Türkişi Almanişi… Depremin acı faturası

Şimdi sizlere depremde uğradığımız felaketin acı yüzünü, iki fotoğraf üzerinden anlatmaya çalışacağım. Aynı yerde farklı zamanlarda yapılmış iki binanın arasındaki farkı görecek ve nasıl bir aymazlığın, akılsızlığın, plansız ve programsızlığın, imarsızlığın, bilim dışı fukaralığın kurbanı olduğumuzu göstereceğim.

Yer: Gündüzbey… Kapılık Mevkii… Gündüzbey Elektrik Santralı sahası… Lojman binaları… 

Mesire yeri olarak da kullanılan Kapılık’ta toplam dört adet lojman binası var, iki tanesi tek katlı, iki tanesi de iki katlı…

Tek katlı mavi renkli lojman DSİ tarafından 1960’lı yıllarda yapılmış… Türkişi… İki katlı gri renkli lojman ise 1947 yılında Almanlar tarafından inşa edilmiş… Almaniş… 

6 Şubat’ta deprem oldu. Sonuç: Almanlar tarafından çok daha önce yapılan iki katlı lojmanında çizik dahi yoktur. Tam hasarsız… 

Türklerin yaptığı lojman ise ağır hasarlı, yanına bile yaklaşılmaz… 

Hasarsız binayı yapanların dini Hristiyan, ırkı Alman (Yani gâvur!)… Ağır hasarlı binayı yapanların ise dini İslam, ırkı Türk… (Yani Müslüman!) 

Gâvurlar ilmi, teknik ve sağlam iş yaparken Müslümanlar çürük iş yapıyor. Bu işte bir yanlışlık yok mu? 

Burada tabi ki İslam’ın ve Türlüğün hiç suçu yok, Müslümanların ve Türklerin suçu var. Gâvurlar Müslüman gibi iş yapıyor, Müslüman Türkler ise gâvur gibi iş yapıyor. 

Fakat sorsanız, sağlam iş yapan gâvurlar cehenneme gidecek, çürük iş yapıp 10 binlerce insanın ölümüne yol açan, milyonlarca insanı evsiz bırakan ve hayatları boyunca ölü gibi yaşatacak olan Müslümanlar ise cennete gidecek. 

Bundan daha büyük kul hakkı olur mu? 

Bana kızmayın, ben dinimizi ve ırkımızı kötülemiyorum, önünüze bir fotoğraf ve acı gerçeği serdim, ırkımızla ve dinimizle övünelim ama lütfen ama lütfen bundan bir ders çıkaralım. Ki gelecek nesillerimiz aynı acıları çekmesin.