YILANIN KUYRUK ACISI!..

SESLİ MAKALE 

Malatya'mızın siyasi dengelerinde son zamanlarda bir değişim rüzgarı esiyor. Bugünkü yazımız Ak Parti Malatya siyasetinin ikiye bölünmüşlüğü üzerine kurulu kulisleri barındırıyor. İddia o ki; An itibariyle Malatya'daki Ak Parti siyaseti ikiye bölünmüş durumda. İl Başkanı İhsan Koca, eski bakan Bülent Tüfenkci ile birlikte Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'a yakın durmayı tercih ediyor. Böylece kendini güçlü göstermeye çalışıyor. Durum böyle olunca, rakip oyuncular Hakan Kahtalı ve Ahmet Çakır da Öznur Çalık'ın gölgesinde hareket ediyor. Son dönemde İl Başkanlığı Yürütme Kurulu'ndan çıkarılan bütün isimler, Hakan Kahtalı listesindendi. Kahtalı'nın il başkanlığı döneminde yönetimde olan ve İhsan Koca'nın yanlışına “Yanlış” diyen kişilerden bahsediyoruz. İşte bu kişilerden Yürütme Kurulu'nu kurtaran (!) İhsan Koca, kendisine sadık isimlerle listesini oluşturmuş durumda. Güya böylelikle alınan kararların, dışarı “sızılmasının” önüne geçilmiş olunacak. Çok ciddi(!) bir revizyona gitmesi beklenenler arasındaki İhsan Koca'nın bu konudaki ilk icraatı ise; Yeşilyurt ve Battalgazi ilçe başkanlarını değiştirmek olacak.

Kulislerde dolanan bu iddialara bir arkadaşımın yorumu şu şekilde oldu: “İhsan Koca geçmişin intikamını alıyor.” “Neyin intikamı?” diye sordum. “Yıllar öncesindeki İhsan Koca'nın il başkanlığı dönemine gidip Hayati Yazıcı'ya liste sunan Hacı Uğur Polat'ın kömür şaibesi suçlamasına kadar gidiyor.” dedi.

Bu yorumu yazıp da “Kuyruk acısı”nın hikayesini hatırlatmazsak olmaz: Hikaye bu ya, adamın biri bir zamanlar bir yılanın hayatını kurtarır. Bu duruma müteşekkir olan yılan adama 1 altın verir ve “Her gün bu saatte buraya gel. Ben de sana bir altın vereyim” der. Adam her gün aynı saatte aynı yere giderek yılandan altın almaya başlar. Bu durum yıllarca sürer. Uzun bir zaman sonra adam yaşlılığın da verdiği bir hastalık sebebiyle yatağa düşmüştür. Oğlunu çağırıp durumu anlatır ve tarif ettiği yere gitmesini ister. Oğlu da babasını dinleyerek tarif edilen yere tam vaktinde gider. Yılandan altını alır, ardından da yılanı takip ederek daha fazla altının peşine düşer. Aç gözlülüğü onu yılanın yuvasına kadar götürmüştür. Bir anda kılıcını çıkarıp yılana doğru savurur. Yılanın kuyruğu kopmuştur. Ani bir hareketle döner ve kendisine kılıç savuran adamı zehirli dişleriyle öldürür. Bir zaman sonra adam iyileşmiş ve oğlunun başına gelen bu felaketin sebebini öğrenmek istemiştir. Yılanın yanına gider ve durumu öğrenir. Adam yılana hak vermiş, oğlunun aç gözlülüğünün kurbanı olduğunu anlamıştır. Yılana, “Oğlumun hatasını anladım. Bu olayda bir kabahatin yok. Biz dostluğumuzu sürdürmeye devam edelim” der. Yılan ise “Bende bu kuyruk acısı, sende de evlat acısı oldukça biz dost olamayız" der.

Hasıl- kelam: Kulislerden aldığım bilgiler ve ortaya dökülen iddialara bakacak olursak, “parti” ve “dava” gibi bir derdi olmayan insanlar bir hayli fazla. Filler tepişirken, kaybeden Malatya oluyor.

