ak Parti’nin baktığı en önemli kriter bu. 

Kimin “nüfuzu” fazlaysa, halkta “karşılığı” varsa, İnsanlara “dokunmuşsa”, herhangi bir “şaibeye” karışmamışsa, Ak Parti onu aday gösterecektir.

İllaki burada “yanılmalar” olacaktır. 

Her şeyi “tetkik” ve “tespit” etmek zor olabilir. 

Mesela, aday adayı “bilim adamı”ysa, “ilim adamı”ysa, “ticari” ve “siyasi” zekaya sahipse, “nüfuzu” da varsa, “tercih edilir”. 

Sadece kuru bir isimle bu iş olmaz… 

AKÇADAĞ’DAKİ SEÇİMİ İYİ ANALİZ ETMEK GEREK…

Gelelim muhalefet cephesine; “Millet İttifakı” şu anda Malatya’da “iki” tane vekil çıkarmayı hedefliyor. 

Birinci sırada Veli Ağbaba, ikinci sırada da İbrahim Gezer’in olma ihtimali bir hayli yüksek. 

İbrahim Gezer’in ikinci sıra adayı olması demek, iki tane vekil çıkarma hedefini “büyük oranda” tutturmak demektir. 

Kendisinin, seçim öncesindeki “sosyal medya” çalışmaları hayli ses getirmişti. 

İbrahim Gezer’in “toplumda” bir “karşılığı” var. 

Ayrıca Akçadağ’lı olması, “artı puan” demek. 

Akçadağ’da hatırı sayılır bir karşılığı var. 

Dolayısıyla Akçadağ rüzgarını arkasına alarak, kendi çevresini de toparlayabilir.

Onun için, Cumhur İttifakı’nda bu konu “gözardı” edilmemeli. 

Akçadağlı başka bir ismin, Cumhur İttifakı’nın adayı olarak “sahaya sürülmesi” gerekiyor ki, İbrahim Gezer “engelini” ber-taraf edebilsinler. 

Malum olduğu üzere, yerel seçimlerde bir Ali Kazgan örneği yaşanmıştı. 

Akçadağlılar, Ali Kazgan’dan dolayı, “mağdur” edildiklerini düşünüyorlardı. 

Tepki olarak da Ali Kazgan’ı belediye başkanlığı “koltuğuna” oturttular. 

Ak Parti İbrahim Gezer’in karşısına, bir başka Akçadağ’lıyı çıkarmak zorunda. 

İL DIŞINA GİDENLERİN OYLARI DA DÜŞÜNÜLMELİ…

Geçtiğimiz günlerde, Veli Ağbaba bir “video” yayınlamıştı. 

Ağbaba, videosunda depremler sebebiyle Malatya’yı terk edenlere sesleniyor ve diyordu ki; “Gittiğiniz yerlere ikametgahlarınızı taşımayın. Oy kullanacağınız zaman, gelip Malatya’da oy kullanın. Biz sizin gelmeniz için, bir organizasyon yapacağız…” şeklinde sözler etmişti. 

Ağbaba’nın bu “çağrısını”, elbette kendi “tabanı” dinleyecektir.

Ancak doğru bir mantık bu. 

Veli Ağbaba’nın “çağrısı” ve organizasyon yapma “vaadi” gerçekleşirse, CHP’nin ikinci milletvekilini alma ihtimali artacaktır. 

Ak Parti de buna benzer bir organizasyon yapmanın, yollarına bakmalı. 

Hatta ikametgahlarını başka ile aldırmak isteyenlere seslenip, bir an önce bu işlemi yapmalarını istemeli. 

Yok eğer gidişleri kesin değilse de, oradaki Malatyalıları, Malatya’ya taşıyacak bir organizasyonu yapmalıdır.

Bunu sadece Malatya “özelinde” de değil, depremzede olan bütün illerde yapmanın yollarını aramalıdır. 

Malatya’dan örnek verecek olursak, Malatya’nın neredeyse yarısı şu anda gurbetçi oldu.

Malatya’daki seçmenin yüzde 70’i Ak Parti seçmeni. 

Böyle bir durumda Ak Parti’nin oran olarak baktığımızda, 7 oy kaybına karşılık, CHP’nin 3 oyu kaybı olacak. 

Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Elazığ gibi illerdeki seçmenlerin, hemen hemen yüzde 75’i Cumhur İttifakı’na oy veriyor. 

Bahsettiğim gibi bir organizasyon yapılmaz ise, Cumhur İttifakı’nın “kaybedeceği” oy çok fazla olur. 

Selam ve dua ile
Fiemanillah