Yalan siyasetinde son perde, Malatya’da sahneleniyor!..
16 Mart 2023, Perşembe 10:30Son bir kaç senedir, siyasette “yalan” ve “algıyla” ilgili operasyonları görüyoruz. O kadar büyük yalanlar söyleniyor ki, küçük dilimizi yutacak hale geliyoruz. “Şuyuu vukuundan beterdir” tarzındaki haberler, toplumu derinden yaralıyor. Toplumsal ilişkileri bozup, ayrıştırmaya-bölmeye kadar gidiyor. Bu tip yalanların üretim merkezi haline gelmiş bir siyasi partimiz var maalesef…
Şimdi de ona bir başkası dahil oldu. Yalanı söylüyorlar, yayıyorlar, yalan olduğu ortaya çıksa da bir özür dahi dilemeyip, hiçbir şey olmamış gibi başka gündemlere yelken açıyorlar.
Malatya’da 5 gün önce yaşanan bir tepkinin yansımaları çeşitli olaylarda görülüyor. Hatırlanacağı üzere CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde Malatya’ya bir ziyaret gerçekleştirmişti. Söz konusu ziyaret esnasında, çadırda poz verip ardından da Veli Ağbaba’nın villasında geceyi geçiren Kemal Kılıçdaroğlu büyük tepki çekmişti. Ziyaret esnasında, konteyner kentte bulunan bir depremzedenin tepkisini görmüştük. “Sayın Başkanım, CHP geçmişiyle nasıl helalleşecek? Bu kadar giden canlarımız, nasıl yerine gelecek? CHP’nin geçmişini, sizler gibi hepimiz biliyoruz. Bari şunu duyun. Erbakan’ın kemikleri sızlıyor” şeklindeki tepkiye kulaklarını tıkayan Kemal Kılıçdaroğlu, aracına binip oradan uzaklaşmıştı.
Sonrasında ise, Kılıçdaroğlu’na tepki gösteren depremzedenin MÜSİAD önceki Başkanı Hüseyin Kalan olduğu öğrenilmişti.
KARAMOLLAOĞLU’NUN AŞEVİ TEPKİSİ
Tepkinin üzerinden çok geçmeden, yani önceki gün; Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Söz konusu paylaşımda Temel Karamollaoğlu, “Partimizin öncülüğünde Malatya'da kurulan ve günlük 10 bin kişilik yemek ikramı yapılan aşevimizi, hangi gerekçe veya korkuyla kapatma kararı alıyorsunuz? İktidarı uyarıyorum; bu yanlış kararınızdan ve süreç boyunca sergilediğiniz bu bağnazlık ve aymazlıktan derhal vazgeçin!" ifadelerini kullandı.
Bu açıklamanın ardından, sosyal medyada bir “linç” kampanyası başlatılarak, Malatya Valisi istifaya çağrıldı.
VALİLİK YALANLADI
Temel beyin paylaşımına ilk tepki valilikten geldi. İddaların yalan olduğu, söz konusu çadırın diğer konteynerlerle beraber başka bir alana taşınması gerektiğinin aşevi yetkililerine bildirildiği açıklaması yapıldı.
CHP İL BAŞKANI’NIN PROVOKASYON KOKAN ZİYARETİ
Önceki akşam yaşanan bir başka olay ise, her şeyin tuzu biberi oldu. CHP Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, bahsi geçen aşevine gelerek, hayli sert bir konuşma yaptı. Peşinden de orada bir depremzedeyle tartışmaya girdi. Yıldız’ın tartışma yaşadığı isim ise, Hüseyin Kalan oldu. Tartışma esnasında bazı insanların provokasyon peşinde olduğunu iddia eden Barış Yıldız, “Buradan gitmiyoruz. Herkes direnecek, kimseyi de bir yere taşıyamazlar” diyerek halkı kışkırtmaya çalıştı. Provokasyon yapıldığını söyleyen ve çevresindekileri provoke eden Barış Yıldız’a, depremzedelerden biri yumruklu saldırıda bulundu. İsmi öğrenilemeyen saldırgan, olay yerinden ayrılırken, Barış Yıldız yine “provokasyonuna” devam etti.
OLAYIN İÇ YÜZÜNÜ BİR DE KALAN’DAN DİNLEYELİM
Bütün bu olaylar yaşanıp bittikten sonra, Hüseyin Kalan, Malatya Time’a açıklamalarda bulundu. MÜSİAD'ın önceki dönem başkanı olan Hüseyin Kalan, “Valilik bir hafta kadar önce bizi aradı.
‘Esnaf çarşısı yapılacak. Senin orası müsaittir. Orayı verir misin?’ dediler.
Ben de ‘Tabi veririm, Sayın Valim’ dedim.
Bunu Cansuyu Derneği’ne de söyledim.
Deprem konteynerlerinin kurulumunu yapan firmanın yetkilisine de söyledim.
Cansuyu Derneği için yer istedim. ‘Bu insanlar güzel hizmet yapıyorlar, vatandaşa çorba dağıtıyorlar’ dedim.
‘Tamam’ dediler.