“VUR TOKADI, GEÇ ABİ…”

Geçtiğimiz hafta bir araya geldiğimiz arkadaşlarla sohbetimiz dönüp dolaşıp Yeni Malatyaspor'a geldi. Bir arkadaşım bana hitaben “Hocam, eski belediyenin orada ‘passolig' çıkarsanız…” dedi. Diğer arkadaşım ise son zamanlarda meydana gelen yakışıksız olaylara dikkat çekmek için “Passolige ne gerek var? Vur tokadı geç abi…” şeklinde üstü kapalı bir espri yaptı.

Konuyu bilmeyenlere küçük bir “tüyo” vereyim: Malatya'mızın anlı-şanlı(!) bazı siyasileri, yanlarına aldıkları yedi sülaleleriyle birlikte Passolig kullanmadan stada gidiyorlar. İşte bu anlı-şanlı siyasiler “Passolig almayan kimse stada alınmayacak” talimatını uygulamaya çalışan güvenlik görevlilerine olmadık eziyetlerde bulunuyor. Hakaretlerin bini bir parayken bir de güvenlikçileri tartaklayanlar çıkıyor.

Lütfen biraz medeni olun ve “Passolig” alarak gerçek bir Malatyaspor'lu olduğunuzu gösterin…

UYAN HOCAM UYAN…

Malatya müftüsü Veysel Işıldar'dan haberi olan var mı? Hoca efendi ne yapar, ne eder bilen var mı? “İnzivaya mı çekildi, yoksa reklam mı sevmiyor” sorularına tahmini olan var mı? Malatya'nın merkez camilerinde o kadar görevli olmasına rağmen, yoğurtçusu ve peynircisi müezzinlik yapar. Merkez cami imamları gereksiz yere Cuma hutbelerini uzatır. Bazı imamlar “teğani” ile Kur'an okuyarak namaz kıldırıyorlar. Sayın müftümüzün bundan haberi var mı? Acizane tavsiyemdir: Hocalarımızdan birinin Malatyalı Fahri Kayhan'ın “Uyan Sunam” parçasından esinlenerek müftüye “Uyan hocam uyan; Derin uykudan” türküsünü söylesin.

BEŞKONAKLAR, TRAFİĞE KAPATILIRSA!..

Malatya'da “Beşkonaklar'”ı duyunca çok heyecanlandı. Malatya'ya gidip Beşkonaklar'ı farklı farklı siluetlerle tasvir etmeyi planlıyordu. Ümit ettiği fırsatı buldu.  “Doğu'dan Portreler”, “Rafael : Matador”, "Kuşpazarı", “İnsan ve Portre Fotoğrafları” ve "Işık - Gölge - Silüet" isimli beş kişisel sergisine bir de “Beşkonaklar”ı eklemek istiyordu. Birçok ilde çeşitli konu ve başlıklarda sayısız dia gösterileri yaptı. Bunlara Malatya'yı da eklemek istiyordu. Çeşitli yarışmalarda kazandığı ödüllere bir yenisini eklemenin planını yapıyordu. 1995 yılından bugüne 20.000'den fazla kişiye fotoğraf eğitmenliği yaptı. 50'yi aşkın kurum ve kuruluşta fotoğraf eğitmenliği ve danışmanlık yaptı. 20'den fazla ülkeye seyahatler gerçekleştirdi. Ama Malatya'da bulunan “Beşkonaklar” onun için ayrı bir heyecan olmuştu. Lakin, Malatya'ya geldiğinde nefesi kesildi. Bütün estetiğiyle kendini göstermeye çalışan Beşkonaklar'ın önünde sağlı-sollu araçlar park etmişti. “Şuradan bir kare alabilir miyim?” diye yol ortasına geçince birden ergen birinin kullandığı aracın korna sesiyle irkildi ve “Ne vakit, Beşkonaklar trafiğe kapatılırsa o zaman gelip fotoğraf çekerim” diye düşündü…

Not: Cenk Cendiş'in Malatya'da karşılaştığı bir manzara ile ilgili kurmacadır.

KALP HASTANESİ İÇİNDE BİR “UHDE”

Geçtiğimiz hafta 22. Bölümünü yayınladığımız  “Çarşamba Sohbetleri”nin konuğu, Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ramazan Özdemir'di. Yayınlanan röportaja “Bana kalsa Ramazan Hoca artık daha az doktorluk yapmalı, daha çok insan eğitmeli. Doktor eğitmeli demiyorum dikkat edin! Hayatını gençlere çocuklara anlatsın onları teşvik etsin yeter! Keşke bu tür insanların hayatını belgesel yapsalar.” şeklinde bir okuyucumun yaptığı yorum, Ramazan Hoca'yı özetler nitelikteydi. Röportajda dikkatimi çeken hususlar:

-Profesör Dr. Ramazan Özdemir'in geldiği noktayı unutmayan bir özelliği var.

-Yeniliğe açık ve vizyoner bir kişiliği var.

-Temsil ettiği kurumun sektör ve sanayisiyle de alâkadar.

-İyi bir Malatyalı ve Malatyaspor'lu..

-Malatya'da kurulmasını hayal ettiği Kalp hastanesi hâlâ içinde bir uhde.

-İstanbul'da yaşayan Malatyalıların ciddi teveccühünü kazanmış vaziyette…

GAYRET BİZDEN, TEVFİK ALLAH'TAN…

Yayın hayatına başladığımız günden bu güne kadar haber, röportaj ve yazılarımızla kaliteden ödün vermedik. Büyük bir beğeniyle takip edilen “Çarşamba sohbetleri” başlığı ile yayımlanan dizinin bu hafta nasip olursa 23. Bölümüyle karşınıza çıkacağız. Gündemi takip etmekten öte, gündem belirleyen yayın kuruluşumuz ajans tadında bir hizmet sunmak fikriyle “Ekonomi-Time” ve “Siyaset-Time” başlıklarıyla Malatya'da ayın siyasi gündemini ve Malatya ekonomisini ilk ağızlardan sizlere ulaştırmaya çalışacağız. Gayret bizden, tevfik ise Allah'tandır… 

VAHAP GÜNER'İN MALATYA YORUMU

Malatya Gazeteciler Cemiyeti'ne uzun süre hizmet eden merhum Haydar Karaduman'ı yad etmek ve taziye vermek için cemiyetin yeni başkanı kıymetli ağabeyimiz Vahap Güner'i ziyaret ettim. Haydar ağabeyden sonra Malatya hakkında uzun uzun konuştuğumuz Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Güner'in Malatya yorumu kısa ve netti: “Malatya'da yolunda giden tek şey, Yeni Malatyaspor'dur”

DOLMABAHÇE'DE ‘İLK'LERİN MAÇI

 BtcTurk Yeni Malatyaspor, 15. haftada büyük bir zafere imza attı. Beşiktaş'ın konuğu olan Kaplanlar, Fransız Bifouma ve Makedon Jahovic'in penaltı golüyle çok konuşulacak bir başarı elde etti. 7 haftalık yenilmezlik serisi 3-1'lik Sivasspor mağlubiyetiyle sona eren Sarı-Siyah-Kırmızılılar, 4 beraberlik ve bir yenilginin üzerine de ilk kez kazandı.

 Vodafone Park'taki sonuç, birçok ilki beraberinde getirdi. Yeni Malatyaspor, şansının bir türlü tutmadığı İstanbul'da çıktığı 12. Süper Lig maçında ilk kez 3 puan yüzü gördü. Sergen Yalçın da teknik adamlık kariyerinde Beşiktaş'a karşı ilk galibiyetini yaşadı. Siyah-Beyazlılar ise 11 Kasım 2018'in ardından evinde tam bir yılı aşkın süredir ilk kez devrildi. Karşılaşmanın gidişatına yön veren Sergen Yalçın'ın alkışı hak eden “Önce durdur, sonra vur” taktiğiydi.

 İkinci yarıdaki Fofana-Bifouma, Donald-Acquah değişiklikleri, 85 ve 90+6'daki golleri getirdi. Bu pozisyonların kahramanı ise Bifouma oldu. Kör dövüşünü çözen Fransız, attığı şık gole, yaptırdığı penaltıyı da ekledi. Beşiktaş ile efsaneleşen Türk futbolunun en önemli isimlerinden Sergen Yalçın, bitiş düdüğünün ardından müthiş bir karakter ortaya koydu. Direkt soyunma odasının yolunu tutarken sevincini değil, gururunu yaşadı.

Selam ve dua ile
Fiemanillah