‘Depremzedelerin konteynerlerinin de taşınması gerekiyor’, dedim.
‘Daha güzel yere taşırız’ dediler.
Cansuyu’nda kaç kişilik yemek veriliyorsa o da gidecek. Çarşıda dükkanı yıkılan esnaf da, kendine yer bulacak. Üç güzellik bir arada.
Kılıçdaroğlu’na söylediklerimden dolayı Temel Karamollaoğlu meseleyi buraya getirdi.
Kılıçdaroğlu'nun geldiği gün: ‘CHP'nin geçmişini sizler gibi bizler de biliyoruz. Erbakan'ın kemikleri sızlattınız’ demiştim.
Bu sözlerimle Saadet Partisi’nin kuyruğuna bastım anlaşılan. Arkasından da CHP İl Başkanı’nı gönderdiler. Provokasyona başladılar. CHP İl Başkanı, milleti kışkırttı, ‘Buradan çıkmayın. Kimse sizi gönderemez’ dedi. Bunun üzerine tartışma başladı.” şeklinde açıklama yaptı.
OLAYLAR SİLSİLESİ!..
Saygıdeğer okurlar; birbirinden bağımsız gerçekleştiği zannedilen, ancak hiç de öyle olmadığı daha sonra ortaya çıkan olayları; kronolojik olarak özetleyeyim:
1- Yaklaşık bir hafta önce Vali bey, Hüseyin Kalan’ı arayıp “Senin arazi müsait. İzin verirsen konteyner kenti oraya taşıyalım” diyor Hüseyin Kalan da büyük bir memnuniyetle razı oluyor.
2- Hüseyin Kalan hemen, konteynerleri kuran firmanın yetkilisiyle irtibata geçerek, vali beyin isteğini ve kendisinin olurunu belirtiyor. Hatta Cansuyu Derneği’nden de bahsederek, onların da taşınması gerektiğini bildiriyor. Kurulumu yapacak yetkili de kabul ediyor. Hüseyin Kalan, Cansuyu Derneği yetkililerine de bilgi veriyor.
3- Bir veya iki gün sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyareti gerçekleşiyor. Ziyaret esnasında Milli Görüş davasının içine düştüğü halden memnun olmadığını söyleyen Hüseyin Kalan, Kılıçdaroğlu’na tepki gösteriyor.
4- Ertesi gün, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, hükümeti ve valiliği eleştiren sosyal medya paylaşımını yapıyor. Bu paylaşıma ilk destek veren ise, CHP Genel Başkanı Kelam Kılıçdaroğlu oluyor.
5- Aynı gün bütün sosyal medya hesaplarında, Saadet Partisi’ne yakınlığıyla bilinen Cansuyu Derneği’nin aşevinin kapatılmak istendiğiyle ilgili paylaşımlar yapılıyor. Valilik olayı yalanlıyor.
6- Paylaşımlar ve tartışmalardan sonra önceki gün akşam saatlerinde Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, konteynerlerin yanına gelerek zehir zemberek açıklamalara bulunarak, halkı kışkırtıyor.
7- Barış Yıldız’ın açıklama yaptığı sırada, bir vatandaş gelip yumruklu saldırıda bulunuyor.
KARAMOLLAOĞLU’NA YANLIŞ BİLGİ VERİLMİŞ OLABİLİR
Gördüğünüz gibi ortada bir olaylar silsilesi ve linç edilmek istenen bir depremzede var. Son olarak, doğru bildiği yönde sözlü bir tepki ortaya koyan Hüseyin Kalan hakkında, linç kampanyası başlatıldı. Olayların gelişimini anlattığım ve aşevinin kaldırılacağını düşenen bir arkadaşım “Ben de valilik tarafından aşevinin çalışmaları engellendiğini zannediyordum. Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu’nun açıklaması bizleri derinden üzmüştü. Olayların bu şekilde cereyan ettiğini bilseydik, biz de mesafeli dururduk. Demek ki sayın genel başkanımıza asılsız bilgi aktarılmış” dedi.
KAMUOYU, ÖZRÜ HAK ETMİYOR MU?
Ben de o arkadaşım gibi düşünmek istiyorum. Temel beyin kandırıldığını ifade eden bir açıklama yapmasını beklemek de vatandaşlık hakkımdır. Saadet Partisi’nin genel başkanlık koltuğunda oturan tecrübeli bir siyasetçinin, kendisine gelen bir olayı araştırmadan, soruşturmadan böyle bir açıklama yapması, bir yere kadar kabul edilebilir. Ancak, olayın bir kurmaca ve yalandan ibaret olduğunu öğrendiği anda “Ben yanlış anlamışım veya bana yanlış bilgi verilmiş. Özür dilerim…” demesi gerekmez mi?
Kalın Sağlıcakla…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Halim
16-03-2023 14:04Çok güzel bir anlatım ile olayı özetlemişsiniz Chp cenahı farklı anlatıyor ve mağduru oynuyor
Hüseyin
16-03-2023 11:37Çok taraflısınız. Yumruk atanı alkışlayın bari